Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

(A.A) - İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, cari açığın Türkiye ekonomisini tehdit eder pozisyonda olduğunu, seçimler sonrası yapısal değişim ve dönüşüm politikalarının süratle devreye girmesi gerektiğini söyledi.

İstanbul Sanayi Odası ile Ege Bölgesi Sanayi Odası'nın (EBSO) ortak meclis toplantısının açılışında konuşan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Küçük, Türkiye'nin bir seçim arefesinde olduğunu belirterek, cari açık sorununa dikkat çekti.

Küçük, büyümenin cari açık pahasına sağlandığını, bunun ekonomide kırılganlıklara yol açtığını, 2011 için öngörülen 42,2 milyar dolarlık cari açığın yarısından fazlasının daha yılın ilk üç ayında gerçekleştiğini söyledi.

Böyle devam ettiği takdirde yıl sonu itibarıyla cari açığın 80 milyar dolara çıkmasının söz konusu olabileceğine dikkat çeken Küçük, şöyle konuştu:

''Türkiye makul seviyelerde cari açık vererek, yüksek oranlarda ve kesintisiz büyümenin yolunu bulmak zorundadır. Bu mesele, siyasetin, Türkiye'ye çözüm üretme iddiası ile yola çıkan siyasi partilerimizin gündemimizdeki ilk maddelerden biri olmak zorundadır. Büyümenin lokomotifi sanayi iken ne yazık ki lokomotifin gücü giderek zayıflamaktadır.

Sanayinin cari fiyatlarla yarattığı katma değerin gayri safi yurt içi hasıla içindeki payı 1998 yılında yüzde 23,9'dan 2010'da yüzde 15,5'e gerilemiştir. Bu kadar kısa süre içinde sanayinin ekonomideki ağırlığının bu derece gerilemiş olması ekonomimizin geleceği açısından düşündürücüdür.

Mevcut durum itibariyle ekonomi kendi ritminde ilerliyor görünse de yüksek cari açık başta olmak üzere önemli kırılganlıkların biriktiği bir gerçektir. Beklentimiz seçimlerin akabinde, biriken bu kırılganlıkları gidermeye yönelik uygulamaların süratle gündeme gelebilmesidir. Yatırım, üretim, istihdam, ihracat ve rekabet gücünü destekleyecek reformlar artık gerçekleştirilmelidir. Yapısal değişim ve dönüşüm politikaları süratle devreye girebilmelidir.''

KOBİ'lerin küresel rekabete karşı bir araya gelerek mücadele verebileceğine dikkat çeken Küçük, bu nedenle ''küçük olsun benim olsun'' anlayışının bırakılarak güçlerini birleştirilmesi gerektiğini, bugünkü ortak meclis toplantısının da buna bir örnek olarak görülebileceğini söyledi.