Kuraklık, Doğu ve Güneydoğu Anadolu çiftçisinin kabusu oldu
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da yetersiz yağışlar sonucu kuraklık çiftçinin kabusu oldu.
İRFAN DONAT
Geçen yılın sonlarında gündemde olan ancak Şubat ve Mart aylarıyla birlikte artan yağışlar sonucu gündemden düşen kuraklık, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki üreticilerin kabusu olmaya devam ediyor.
Her iki bölgede de kurak geçen kış ve ilkbahar sezonuyla birlikte farklı illerden gelen haberler ve açıklamalar üreticilerin zor bir süreçten geçtiğini gösteriyor.
MARDİN2DE YAĞIŞLAR 3 KAT AZALDI
Yıl başından bu yana kurak bir sezon geçiren Mardin'de uzmanlara göre yağışlar geçen yıla göre 3 kat azaldı.
Mardin'de 3.1 milyon dekarlık ekili alanın yüzde 70’inde kuru tarım yapılırken, beklenen yağışlar gelmeyince çiftçinin ekini başağa girer girmez kurumaya başladı.
Mardin’in Derik ilçesinde 20 milyon metreküp su kapasitesine sahip Dumluca Barajı da kuraklıktan nasibini aldı. Mevsimin kurak geçmesi nedeniyle barajdaki doluluk oranı 2 milyon metreküpe düşerek yüzde 10 seviyesine kadar geriledi.
18 bin 600 dekar tarım arazisini sulama kapasitesine sahip Dumluca Barajı'ndaki su oranı, son 11 yılın en düşük seviyesini gördü.
KURAKLIK ETKİSİ EN ÇOK ŞANLIURFA VE DİYARBAKIR'DA HİSSEDİLDİ
Şanlıurfa ve Diyarbakır da bu yıl yeterli yağışın olmaması nedeniyle kuraklık riski yaşayan bir diğer önemli tarımsal bölge.
Türkiye Ziraatçılar Derneği Şanlıurfa Temsilcisi Müslüm Ösün, kuru tarım yapılan arazilerde rekolte kayıpları riskinin arttığını belirterek, "Kışın hiç yağış görmedik. İlkbaharda da yeterli yağışlar olmadı. Şanlıurfa ve Diyarbakır kuraklıktan çok fazla etkilendi ve etkilenmeye devam ediyor. GAP'ta yaklaşık 5 milyon dönüm arazi kuraklıkla başbaşa kalmış durumda. Arpa ve buğdayda rekolte kayıpları kaçınılmaz gözüküyor" dedi.
Ösün, bölgede üretilen kırmızı mercimekte tane doldurma zamanı olduğunu belirterek, yağışa en çok ihtiyaç duyulan dönemin kurak geçtiğini hatırlattı.
Müslüm Ösün, sulu tarım yapılan alanlarda ise çiftçilerin yüksek elektrik maliyeti dolayısıyla sorun yaşadığını ifade etti.
BATMAN'DA 20 BİN DEKAR ALAN ZARAR GÖRDÜ
Batman Ovası'ndaki tarım arazilerinde de kuraklık tehlikesi yaşanıyor.
Tarlaları kurumaya yüz tutan çiftçiler, sulamayı tankerlerle yapmak zorunda kalıyor.
Batman Biçerdöverler Derneği Başkanı Ahmet Eren, son 20 yılın en kurak mevsimini yaşadıklarını ifade ederek, "Buğday, arpa ve mercimekten oluşan yaklaşık 20 bin dekar alanda ciddi bir hasar söz konusu. Kıraç bölgelerdeki ekili alanların önemli bir bölümü maalesef kurudu. Çiftçinin gözü DSİ'nin sulama kanalına su vermesinde" diye konuştu.
MUŞ'TA DA KURAKLIK RİSKİ SÜRÜYOR
Muş Ovası’nda da havaların birden ısınması ve ilkbahar yağışlarının yeteri düzeyde gerçekleşmemesi çiftçileri kaygılandırıyor.
Yaklaşık 3 milyon 570 bin dekar ekilebilir tarım arazisi olan Muş'un Ziraat Odası Başkanı Hakim Yıldırım, önümüzdeki günlerde yeterli düzeyde yağış olmaması durumunda ekilen ürünlerden yeteri kadar verim alınamayacağı uyarısında bulundu.
Türkiye’ye tahıl üretiminde önemli katkı sağlayan Muş'taki kuraklık riskine dikkat çeken Yıldırım, "Muş tarihinde ilk kez Nisan ayında çiftçi sulama yöntemi ile ürün sulamaya başladı. Geçen yıl bu mevsimde aşırı yağıştan dolayı şeker pancarı, buğday ve arpa ekimi yapılmaz iken bu sene Güneydoğu Bölgesinde olduğu gibi Doğu Anadolu Bölgesinde de kuraklık yaşanmaya başladı" dedi.
Çiftçilerin ekimlerini sulama yöntemi ile geçiştirdiğini belirten Yıldırım, "Sıcaklığın etkisiyle rekolte düşüklüğü, kalite kaybı olacaktır” öngörüsünde bulundu.
HATAY KISMEN ŞANSLI
Hatay Ziraat Odası Başkanı Mehmet Muzaffer Okay da Güneydoğu bölgesinde kuraklığın had safhaya ulaştığını belirterek, Hatay ve civarını kısmen şanslı sayıyor. Zira Şanlıurfa ve Diyarbakır taraflarında ciddi bir kuraklık olduğuna dikkat çeken Okay, "Bu yıl hasatlar da öne çekilecektir. Çoğu tarlalardaki buğdaylarda kuruma başladı. Artık bu dönemde su verilse ya da yağış olsa da çok birşey ifade etmez. Kuruyan yerlerde hasat erkene çekilir. Kalite ve verim düşer. Ekmeklik buğdaylar istenen düzeyde gelişmediği için nitelikli buğday vasfını kaybeder ve yem sanayinie gider" dedi.
Okay, "Çiftçi S.O.S vermeye başladı. Kayıp bir sezon yaşanacağı belli. Bir an önce çiftçiyi kurtaracak pozisyon almalı, çiftçi huzura kavuşmalıdır" yorumunda bulundu.
BURDUR'DA KURAKLIK ŞEKER PANCARINI VURDU
Öte yandan kuraklıkla mücadele eden bir diğer il ise Akdeniz Bölgesindeki Burdur.
Burdur'da son yıllarda artan susuzluk nedeniyle geçen yıl 1700 dekar alanda yapılan şeker pancarı ekimi bu yıl susuzluk nedeniyle 250 dekara geriledi.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. İskender Gülle, bölge özelinde son 3 yıldır meteorolojik kuraklık yaşandığını belirterek, "Göllerin seviyesinde azalma, akarsularda kuruma veya azalmayı gözlemliyoruz. Bunun neticesinde ise kuraklıkta üçüncü evre olan tarımsal kuraklık ve dördüncü evre olan sosyolojik ve ekonomik kuraklığa geçeceğiz" dedi.