Advertisement
SEKTÖR HABERLERİ ABONE OL

Türkiye otomotiv pazarına ilişkin yıl başındaki öngörülerin aynen korunduğunu belirten Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar, ''Bu yıl 800 bin adetler civarında bir otomobil pazarı olmasını bekliyoruz'' dedi.

Dacia'nın, Romanya'nın Piteşti kentindeki fabrikasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Aybar, Dacia'nın Türkiye'de çok başarıyla gelişiğini, otomotiv pazarının üzerinde büyüdüğünü kaydetti.

Aybar, Dacia'dan istedikleri miktarda araç alabilmeleri durumunda markanın Türkiye'de daha da çok büyüyeceğine işaret ederek, Dacia'nın otomotiv sektöründe pazar payı açısından ilk 10 marka arasına girdiğini, müşteri memnuniyetinde ise ikinci sıraya yerleştiğini anlattı.

Dacia'nın müşterileri arasında önce ikinci el otomobil araç almaya meyil eden insanların olduğunu belirten Aybar, ikinci el araç müşterilerine toplam yüzde 53 oranında Dacia markası ile cevap verdiklerini, insanların ikinci el otomobillerini Dacia ile yenilediklerini söyledi.

İbrahim Aybar, Renault Grubu bünyesinde 7 yılda dünya çapında başarı yakalayan, otomobili temel standart olan güvenilirlikten ödün vermeden en uygun fiyata sunan Dacia'nın bugün, Türkiye pazarının vazgeçilmez markalarından biri olduğunu belirtti.

Türkiye'nin, Ocak–Mayıs 2011 döneminde 8 bin 625 Dacia satış adedi ile dünya sıralamasında 6. pazar olarak yerini aldığına değinen Aybar, ilk kez sıfır kilometre araç satın alacak müşteri kitlesi için ulaşılabilir bir marka olan Dacia'nın, fiyat, kalite, düşük kullanım maliyeti ve sağlamlığıyla Türk tüketicisinin beğenisini kazandığını anlattı.

Aybar, 2011 yılına da hızlı bir giriş yapan Dacia markasının, Mayıs sonuna kadar toplam 8 bin 625 adet satış gerçekleştirdiğini anımsatarak, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 71 daha yüksek oranda satış yaptığını, bu satışların 6 bin 640 adedinin binek, bin 985 adedinin ise hafif ticari araç olduğunu ifade etti.

2010 yılında Dacia'nın yüzde 2,5 pazar payı ile en çok tercih edilen markalar arasında 10. sırada yer aldığını vurgulayan Aybar, bu yıl ise Dacia markası ile yüzde 3'lük pazar payını hedeflediklerini kaydetti.

Aybar, Dacia'nın, ikinci el otomobil alabilecek durumda olan tüketicilerin ikinci el otomobilden önceki tercihlerinin Dacia olduğunu dile getirerek, bunun için Dacia markasının Türkiye'de pazardan hızlı büyüdüğünü anlattı.

"DACİA SATIŞLARININ YÜZDE 30'UNU DUSTER OLUŞTURUYOR"

2010 yılında lansmanı gerçekleştirilen Duster'ın, lansmanından bu yana 2011 Mayıs ayı sonuna kadar toplam 5 bin 882 adet satışa ulaştığını bildiren Aybar, 2011 yılında ise toplam 2 bin 900 Duster satışı gerçekleştirildiğini, Duster'ın ilk 5 ayda Dacia satışlarının yüzde 30'unu oluşturuğunu ve Duster'ın, Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) C7 SUV alt segmentinde 2011 yılında en yüksek pazar payı ile yer alarak en çok tercih edilen binek otomobil olduğunu kaydetti.

Aybar, ''2012 yılında Türkiye'de satışa sunulacak yeni bir aile modeli ve yeni bir hafif ticari araç olmak üzere iki yepyeni model ile birlikte Dacia, pazardaki konumunu güçlendirerek iddiasını korumaya devam edecek. Ürün gamının genişlemesini bu yeni modellerle sürdürecek olan Dacia markasının Sandero, Logan ve Logan MCV modelleri 2013 yılına kadar yenilenmiş olacak'' dedi.

''BU YIL OTOMOTİV PAZARI 800 BİN ADETLER CİVARINDA OLUR''

Türkiye otomotiv pazarında yılın başında öngördükleri tahminleri aynen koruduklarını ifade eden Aybar, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bu yılın başında dedik ki; '2010 yılının ayarında bir pazar olur.' Şimdi ilk 5 ayda pazar yüzde 56 büyüdü. Ama bunun giderek aylar bazıyla azaldığını görüyoruz. Bu öyle devam edecek. Ama yılın geneline baktığımız zaman geçen yılın rakamlarının biraz üzerinde bir rakam olacak.

