Lehman Brothers'ın batışının ardından Avrupalı yetkililerin doğu Avrupa'da borç sorunun yayılmasını önlemek üzere gösterdiği çabanın bir model oluşturabileceği düşünülüyor.

2009'daki Viyana İnisiyatifi modeli, tahvillerin süresini uzatarak, Yunanistan'a kemer sıkma politikalarının sonucu alınana ya da 2013'te yasal erteleme uygulaması hayata geçinceye kadar zaman tanıyor. 10 yıllık Yunan tahvillerinin getirisi ile Almanya'nınkiler arasındaki fark, 31 Aralık'tan bu yana yüzde 3.85 artış kaydederek yüzde 13.38'e çıktı.

Deutsche Bank AG'nin Euro Bölgesi başekonomisti Mark Wall, bunu yeniden yapılandırma yapılmadan zararın paylaşması olarak niteliyor. Wall, "varolan tahvillerin şartlarını değiştirmiyor, vadelerini uzatmıyor, faizlerinde kesintiye gitmiyorsunuz. Tahvillerin süresi dolunca yenileri çıkarılıyor ve kreditörlere bu yeni tahvilleri almayı öneriyorsunuz" dedi.

Bu uygulama, Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker tarafından ifade edilen ve merkez bankası yetkililerinin sert muhalefetiyle karşılana Yunanistan'ın borçlarının yeniden yapılandırılmasına izin verilmesi için Avrupalı liderler arasında da bir köprü oluşturuyor. Fransa Merkez Bankası Christian Noyer, yeniden yapılandırmanın bir felaket olacağını belirtiyor.

Avrupa Birliği Ekonomi ve Mali işlerden sorumlu Komisyoneri Olli Rehn, Viyana'da alınan inisiyatife yeniden bakılıp, bankaların riske maruz kalmalarının değerlendirilebileceğini söyledi.

Yunanistan'dan 2013'ün sonunca 91 milyar dolar tahvil ödemesi bekleniyor ve bu rakamın 62 milyar eurosu hiçbir kazanç ve yardım paketiyle karşılanmıyor.