Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Nacar: Hükümet ve Merkez Bankası'nın politikalarına yardımcı olmalıyız

Nacar: Hükümet ve Merkez Bankası'nın politikalarına yardımcı olmalıyız

Türkiye Finans Katılım Bankası Genel Müdürü Yunus Nacar, "Bankalar olarak Hükümet ve Merkez Bankası'nın politikalarına yardımcı olmalıyız" dedi

Giriş: 06 Nisan 2011, Çarşamba 11:31
Güncelleme: 06 Nisan 2011, Çarşamba 11:31

TRABZON (A.A) - 06.04.2011 - Tuğba Yardımcı Mısır - Türkiye Finans Katılım Bankası Genel Müdürü Yunus Nacar, ülke ekonomisi için alınacak tedbirlerin ileride bir kriz yaşamaktansa, bugün bir takım zorlukların hep birlikte geçilmesinde muhakkak ki bir faydası olduğunu söyledi.

Nacar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2011 yılının bankacılık sektörü açısından iyi gittiğini ve iyi de gideceğini düşündüğünü belirterek, ''Hatta öyle iyi gidiyor ki Türkiye'nin cari açık problemini çözmek anlamında, biraz daha kredilerin yavaşlaması noktasında bir gayret var Merkez Bankası tarafından. Dolayısıyla 2011 yılını biraz daha temkinli yönetmemiz gerekiyor'' dedi.

Bankacılık açısından 2011 yılının daralma yılı olacağını ifade eden Nacar, ''Çünkü Merkez Bankası'nın aldığı kararlarla bankacılık sektörü biraz daha daralacak. Ama 2011 yılının ilk çeyreğine baktığımızda orada bir daralma da olmadı işin doğrusu. 2010 yılının aynı dönemine mukayese ettiğimizde yüzde 34-35'ler civarında bir artış söz konusu oldu'' diye konuştu.

Nacar, gelecek aylarda Merkez Bankası'nın sıkılaştırma politikasına devam edebileceğini düşündüğünü vurgulayarak, şunları söyledi:

''Ama şu var ki ülke ekonomisi için alınacak tedbirler ileride bir kriz yaşamaktansa bugün bir takım zorlukları hep birlikte geçmemizde muhakkak ki bir fayda var. Dolayısıyla biz de bankalar olarak hükümetin ve Merkez Bankası'nın bu politikalarına yardımcı olmak durumundayız. Bu nedenle 2011 yılı her halükarda iyi geçecek. Şu anda bizim makro iktisat anlamında cari açık ve dış açık problemimiz dışında başkaca bir problemimiz görünmüyor.''

Mart ayı sonu itibariyle yıldan yıla bakıldığında enflasyonun yüzde 4'lere geldiğinin görüldüğüne dikkati çeken Nacar, şöyle devam etti:

''Enflasyon problem olmaktan çıkmış durumda. Dolayısıyla 2011 yılında bankalar olarak biraz daha temkinli, biraz daha farklı yönlere bakmamız gereken bir yıl. Şu kesin ki sanayi ve ticarette kredi kullanmak, yatırım yapmak, tadilat yapmak isteyen, genişlemek durumunda olanlar için 2011 yılı çok önemli bir yıl, hatta bir fırsat yılı. Enflasyona yakın bir finansal maliyet var. Bunu çok iyi değerlendirmek gerekir. Kanaatime göre, 2011 yılında yatırım yapacaklar kazanacak. 2011 yılından sonra büyük ihtimal ki Avrupa Merkez Bankası, Amerika Merkez Bankası kendi faizlerini artırdığında Türkiye'de de faizler artabilir, 2012 yılından itibaren. Bu seneyi reel sektör bir fırsat olarak görmeli diye düşünüyorum.''

-''TÜRKİYE ARTIK GÜVEN NOKTASINA GELDİ''-

Genel Müdür Yunus Nacar, Türkiye'nin artık hem iç kaynak hem de dış kaynak bulabilecek bir noktaya geldiğini ve bu durumun çok sevindirici olduğunu söyledi.

Banka olarak 125 milyonluk bir dış kaynak arayışına girdiklerini ve 360 milyon dolara ulaştıklarını, ancak bunun 300 milyon dolarını değerlendirdiklerini belirten Nacar, ''Zannediyorum ki önümüzdeki dönemde de 'Türkiye artık yatırım yapılabilir bir ülke' ifadesi kullanılıyor ya işte o noktaya geldi. 125 milyon dolar istediğimiz zaman 400 milyon dolar teklif gelebiliyor'' dedi.

Nacar, ihtiyaç duyduklarında yine dış kaynak alma şansına sahip olduklarını ifade ederek, şunları kaydetti:

''Bu paralar Merkez Bankası'nı rahatsız eden para değil. Bunlar ılık para, sıcak para değil, çünkü 1 yıl ve uzun vadeli paralar bunlar. Eğer bir cari açık söz konusu ise sıcak para ile finanse etmiyoruz cari açığı. Ne yapıyoruz? Yurt dışından uzun vadeli kaynak geliyor. Hatta 2 yıl, daha fazla da diyebiliriz, çünkü bunun vadesi dolduğunda 300 milyonu, belki 600 milyon olarak yenileyeceğiz. O nedenle artık Türkiye açısından mutluyuz ki piyasaya çıktığımız zaman çok rahatlıkla kaynak bulabiliyoruz ve bu kaynakları da çok kısa zamanda kullandırabiliyoruz. Zaten müşterilerimiz hazır bekliyor. Ne mutlu Türkiye'ye. Türkiye artık güven noktasına geldi. Bu tabi bizim başarımız, ama arkasında Türkiye ekonomisinin büyük bir başarısı var.''