Advertisement
HABERLER ABONE OL

JPMorgan Chase & Co. pandemi önlemleri sonrası ekonomilerin açılmasıyla belli sektörlerde canlanmanın sürmesini bekliyor.

Bankanın Marko Kolanovic liderliğindeki stratejistlerine göre, piyasalarda son dönemde tırmanışa geçen stagflasyon endişeleri “yersiz” ve kelepir hisseler ile ekonomiye duyarlı şirketlere yönelim devam edecek.

Stratejistler tarafından banka müşterileri ile paylaşılan notta, merkez bankalarının ekonomideki toparlanmanın sürdürülebilirliğini enflasyonu dizginlemenin önünde tutmaya devam etmesiyle ekonomideki toparlanmanın trendin üzerinde seyretmeyi sürdüreceği öngörüsüne yer verildi.

ABD tahvil getirilerinde geçen hafta yaşanan sert yükselişin “teknik ve geçici” olduğu değerlendirmesini yapan stratejistler, getirilerin muhtemelen yükselmeye devam edeceğini ve 2021 sonuna kadar “devam eden ve kayda değer” bir varlık rotasyonunu destekleyeceğini tahmin ettiler.

Notta, “Merkez bankası politikalarının sıkılaşma süreci daha yeni başladı ve bize göre enflasyonun reel faizleri baskılamasıyla daha çok alan var” denildi.

Stagflasyon nedir?

Stagflasyon terimi temel olarak 1970'lerde ABD'deki kriz ortamını tanımlamak için kullanılmıştı. Kavram stagnant (durgun) ve inflation (enflasyon) kavramlarının birleştirilmesiyle türetilmiştir.

Bir ekonomide enflasyon ile durgunluğun beraber izlendiği dönemleri anlatmak için bu kavram kullanılır.

Stagflasyon süreci boyunca işsizlik rakamları yükselmeye devam ederken, ekonomik büyüme yaratılamaması ve enflasyon rakamlarının da sürekli yüksek devam etmesi ülke ekonomisi için sağlıksız bir durum oluşturmaktadır.

Politika seti olarak ekonomik krizlerin başa çıkılması zor olanlarından birisi budur. Stagflasyon dönemlerinde da bir yandan enflasyonla mücadele edecek bir yandan da ekonomiyi canlandıracak bir ekonomi politikası gerekiyor.

Ekonomistlere göre bu durum pek kolay çözülecek bir durum değil. Çünkü bu iki politika genelde birbiriyle çelişen politikalardır.

Stagflasyon esas olarak 1970’li yıllarda ABD’deki krizi tanımlamak için kullanılmıştı. Petrol İhraç Eden Ülkeler Topluluğu (OPEC) üyeleri İsrail'in Filistin'i işgalini protesto etmek için petrol üretimini kısmış, o dönem giderek büyüyen petrol talebi karşılanamamış, bu durumda enflasyonu artırıp büyümeyi yavaşlatmıştı. Enflasyon oranı, o dönemki ABD Merkez Bankası Başkanı Paul Volcker'ın faiz oranlarını yeniden canlandırdığı 1980'e kadar yüzde 13,5 oranındaydı.