Dünyanın önde gelen maliye bakanları ve merkez bankası başkanları, Çin muhalefetiyle uzlaşıya vararak, küresel ekonomik dengesizlikleri çözmek üzere ilk adımını attı

Fransa'nın başkenti Paris'te toplanan G-20'nin maliye liderleri, ekonomik krizin giderilmesinin dikkatle izlenmesi konusunda anlaştı. Ancak Çin, bir kez daha liderlerin sıkça tartıştığı Döviz rezervlerinin bolluğu ve gösterge olarak döviz kurunu kullanması konusunun baskıya dönmesini önlemeyi başardı.

Fransa Maliye Bakanı Christine Lagarde, görüşmelerin, bazı anlarda yaşanan gerginliklere rağmen, açık ve net bir şekilde ilerlemiş olduğunu belirtti. Lagarde, gerginliklerin, yine de "ekonomik dengesizlikleri önlemeye ilişkin bir uzlaşma sağlamasının önüne geçemediğini" söyledi.

G-20 görüşmelerinde Ortadoğu'da tırmanan ve diğer ülkelere yayılmaya başlanan gerginlikler de görüşüldü. Dünyanın maliye liderleri, TUnus ve Mısır'a, demokrasiye ulaşma uğraşılarında destek verme konusunda anlaştı.

Görüşmelerin öncesinde ve toplantılar süresince adından sıkça bahsettiren Fransız bakan, ekonomik dengesizliklerle mücadele için iç politikaların önemine dikkat çekti.

Lagarde, ekonomik dengesizlik göstergelerin, kamu sektöründeki borçlar, özel mevduat faizleri ve açıklar gibi yurtiçindeki ekonomik dengesizlikleri içermesi gerektiğini savundu.

G-20 görüşmelerinin büyük bölümünde Çin'e ve ülkenin dış ticaret ve döviz politikalarına ilişkin baskılar söz konusu olurken, toplantıların bir bölümünde Çin'in desteğini almak üzere bir süreliğine döviz konusu askıya alındı. Ancak ABD, Almanya ve İngiltere'nin baskılarıyla, konu yeniden görüşmelerin gündemine oturdu.

ABD Hazine Bakanı Timothy Geithner, dünyanın döviz politikalarına ilişkin daha güçlü kurallar koyması gerektiğini savunarak, bu konunun Avrupa, Japonya ve ABD'den olduğu kadar, gelişmekte olan ülkeler tarafından da desteklendiğini vurguladı.

Tartışmalara rağmen Çin, reel effektif döviz kurunun izlenmesi fikrini reddedetti.