HSBC: Gelişenler güçlü dolara karşı son çare olarak "sermaye kontrolüne" gidebilir
HSBC'ye göre gelişen piyasalar doların güçlenmeyi sürdürmesi durumunda son çare olarak sermaye kontrollerine başvurabilir
HSBC Holdings Plc.'ye ABD Doları'nın güçlenmeyi sürdürmesi durumunda gelişen piyasalarda kur istikrarı için sermaye kontrolleri yeniden gündeme gelebilir.
Londra'da David Bloom liderliğindeki HSBC stratejistlerinin kaleme aldığı e-posta raporunda "Artan mali bedeller ve sermaye çıkışı riskleriyle birlikte aşırı önlemler alınmak durumunda olabilir. Sermaye kontrolleri kriz zamanlarında sürpriz bir şey değil, ancak bunları fonlama kaynaklarını korumak için sadece son çare olarak görüyoruz." ifadelerine yer verildi.
Citigroup Inc., koronavirüs pandemisi hızlı bir büyük miktarda kaynak çıkışlarına neden olurken gelişen ekonomilerin daha radikal önlemler aLabileceği konusunda uyarmıştı.
Bu yıl rekor portföy çıkışına konu gelişen piyasalar, Uluslararası Finans Enstitüsü'nün (IIF) 8 Nisan raporuna göre 2008'e kadar olan herhangi bir kriz döneminde bu büyüklükte bir kaynak çıkışıyla karşılaşmamıştı. Portföylerdeki hisse senetlerinden çıkış 72 milyar dolara ulaşırken, tahvillerden çıkış 25 milyar doları buldu.
MSCI Gelişen Piyasa Paraları Endeksi bu yıl neredeyse yüzde 6 düştü. Güney Afrika Randı, Brezilya Reali ve Meksika Pesosu yüzde 20'den fazla değer kaybetti. Paralarındaki düşüş, gelişen piyasa hükümetleri ve şirketlerinin -HSBC'nin tahminine göre- bu yılki 570 milyar dolarlık (GSYİH'lerinin yüzde 2'sine denk) dış borç ödemelerini daha pahalı hale getiriyor.
Merkez bankalarının normal şartlarda sermaye çıkışını yavaşlatmak için faiz artırımına gittiklerini belirten HSBC analistleri, ancak bu kez pandemiden kaynaklı arz ve talep üzerindeki şok nedeniyle politikalarını gevşettiklerini belirtiyor. HSBC'ye göre sermaye akımlarını serbest bırakma, parasal bağımsızlık ve kur istikrarının aynı anda kontrol edilememesi nedeniyle genişleyici politikalar kur krizi yaratabilir.
HSBC geniş çaplı fonlama ihtiyacı duyan, büyük bütçe açığı, büyük cari açığı bulunan ve zayıf bankacılık sistemine sahip ülkelerin sermaye kontrolleri için en uygun adaylar olduğunu belirtti.