Advertisement
HABERLER ABONE OL

Vath, İngiltere'nin AB’den ayrılmasının Frankfurt finans piyasalarına etkisi ve bu piyasaların Türkiye gibi gelişmekte ülkelere sunduğu fırsatlara ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Frankfurt'un, uluslararası ticaret merkezi olarak uzun bir geçmişe sahip olduğunu ifade eden Vath, kentin, dünyanın en büyük ticaret fuarı merkezlerinden birine sahip olduğunu ve dünyanın önde gelen Borsalarından Deutsche Börse'ye ev sahipliği yaptığını hatırlattı.

İngiltere'nin AB'den ayrılma kararı almasının ardından finansal kurumların Frankfurt'a ilgisinin arttığını ifade eden Vath, şunları kaydetti:

"Avrupa Merkez Bankası (ECB) Tek Denetim Mekanizması Başkanı Daniele Nouy’un açıklamasına göre, 37 finansal kurumun (banka veya menkul kıymet alım satımı yapan banka) yeni lisanslar veya eski lisanslarını yenilemek için ECB’ye başvurduğunu biliyoruz. Bunlar lisanslarını aldı ya da muhtemelen çok kısa bir süre içinde alacak. Bunlardan 30’u Avrupa'daki operasyonları için Frankfurt’u finans merkezi olarak seçti. Sonuç olarak, Brexit sonrası bankaların 750-800 milyar euroluk varlıklarını Frankfurt’a transfer etmelerini bekliyoruz. Bunun çoğunluğu da gelecek yılın ilk çeyreğinde aktarılacak."

- "Türkiye, Frankfurt'tan Avrupa sermaye piyasalarına erişim sağlayabilir"

Hubertus Vath, Frankfurt’un, Avrupa'da ticaret malları ve sermayenin kesişme noktasında olduğunu, Brexit'ten sonra AB içinde önde gelen finans merkezi olarak uluslararası önem kazandığını ifade etti.

Almanya ile Türkiye arasındaki ilişkilere değinen Vath, Türkiye ile Almanya arasındaki ilişkilerin uzun, kökleşmiş ve yakın ekonomik bağlantılara sahip olduğunu vurguladı.

Vath, "Bu yüzden özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan piyasalardaki şirketler ve hükümetler için Frankfurt, Avrupa sermaye piyasalarına en iyi erişimi sağlarken, 160'dan fazla uluslararası bankaya ve finansal hizmet sektörüne erişimi çok açık bir ortamda sunuyor." ifadelerini kullandı.

 

AA