(Ekonomiyi soğutma tedbirlerinin etkisi) Türkiye'de otomobil satışları kredi ile yapılıyor. Yüzde 70'in üzerinde kredi ile satışlar var. Kredi faizlerinin güçlenmesi kredi alım şartlarının zorlaşması, kredilendirmede zorluklar anlamına gelir. Belli etkisi olur bunların otomotiv satışlarına. Önümüzdeki aylarda bu tip durumların belli etkisi olsa dahi yine pazarın geçen senenin üzerine çıkmasını bekliyoruz. Bu yıl 800 bin adetler civarında bir otomobil pazarı olmasını bekliyoruz.''

Haziran ayındaki otomotiv satışlarının da beklentiler düzeyinde gerçekleştiğini dile getiren Aybar, haziran ayında pazarın 79 ila 81 bin adet civarında olacağını söyledi

''TÜRKİYE'YE YATIRIM YAPMAYA NİYETLİ OLAN MARKALARIN ÖNÜNÜ AÇACAKSINIZ''

Aybar, bir gazetecinin Türkiye'nin cari açığına ilişkin sorusuna da, ''Türkiye otomotivde 1997'den beri büyük bir otomotiv markasının montaj yatırımına sahne olmadı. Bu bizde asıl mesele. Biz 1997'den beri geçen zamanda böyle bir yatırım yapmadığımız için şu anda kurulu kapasiteler sabit kaldı. Piyasa büyüyor. Türkiye 1 milyon adetlik otomobil satışlarına yaklaştı artık. O noktada siz içeriyi kapasite olarak büyütmezseniz ikamesi ithal olur. Yerli piyasayı yerli ürünlerle çeşitlendirip çoğaltmaya bakmalıyız. Yani Türkiye'ye yatırım yapmaya niyetli olan markaların önünü açacaksınız. Takibini yapacaksınız, buraya getireceksiniz. Ama en büyük ve önemli mesele, Türkiye'nin yeni yatırıma sahne olması, buna ihtiyacımız var'' cevabını verdi.

Türk otomotiv sektörünün net ihracatçı olma özelliği bulunduğuna işaret eden Aybar, şu anda otomotivde ihracat-ithalat dengesine bakıldığında durumun 291 milyon dolarla ithalat lehine olduğunu anımsattı.

Aybar, bunun nedenlerinden birinin Avrupa pazarlarının henüz açılmaması olduğunu vurgulayarak, Türk otomotiv sektörünün ihracatının yüzde 70'ininden fazlasının Avrupa Birliği ülkelerine olduğunu, bu ülkelerdeki sıkıntıların sona erip pazarlarının canlanmasıyla birlikte bu dengenin ihracat lehine döneceğine inandığını söyledi.

PİTEŞTİ FABRİKASINDA GÜNDE ÜRETİLEN İKİ ARAÇTAN BİRİ DUSTER

Dacia'nın Piteşti Fabrikası Mekanik ve Şasi Fabrika Müdürü Jacques Eudeline ise, Renault'nun 1999'da Dacia'yı satın alması ile birlikte Dacia fabrikasına 1,5 milyar avroluk yatırım yaptığını ve üretim makinelerinin modernleştirildiğini söyledi.

Bu fabrikada 2010 yılında 341 bir adet araç üretildiğini ifade eden Eudeline, bu yıl ise kapasitelerinin tamamını kullanarak 350 bin adet araç üreteceklerini bildirdi.

Eudeline, buradaki fabrikadan dünyanın 60 ülkesine araç ihraç ettiklerini ifade ederek, gelecek 10 yıl boyunca kapasitelerini sonuna kadar kullanacaklarını söyledi.

Orta ve uzun vadede Romanya'da 350 binin üzerinde bir üretimin düşünülmediğini dile getiren Eudeline, orta vadede kapasite artırımı düşüncesinin olmadığını kaydetti.

Eudeline, fabrikada her cumartesi dahil üç vardiya çalıştıklarını belirterek, fabrikada günde bin 400 araç üretildiğini bunun 750'sinin Duster olduğunu bildirdi.

DACİA, DÜNYANIN GÖZDESİ

Bu arada toplantıda verilen bilgilere göre, dünyada, Dacia satışları 2009'a göre 2010 yılında yüzde 11,8 artarak 348 bin 279 adede ulaştı. 2010 yılında Avrupa'da Dacia, 2009'dan yüzde 15,2 fazla yani 246 bin 920 satış ile yüzde 1,6 pazar payı elde etti. Bu sonuçlarla Dacia, Avrupa'da satış adetlerini en çok arttıran markalar arasında yer aldı.

Fransa'da Dacia, yüzde 4,1 pazar payı, 2009'a göre yüzde 65,6 artışla 2010 yılında 110 075 adete çıkan satışları ve çok yüksek perakende satış payıyla (Dacia salt perakende satışlar sıralamasında 4.) ile pazarda en büyük altıncı marka unvanını kazandı.