Advertisement
HABERLER ABONE OL

ZEYNEP BAYAR

ABD’de Biden yönetiminin Kovid-19 aşılarına ilişkin olarak, patent haklarının geçici olarak kaldırılması çağrısında bulunması dünya genelinde patent tartışmasının fitilini ateşledi.

ABD Ticaret Temsilcisi Katherine Tai’nin 5 Mayıs’ta, pandeminin sona erdirilmesi amacıyla Dünya Ticaret Örgütü'nde (DTÖ) istisnai bir düzenleme için girişimlerde bulunacaklarını açıklamasının ardından, aşı şirketlerinin hisseleri dünya Borsalarında düşüşe geçmişti.

DTÖ üyeleri, “Ticaretle Bağlantılı Fikri Mülkiyet Anlaşması’nın (TRIPS)” belli hükümlerinin rafa kaldırılmasını talep eden öneriyi görüşmüş fakat bir sonraki toplantının 8-9 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilmesine karar vermişti. DTÖ Genel Direktörü Ngozi Okonjo-Iweala görüşme hakkında yaptığı açıklamada, Kovid-19 aşıları için pragmatik bir yol bulunması gerektiğini ve bu konuda ülkeleri birlikte harekete etmeye davet etti.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhonam Ghebreyesus, patent haklarının geçici olarak kaldırılmasını desteklediğini açıklarken, Almanya ve Fransa gibi bazı ülkeler patentin kaldırılmasının aşı üretimini hızlandırmayacağını, hatta ülkelerin aşı üretiminde kullanılan ham maddeleri temin etmek için yarışa gireceğini savunmuştu.

“Aşı üretim kapasitesi için keşfedilmemiş bir potansiyel var”

Kovid-19 aşılarında patent haklarının kaldırılmasının küresel aşı sorununu ne derece çözebileceği sorusunu Bloomberg HT’ye yanıtlayan Dünya Sağlık Örgütü Sözcüsü Tarik Jasarevic, DSÖ’nün aşı dâhil, koronavirüs hastalığını teşhis ve tedavi etmede kullanılan tüm ilaç ve tıbbi malzemelerin patent haklarının geçici olarak kaldırılmasını “şiddetle” tavsiye ettiğini söyledi.

Jasarevic, Kovid-19 aşılarına erişimdeki adaletsizliğin temelinde yatan sorunun, ihracat yasakları, ilaç firmalarının küresel çapta aşı talebini karşılayamaması ve gelişmiş ülkelerin fazladan aşı stoklaması olduğunu belirtti. Jasarevic, DSÖ üyesi devletlerin koronavirüs aşısı hakkındaki bilgi birikimlerini ve kullandıkları teknolojileri, DSÖ’nün "Covid-19 Teknoloji Erişim Havuzu (C-TAP)" aracılığıyla paylaşmasının aşı üretim sürecini hızlanacağını açıkladı.

Patent haklarının geçici olarak kaldırılması durumunda, mRNA teknolojisi kullanılarak üretilen Kovid-19 aşılarının herhangi bir aşı üretim tesisinde kolaylıkla üretilip üretilemeyeceği merak konusu olmuştu. Farklı ülkelerde bulunan aşı üretim tesislerinin Kovid-19 aşılarını üretebilme kapasitelerini değerlendiren Jasarevic, “Aşı üretim kapasitesi için keşfedilmemiş bir potansiyel var, ancak birçok tesis Kovid-19 aşı üretiminde ihtiyaç duyulan bilgiye sahip olmadıkları için şu anda kullanılmıyor.” dedi. Jasarevic, DSÖ’nün "Covid-19 Teknoloji Erişim Havuzu"nun Kovid-19 aşılarının üretimini hızlandıracağını, gelecekte yaşanması olası salgınlar için de sigorta poliçesi görevi göreceğini söyledi.

Öneriye karşı çıkan ülke ve kuruluşların öne sürdüğü fikirler neler?

Patent haklarının geçici olarak kaldırılmasının aşı üretimini hızlandırmada bir etkisi olmayacağını düşünen ülke ve ilaç şirketlerinin savunduğu argümanlar arasında, yetersiz ham madde sorunu ve çalışanların eğitilmesinin aylar alacak olmasıydı.

Amerika İlaç Araştırmaları ve Üreticileri Grubu (PhRMA) aşı patentlerinin kaldırılması fikrine karşı olduklarını açıklarken, Cenevre merkezli Uluslararası İlaç Üreticileri ve Dernekleri Federasyonu (IFPMA) ise, ABD'nin önerisinin "hayal kırıklığı" yattığını belirtmişti. IFPMA yaptığı açıklamada, "Kovid-19 aşılarının patentlerinin geçici olarak kaldırmak, üretimi artırmayacak veya bu küresel sağlık kriziyle savaşmak için gereken pratik çözümleri sağlamayacaktır." ifadelerini kullandı.

Alman ilaç firması BioNTech'in kurucularından Prof. Dr. Uğur Şahin, ABD’nin Kovid-19 aşılarında fikri mülkiyet hakkından vazgeçme önerisi hakkında Der Spiegel’e verdiği demeçte, patentlerin kaldırılmasının küresel aşı üretimini yakın ya da orta vadede artırmayacağını söyledi. Şahin değerlendirmesinde, “Sürecin tıkandığı nokta formülün az bilinir olması değil, ham maddeye erişim, fabrika sayısı ve etkili bir tedarik zinciridir.” dedi. Pfizer CEO'su Albert Bourla ise, patentin kaldırılmasının Kovid-19 aşılarının güvenli ve verimli üretimini tehdit edebileceği ve dünya çapında bir hammadde yarışını başlatabileceği konusunda uyardı.

Peki, DTÖ toplantısından nasıl bir karar çıkabilir?

DTÖ’de kararlar fikir birliği (concensus) yöntemiyle alınır. Fikir birliğinin sağlanamaması durumunda üyeler arasında oylama yapılır ve oylamada önerinin kabul edilmesi için üçte iki oy çoğunluğu aranır. DTÖ üyelerinin katılımıyla 8-9 Haziran tarihlerinde gerçekleşecek olan toplantıda öneriyi destekleyen ülke sayısı çoğunlukta olmasına rağmen öneri hakkında fikir birliği sağlanamayacağı şimdiden belli olmuş gibi görünüyor. Dolayısıyla, salgının seyrini değiştirecek olan karar oylama sonrasında gün yüzüne çıkacak.