İhracat 65 milyar dolara ulaştı

Çağlayan, 22 ayda iş adamları ile birlikte 96 yurt dışı seyahati yaptıklarını dile getirerek, Türkiye'nin böyle bir dönemde oturduğu yerde ihracatını artırma lüksüne sahip olmadığını, daha önce girilmemiş pazarlara girme mecburiyeti bulunduğunu anlattı.

Türkiye'nin 2008 yılında 132 milyar dolarlık ihracatının yüzde 50'sini Avrupa'ya yaptığını belirten Çağlayan, şimdi de durumun böyle olduğunu, Avrupa'ya yapılan ihracatın yüzde 95'inin sanayi ürünlerinden oluştuğunu söyledi.

Bakan Çağlayan, Türkiye'nin 2010 yılında 114 milyar dolar ihracat gerçekleştirdiğini anımsatarak, ''Haziran ayının 24 günlük süresi içinde ihracatımız 9,5 milyar dolar seviyesine gelmiştir. 1 Ocak-24 Haziran 2011 itibariyle ihracatımız övünerek söylüyorum, 65 milyar dolara ulaşmıştır. Biz durmak yok yola devam felsefesiyle ihracatta da bu yıl için orta vadeli programda koymuş olduğumuz 127 milyar doları aşacağız, 2008'i aşacağız ve bu yıl ihracatta cumhuriyet tarihimizin bir rekorunu kırarak 135 milyar dolarlık ihracatı hep birlikte göreceğiz'' dedi.

-''TÜRKİYE 2023 YILINDA 10. BÜYÜK EKONOMİ OLACAK''-

Bugün Türkiye'nin her pazarda, her ülkede, her bölgede olmasının dünyanın bir çok ülkesini yerinden oynattığını ifade eden Çağlayan, bu gelişmesinden, politikalarından, bütün pazarlara ulaşılmasından endişe duyanların kalkıp Türkiye'nin ekseninin kaydığını söylediklerini hatırlattı.

Çağlayan, ''Türkiye'nin ekseninin kaydığını söyleyenler kalkıp kendi eksenlerini kontrol etsinler. Biz 2023 yılında ortaya koymuş olduğumuz 500 milyar dolarlık ihracat hedefini, inanın daha da önce yakalayacağız. Ben bunu söylerken kitaptan defterden söylemiyorum, ben işin içinden gelen biri olarak söylüyorum'' dedi.

Türkiye'nin dünyanın satın alma gücü paritesine göre 15. büyük ekonomisi olduğunu anımsatan Çağlayan, 2023 yılında ülkeyi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokma hedeflerinin bulunduğunu belirtti.

Bakan Çağlayan, cari açığın yüksekliğinden herkesin şikayetçi olduğunu dile getirerek, cari açığın Türkiye'nin cumhuriyet tarihi boyunca kronik sorunu olduğunu kaydederek, ''Merkez Bankası Para Politikası Kurulunun yılbaşına kadar Türkiye'de yapmış olduğu hatalı uygulama Türkiye'yi bu hale getirmiştir. Bu yüksek faiz politikası ithalatı artıran en büyük neden olmuştur. Bu konuda suçun tamamı Merkez Bankası Para Politikası Kurulundadır'' diye konuştu.

Faiz lobisinin tekrar iş başına geldiğini ifade eden Çağlayan, ''Türkiye'yi geçmiş yollarda, Ak Parti iktidarından önceki yıllarda sömürmeye alışmış olan faiz lobisi, Türkiye'nin bugün siyasi ve ekonomik istikrardan dolayı faizlerin düştüğü rakamlardan rahatsız olan lobiler, sağdan soldan Türkiye'ye saldırmaya başladılar. Yeniden Türkiye'nin faizle soyulmasını isteyenler şunu bilsinler ki hevesleri kursağında kalacaktır. Öyle eskisi gibi güçsüz hükümetler yok. Son derece güçlü ve ne yaptığını bilen ekonomi yönetimi var'' dedi.

-''FAİZ LOBİSİNİN HEVESLERİ KURSAĞINDA KALACAK...''-

Zafer Çağlayan, ekonominin sağlam temeller üzerine oturtulduğunu, ekonominin ''kaya'' ve ''tank'' gibi olduğunu söyledi.

Kriz döneminde uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları tarafından iki kere üst üste kredi notu artırılan tek ülkenin Türkiye olduğunu anımsatan Çağlayan, hedeflerinin 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat yapan Türkiye'nin ihracatının, ithalatının en az yüzde 80'ini karşılaması olduğunu anlattı.

Bakan Çağlayan, konuşmasının sonunda gündemdeki siyasi konulara da değinerek, ''Bugün şunu görüyorum ki geçmişte siyasetin hukuka müdahale etmesinden şikayet edilirken, bugün tekrar siyasetin hukuktan şikayet etmesini gerçekten anlamadım doğrusu. Burada mutlaka hukukun üstünlüğünün tesis edilmesi hepimizin derdi olmalıdır. Yeni bir anayasa yapılması konusunda da herkesin vermiş olduğu destek Meclisimizin çalışmaya başlamasıyla beraber, Türkiye millet iradesini yansıtan bir anayasaya sahip olacaktır'' şeklinde konuştu.