Advertisement
HABERLER ABONE OL

Nomura Gelişen Piyasalar Ekonomisti İnan Demir Bloomberg HT'deki Akıllı Para programında Açıl Sezen’e konuk oldu.

Açıl Sezen’in “Son dönemlerde baktığımızda hazinenin stratejisini nasıl görüyorsunuz?” sorusuna Demir,  “Hazine ihaleleri ekonomideki yavaşlama ve bunun etkileri konularına gelecek olursak; Bu sabah ve dün yayınlanan sanayi üretimi ve perakende satış verilerine baktığımızda kasım ayında ekonomideki durgunluğun/daralmanın aslında birazda hızlanarak devam ettiğini görüyoruz.  2018’ın son çeyreğinde ekim- kasım ayları itibari ile baktığımızda sanayi üretiminde yıllık yüzde 5’in üzerinde bir düşüş var. Perakende satışlarda yüzde 6’ın üzerinde düşüş var.  Bu veriler Türkiye ekonomisinde 2018’ın son çeyreğinde ciddi bir daralma yaşandığını gösteriyor.  Bu daralma yüzde 2,5-3 seviyelerinin ötesinde olabilir”

Aynı zamanda 2019’a başlarken de çok zayıf bir büyüme momentumu taşıdığımızı gösteriyor. Bu ekonomik daralama tablosunun bazı sonuçları var; en önemli sonuçlardan bir tanesi bütçe dengesi üzerinde görülüyor.  Hazinenin borçlanma ihtiyacı üzerinde görülüyor.  Bu sabah yayınlanan verilerden 2018’ın tamamında bütçe açığının milli gelirin yüzde 1,9’u seviyesinde kaldığını gördük. Ama bir defaya mahsus verilerin gelirlerinin etkilerini dışarıda bıraktığımızda bütçe açığını milli gelirin yüzde 2,5’un üzerinde hesaplamak mümkün. 2018’ın tamamına baktığımızda bir pozitif büyüme yılıydı. 2019’da bizi biraz daha zor bir tablo bekliyor gibi görülüyor. Bu bağlamda da daha büyüyen bir bütçe açığı ile beraber hazinenin borçlanma ihtiyacında da büyüme göreceğiz” dedi.

Merkez Bankası’nın yapacağı temettü ve vergi ödemelerinin öne çekilmesi ise Demir, “ Muhtemelen çok kısa vadede hazinenin borçlanma ihtiyacındaki artışı bir miktar frenleyecektir.  2019 yılında daralmanın en şiddetli olacağı dönemin 1. Çeyrek veya daha genel olarak birinci yarı olacağını düşünürsek erkene alınması bu dönemde hazineyi biraz daha rahatlama amacına da hizmet edecektir. Esas önemli olan bütçe hazırlanırken hazinenin merkez bankasından ne kadar gelir geleceğini hesaba katmış olduğunu ancak o bütçede baştan hesaba katılan gelirin ötesindeki temettü ve vergi gelirleri hazinenin yılın tamamında borçlanma ihtiyacını etkileyecektir” dedi.

Açıl Sezen’in “Hızlı soğuyan bir ekonomik aktivite, düşen enflasyon beklentisi ve 4 aydır arka arkaya gelen cari fazladan sonra Merkez Bankası’ndan bir hamle bekliyor musunuz?”  sorusuna Demir, “Bu saydığın sebepler Merkez Bankası'nın faiz indirmesi için geçerli gerekçeleri oluşturuyor ama bunun zamanlaması konusunda bizim sahip olmadığımız bir lüks var. Bu ekonomideki soğumanın getirdiği enflasyon düşüşünü bekleyip görmemiz ve ancak o enflasyon düşüşünü gördükten sonra faizi indirimlerine başlamamızda fayda var diye düşünüyorum.  Faiz indirimlerine başlamak için yılın ikinci yarısına bakmamız lazım. Baz etkilerinin de destekleyici olduğu ve enflasyonu daha kalıcı olduğu bir dönem” dedi.