Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Ulusa sesleniş konuşmasını referandum değerlendirmesi ve demokratik devlet vurgusuyla açan Başbakan Erdoğan, konuşmasında  ekonomideki gelişmelere de değindi. Başbakan Erdoğan, "Memnuniyetle ifade edeyim ki dünyadaki birçok ülke ekonomisinin aksine Türkiye ekonomisi önemli atılımlar yapmaya, gelişmeye, büyümeye devam ediyor. Bu manada Eylül ayı da ekonomimiz için bize güzel haberler getirdi. TÜİK'in açıkladığı büyüme rakamlarına göre, 2010 yılının ikinci çeyreğinde ekonomimiz yüzde 10,3 oranında büyüme başarısı göstermiştir. Ekonomimiz küresel krizin ilk günlerinden bu yana oluşan bütün olumsuz şartlara rağmen sağlamlığını ve istikrarını koruyabilmiştir. Bunun sırrı, Türkiye'nin yakın geçmişinde yaşadığı sıkıntılardan ders almayı bilmesinde ve yönetim anlayışında bunu bir disipline dönüştürmeyi başarmasındadır" dedi.

Hükümet olarak, sürecin başından beri küresel gelişmeleri sıkı sıkıya takip ettiklerini vurgulayan Erdoğan, gerekli adımları da dikkatle ve gecikmeden attıklarını söyledi. Başbakan Erdoğan, "Haklarını teslim edelim; özel sektörümüz de bu dönemde son derece duyarlı davranıyor ve Türkiye'nin büyüme azmine yakışan bir kararlılık içinde gayret gösteriyor. Bunun neticesinde, dünyanın gelişmiş pek çok ekonomisinde görülen büyük sarsıntılar Türkiye ekonomisinde görülmüyor. Aksine, Türkiye ekonomisi bir yandan krizin getirdiği olumsuz şartlarla başarıyla mücadele ederken, bir yandan da gelişme ve büyüme performansını devam ettiriyor" dedi.

Kısa bir durgunluk döneminin ardından krizle mücadelenin sonuçlarının kendini gösterdiğini belirten Erdoğan, "Türkiye 2009 yılı son çeyreğinden itibaren yeniden hızlı büyüme seyrine geçmiş durumdadır. İlk çeyrekle birlikte 2010 yılının ilk yarısında ekonomimizin GSYH büyüme hızı yüzde 11 seviyesindedir" diye konuştu.

"Bugünün ekonomik tablosu istisnai bir başarı tablosudur, dikkat çekici bir istikrar performansıdır" diyen Erdoğan, bu gerçeği, geçen hafta OECD 2010 Türkiye İnceleme Raporu'nun açıklanması dolayısıyla Türkiye'de bulunan OECD Genel Sekreteri Anjel Gurriya'nın da bizzat kamuoyuna ifade ettiğini söyledi.

İŞSİZLİK VERİLERİ

Ekonomide büyüme hızındaki artışa paralel olarak işsizlikte de düşüş yaşandığını belirten Erdoğan, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan son verilere göre geçen Haziran ayında işsizliğili içinde temsil edildiği ve yüzde 10,5 seviyesine gerilemiş durumda olduğunu, bu oranın geçen yıl Haziran ayında yüzde 13, bu yılın Nisan ayında ise yüzde 11 seviyesinde bulunduğunu söyledi. Son bir yıllık dönemde 1 milyon 541 bin kişinin iş sahibi olduğunu, geçen yıl Haziran ayında 21 milyon 947 bin olan çalışan kişi sayısının, bu sene 23 milyon 488 bin kişiye yükseldiğini belirten Erdoğan, istihdam piyasasına yeni girenlerin etkisiyle işsiz sayısında 518 bin kişilik azalma yaşandığına işaret etti.

"HAKLI ÇIKTIK"

Türkiye'nin bu başarılı gidişatında yayınladıkları Orta Vadeli Program'ın büyük katkısı olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, başta IMF'siz devam etme kararlarının çok eleştiri almış olduğunu hatırlatarak, şu an kararlarından ötürü mutluluk duyduklarını belirtti ve ekledi: “Üretim sektörlerinin, dış piyasaların, tüketicilerin ve yatırımcıların güvenini tesis etmiş durumdayız."

Konuşmasında bütçe verilerin ede yer veren Başbakan Erdoğan, Bütçe tablosunun son derece iyimser bir görünüm arzettiğini söyledi. 2010 yılı Ağustos ayı itibarıyla bütçenin 3,1 milyar lira fazla verdiğini belirten Erdoğan, "2010 yılının Ocak-Ağustos dönemini kapsayan ilk 8 ayında bütçe, özellikle bunu söylüyorum, bütçe açığı yüzde 54 azaldı. Yine aynı dönemde bütçe gelirimiz yüzde 20 oranında artarken, bütçe giderlerimiz sadece yüzde 6,8 oranında artış gösterdi. Aynı şekilde vergi gelirleri yaklaşık yüzde 23 oranında yükseldi. Faiz dışı fazla yüzde 127 oranında arttı. Bu yılın ilk yarısından itibaren geriye doğru 12 aylık sonuçlara baktığımızda bütçe açığımızın milli gelirimize oranının yıllık bazda yüzde 4,4 olduğunu görüyoruz. Birçok ülkede bütçe açıkları artarken bizde düşüyor. Hükümet olarak ekonomideki bu olumlu seyrin daha da güçlenerek devam edeceğine samimiyetle inanıyoruz" şeklinde konuştu.

"KOBİ'LERİMİZİN ÜZERİNE TİTRİYORUZ"

KOBİ'ler Türkiye'nin kalkınmasının lokomotifi, ekonominin bel kemiği olarak gördüklerini belirten Başbakan Erdoğan, "Son yıli içinde temsil edildiği ve llarda ülke olarak elde ettiğimiz bütün ekonomik kazanımlarda KOBİ'lerimizin büyük payı vardır. Bu sebeple biz KOBİ'lerimizin adeta üstüne titriyoruz. KOBİ'lerimizin gelişmesini sağlamak için her türlü imkanımızı seferber ediyoruz, desteğimizi eksik etmiyoruz. Son yıllarda büyük kısmını KOBİ'lerimizin oluşturduğu 2 milyonu aşkın işletmemizi desteklemek için pek çok uygulama başlattık. Kurumlar Vergisi oranını yüzde 20'ye düşürdük. SSK işveren primini indirerek, istihdam yönünden KOBİ'lerimize nefes aldırdık. KDV oranlarında yaptığımız indirimler de yine KOBİ'lerimizi rahatlatmıştır" dedi.

Erdoğan konuşmasını, “Türkiye'nin dünya ve bölge meselelerine barışçı ve adil çözümler bulması için her platformda gayretlerini sürdüreceğiz” ifadesiyle bitirdi.