Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Kovid-19 salgını çelik ihracatını da olumsuz etkiledi

Kovid-19 salgını çelik ihracatını da olumsuz etkiledi

Türkiye'nin çelik ihracatı martta geçen yılın aynı ayına göre miktar bazında yüzde 23,4 azalarak 1,6 milyon ton, tutar bazında da yüzde 22,8 azalarak 1,2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti

Giriş: 05 Mayıs 2020, Salı 21:23
Güncelleme: 05 Mayıs 2020, Salı 21:23

Türkiye'nin çelik ürünleri ihracatı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının etkisiyle mart ayında geçen yılın aynı ayına göre miktar bakımından yüzde 23,4 azalarak 1,6 milyon tona, tutar bakımından da yüzde 22,8 azalarak 1,2 milyar dolara düştü.

Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) Genel Sekreteri Veysel Yayan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mart ayı sonu itibarıyla sektör verilerini ve gelişmeleri değerlendirdi.

Yayan, ham çelik üretiminin martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4,1 artışla 3,1 milyon tona, ocak-mart döneminde de yıllık bazda yüzde 9,6 artarak 9 milyon tona yükseldiğini söyledi.

Nihai mamul tüketiminin mart ayında 2019'un aynı ayına kıyasla yüzde 34,9 yükselerek 2,7 milyon tona çıktığını belirten Yayan, bu rakamın yılın ilk çeyreğinde ise yüzde 42,3 artışla 7,7 milyon tona ulaştığını bildirdi.

Dış ticaret verileri

Çelik ürünleri ihracatının ise martta geçen yılın aynı ayına göre miktar bakımından yüzde 23,4 azalarak 1,6 milyon tona, değer bakımından da yüzde 22,8 düşüşle 1,2 milyar dolara gerilediğini anlatan Yayan, ihracatın ocak-mart döneminde miktar bazında yıllık yüzde 11,6 azalışla 5,1 milyon ton, değer bazında da yüzde 14,4 gerilemeyle 3,6 milyar dolar olduğunu ifade etti.

Bu dönemde ithalatın arttığına dikkati çeken Yayan, mart ayında ithalat miktarının yüzde 18,6 artışla 1 milyon tona, değerinin de yüzde 7,5 artarak 833 milyon dolara ulaştığını bildirdi.

Yayan, ithalatın yılın ilk çeyreğinde ise miktar olarak yüzde 33,3 artışla 3,6 milyon tona, değer olarak da yüzde 13,4 artışla 2,6 milyar dolara yükseldiğini dile getirerek, 2019'un ocak-mart döneminde yüzde 183 olan ihracatın ithalatı karşılama oranının bu yılın aynı döneminde yüzde 138'e gerilediğini belirtti.

EUROFER'in kotaların azaltılması talebine tepki

Yayan, martın Kovid-19 salgınının etkisini giderek daha fazla hissettirdiği bir ay olduğunu ifade ederek, "Salgın, uluslararası ve yurt içi piyasalarda talebin daralmasına, üretimde düşüşlere, bazı üye kuruluşlarımızın üretimlerini durdurmalarına, bazılarının ise vardiya sayısını azaltmalarına sebep oldu." dedi.

Mart ayında ihracatın azalmasına karşın ithalatın artmasının sektörde rahatsızlık yarattığını söyleyen Yayan, bu durumun, özellikle ark ocaklı tesislerde üretimin durması ve vardiya azaltılması uygulamalarının daha da yaygınlaşacağı beklentilerinin artmasına yol açtığını dile getirdi.

Yayan, Ticaret Bakanlığının, çelik dış ticaretindeki olumsuzlukları dikkate alarak, 18 ve 21 Nisan tarihlerinde, artan istihdam kayıplarının önüne geçebilmek adına bazı çelik ürünlerindeki vergi oranlarına ilişkin düzenlemeler yaptığını belirterek şunları kaydetti:

"Bu gelişme, söz konusu düzenlemelerin amacına ulaşabilmesi için serbest ticaret anlaşmaları ve dahilde işleme rejimi uygulamaları kapsamında sıfır vergi ile gerçekleştirilen ithalatın da kontrol alınmasını mümkün kılacak tedbirlerin uygulamaya aktarılması konusunda umut verdi.

Yılın ilk çeyreğinde Türkiye'nin AB ülkelerine yönelik çelik ürünleri ihracatı yüzde 47 gerilerken, ithalatın yüzde 50 artması rahatsızlığa yol açtı. Hal böyle iken EUROFER'in koronavirüs salgınını gerekçe göstererek, 2018 yılında uygulaması başlatılan ve 2019 yılında Türkiye hedeflenerek daha da sıkılaştırılan kotaların yüzde 75 azaltılmasını talep etmesi endişeleri artırdı."

AB Komisyonunun, yalnızca AB'nin menfaatlerini gözeterek, Gümrük Birliği ve serbest ticaret anlaşmalarının ruhuna aykırı yaklaşımlar sergilediğini söyleyen Yayan, komisyonun, bu anlaşmaların tarafı olmayan üçüncü ülkelerle Türkiye'yi aynı konumda gören kararlarının benzerini uygulamaya koyduğunu ifade etti.

Yayan, "Türkiye'ye daha fazla sıfır maliyet ile operasyon yapılamayacağının gösterilmesi zamanının geldiğini değerlendiriyoruz. Sektörümüz, bu defa AB Komisyonunun olumsuz yaklaşımlarının karşılıksız bırakılmayacağını ümit ediyor." dedi.