Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

İstanbul Ticaret Odası Başkanı Murat Yalçıntaş, başkanlığını yaptığı Akdeniz Ticaret ve Sanayi Odaları Birliğinin (ASCAME) yönetim kurulu toplantısının mart ayında Mısır'ın İskenderiye kentinde yapılacağını, bu toplantıyı iptal etmediklerini belirtti.

İTO ile Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı (TİKA) arasındaki ''Uluslararası Mesleki ve Teknik Eğitim Projesi'' protokolünün imza töreninde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yalçıntaş, Mısır'daki olaylar ve ABD'nin İran'la iş yapan bazı Türk şirketlerine getirdiği yasağa ilişkin görüşlerini açıkladı.

Yalçıntaş, Mısır'da şu anda bir belirsizlik olduğunu hatırlatarak, ''Bu belirsizliğin çok uzun süreceğini zannetmiyorum. Çünkü Mısır büyük bir ülke, köklü bir medeniyet... Zaman zaman her ülkede bu tür değişimler, dönüşümler olabilir. Mısır da bir değişim ve dönüşüm yaşıyor. Ama inanıyorum ki Mısır, en kısa zamanda bu değişim ve dönüşümü kansız bir şekilde tamamlayacaktır'' dedi.

Başkanlığını yaptığı ASCAME olarak mart ayında Mısır'ın İskenderiye kentinde bir toplantıları olacağını bildiren Yalçıntaş, şunları söyledi:

''Mart'ın ortasında yapacağımız bu toplantıyı iptal etmedik. Diğer bütün oda başkanları olarak konuştuk. Bu sadece benim kanaatim değil, diğer oda başkanlarının kanaati de aynı şekilde... Bu toplantı, standart yaptığımız yönetim kurulu toplantımız... 23 üye ülkeyi temsil eden başkan toplanacak. 100-150 kişilik üst düzey katılımın olduğu bir toplantı oluyor. Programda Mısır Sanayi ve Ticaret Bakanı ile görüşmemiz vardı. Yeni dönemde ne olur bilemiyoruz.''

Toplantıyı yaptıkları ülkelerde ilgili bakanlar, müsteşarlar, iş alemi topluluklarının başıyla görüştüklerini hatırlatan Yalçıntaş, ''Bu toplantı daha önce aldığımız bir karardı. Toplantılarımızı ne zaman yapacağımız yaklaşık 6 ay önce bellidir'' dedi.

ABD'NİN İRAN'LA İŞ YAPAN TÜRK ŞİRKETLERİNE YASAK GETİRMESİ

Murat Yalçıntaş, ABD'nin İran'la iş yapan Türk şirketlerine yasak getirdiğinin hatırlatılması üzerine de şu görüşleri dile getirdi:

''İTO meclis üyelerimiz içinde de normal üyelerimiz içinde de bu konuda muzdarip olan arkadaşlarımız var. Burada iki noktanın dengesini kaçırmamak lazım. Birincisi elbette hiçbir Türk firması yasa dışı bir silahın geliştirilmesine destek olamaz, olmamalıdır, yasa dışı hiçbir faaliyetin içinde yer almamalıdır. Bizler uluslararası anlaşmaları imzalamış ve bunları da benimsemiş bir ülkeyiz. Bu bağlamda bizim duruşumuz son derece nettir. Bir de işin ikinci tarafı var; yasa dışı olmayan, ülkenin normal kalkınması içerisinde değerlendirilebilecek olan ve ikili anlaşmalarla da alımı satımı, ihracatı, ithalatı garanti altına alınmış olan makinelerin, makine aksamlarının da muhtelif bahaneler gösterilerek engellenmesi ve bizim bu şekilde boşalttığımız veya boşaltmak zorunda kaldığımız bu pazara aynı şekilde başka yabancı firmaların gelmesi, bu da bizim kabul edebileceğimiz bir şey değil. Bunun dengesini son derece iyi tutmak lazım.

Medyaya yansıyan şirketlerle alakalı benim birebir bir bilgim yok. Bildiğim varsa, bizde üyelikleri dondurulmuş, çünkü bize karşı vazifesini yapmamış, ticari hayatta bulunmayan şirketler... Bunlar yasa dışı bir faaliyete karışmış mıdır, karışmamış mıdır, bunu bilmiyorum. Benim bildiğim bir şey; yasal faaliyet çerçevesinde çalışan arkadaşlarımızın da hiçbir zaman ticaretlerinin muhtelif gerekçelerle engellenmemesi lazımdır.''