İstanbul Ticaret Odası (İTO) başkanlığına ikinci dönem seçilen Şekib Avdagiç, Bloomberg HT'nin sorularını yanıtladı.
Küresel resesyonun Türkiye'ye olumsuz yansımaları olacağını belirten Avdagiç, döviz kurunun enflasyona paralel bir seyir izlemesi gerektiğini dile getirdi.
Emtia fiyatlarında dengesizlik yaşandığını aktaran Avdagiç, "Tedarik zincirinde kopma yaşanıyor. Resesyon korkusu mevcut. Türkiye'nin önemli pazarlarında yaşanan daralma bizi de olumsuz etkiliyor" dedi.
Avrupa'daki daralmanın Türkiye'ye etkilerinin ne yönde olacağı sorusunu, "2000'li yılların başında Döviz fiyatı çok baskılanmıştı, o zaman ihracat da baskılanmıştı. Yurt dışına üretim yapanlar ithalatçı olmuştu, dolayısıyla bizim ortaya koyduğumuz ana yaklaşım döviz kurunun enflasyona paralel bir seyir izlemesi şeklinde. Bu sağlandığı zaman ihracatçının rekabetçiliği de sağlanmış olur. Doğal bir denge sağlanmış olur" yanıtını veren Avdagiç, önümüzdeki birkaç ay içinde bir düzelme beklediklerini dile getirdi.
"Finansman beklentisi karşılanmıyor"
Enflasyonun yüksek olduğu bir dönemde şirketlerin işletme sermayesi ihtityacının arttığını dile getiren Avdagiç, "Finansmana erişim konusunda tüm beklentilerin karşılandığını söylemek güç. Kredilerde yatay bir seyir var" diye konuştu.
Türkiye'nin öncelikli hedefinin enflasyonun aşağı çekilmesi olduğunu dile getiren Avdagiç, "Bunu yapmazsak finansman maliyeti 10 mu olmuş, 20 mi olmuş çok anlamlı değil. Evet birinci derecede dış kaynağa ulaşma ihtiyacı var. Makul fiyatlara ulaşma konusunda da toplum olarak herkese görev düştüğünü düşünüyorum. Olası zamları düşünerek önden fiyatlama yapmamak gerekiyor" yorumunu yaptı.
"Vergi adaleti sağlanmalı"
Asgari ücret ve emeklilikte yaşa takılanlara (EYT) ilişkin soruları da yanıtlayan Avdagiç, öncelikli olarak çalışanlarda net -brüt makasının çalışanlar aleyhine bozulduğunu, vergi dilimlerinin çalışanların lehine düzenlenmesi gerektiğini dile getirdi.
SGK üst sınırının 50 bin TL'ye dayandığını hatırlatan Avdagiç, "Bunun yüzde 35’e kadar çıkan bir miktarı SGK'ya ödeniyor. Katsayı makul bir seviyeye göre ayarlanmalı, asgari ücrete değil enflasyona göre olmalı" dedi. Avdagiç, kıdem tazminatında da üst limitlerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti.
"Genç ve nitelikli EYT'li iş dünyasında kalmalı"
Asgari ücretin enflasyona bir etkisinin olacağını söyleyen Avdagiç, asgari ücretin enflasyon artışına göre yapılması gerektiğini ve bölgesel olması gerektiğini belirtti.
İTO üyeleri arasında EYT’lilerin yüzde 23-25 civarında olduğu bilgisini veren Avdagiç, tüm EYT’lilerin emekli olması halinde nitelikli ve genç işgücü kaybı olacağını, ayrıca işverenin ciddi bir kıdem tazminatı yükümlülüğü ile karşı karşıya kalacağını belirtti.
EYT'lilerle ilgili, "Bu ayrılanlarda bir ihbar süresi de olmayacağı için hemen yarın emekli olma hakkına sahip olacak" diyen Avdagiç, genç insanların emeklilik için önlerinin açılacağını, oysa bu genç ve nitelikli işgücünün, iş dünyası içinde kalması gerektiğini dile getirdi.
Avdagiç, emekli olacakların çalıştırılması ile ilgili düzenleme gerektiğine de dikkat çekti.