Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

Fed'in dünkü toplantıdan sonra yaptığı açıklamada, ABD ekonomisine yönelik "ciddi aşağı yönlü riskler" olduğunu kaydetmesi finans piyasalarını olumsuz etkilemeye devam ediyor. Özellikle Avrupa'da hisse senetlerine güçlü satışlar gelirken, emtia fiyatlarında da hızlı düşüşler görülüyor. Güvenli liman alımları ise dolar ve ABD tahvillerine destek veriyor. 30 yıl vadeli ABD tahvillerimim faizleri rekor seviyeye düşerken, Dolar Endeksi son yedi ayın zirvesine çıktı.

MSCI Tüm Ülkeler Dünya Endeksi, New York saati ile 07:41'de yüzde 2.5 düştü ve Mayıs ayındaki zirvesinden başlayan düşüşü yüzde 20'nin üzerine genişletti. İngiltere'de FTSE 100 Endeksi, Fransa Cac-40 Endeksi ve Almanya'dea DAX Endeksi en az yüzde 4.3'lük düşüşler gösterdi ve Aralık vadeli Standard & Poor's 500 (S&P 500) endeks kontratı yüzde 2.2'lik bir kayıp gerçekleştirdi. 30 yıl vadeli ABD Hazine tahvilinin faizi yüzde 2.8462'ye düşerken, 30 yıl vadeli Almanya tahvilinin faizi de rekor seviyeye düştü. Dolar Endeksi yüzde 1.6 yükseldi. Euro dolar karşısında yüzde 1 değer kaybetti. Emtia grubu ise bu yılki kazançalrını ütünüyle geri verdi.

Fed dün, Büyük Bunalım'dan bu yana en büyük resesyondan iki yıl sonra duraklamaya başlayan büyümeyi desteklemek için, kısa vadeli tahvil portföyünden 400 milyar dolarlık bölümü uzun vadeli tahvillerle değiştirme kararı aldı. HSBC Holdings Plc ve Markit Economics'in açıkladığı Çin'in satınalma yöneticileri endeks, imalat sanayinde yavaşlama olabileceğini işaret etti. IMF'in eski ekonomistlerinden Kenneth Rogoff, Handelsblatt'ta çıkan habere göre, Euro Bölgesi için en büyük riskin güney Avrupa bankaları olduğunu söyledi.

Londra merkezli Crossbridge Capital'den yatırım müdürü Manish Singh, "QE1 ve QE2'ye rağmen ekonominin görünümünün değişmediği gerçeği, para politikasının artık sınırına ulaşmakta olduğunu ve maliye politikası tedbirlerinin ağır yükü üstlenmesi gerektiğini söylüyor bana" dedi ve "Şimdiye dek, Kongre'den bize gelen yalnızca hayalkırıklığı ve yarı destekli tedbirler. Eğer yine bunlardan bazıları olursa, piyasalara yönelik aşağı riskler artar" yorumunda bulundu.