Küresel piyasalarda büyüme-enflasyon ikilemi
ABD'den gelen veriler küresel piyasalarda karışık bir görünüme yol açtı. ABD 10 yıllık tahvil getirisinde sınırlı bir artış gerçekleşirken, dolar göstergelerinin de yatay olduğu görüldü.
Küresel yatırımcılar ABD’de açıklanan verileri bir yandan ekonomik büyüme açısından olumlu, bir yandan enflasyon açısından endişe verici olarak değerlendirirken, küresel piyasalarda karışık bir görünüm yaşandı.
ABD vadeli endekslerinde ilk işlemlerde yatay bir görünüm kaydedilirken Asya Pasifik borsalarında karışık bir görünüm söz konusu. Japon Nikkei ve Avustralya S&P/ASX 200 pozitif tarafta yer alırken; Hong Kong Hang Seng ve Çin CSI 300 ise gerileme kaydetti.
Avustralya borsasının olumlu ayrışmasında ilk çeyrek büyüme verisinin yüzde 1,5’lik beklentiye karşın 2020’nin son çeyreğine göre yüzde 1,8 olarak açıklanması etkili oldu.
Bloomberg Dolar Endeksi 1.117 seviyesinde yatay. ABD 10 yıllık tahvil getirisi de hafif artışla yüzde 1,61’in üzerinde.
Wall Street endeksleri Salı gününü karışık bir görünümle tamamlamıştı. Dow Jones yüzde 0,13 yükselirken, S&P 500 yüzde 0,05, Nasdaq 100 yüzde 0,23 geriledi.
Fiyatlamalarda ABD verileri etkili
Küresel piyasalar, pandeminin etkilerinin azalmasıyla enflasyonda görülen yükselişlerin kalıcı olup olmayacağını tartışırken, ABD’de ekonomik aktiviteye dair önemli veriler izleniyor.
Salı günü açıklanan ABD Mayıs ayı Markit PMI imalat endeksi de 62,1 ile beklentiyi aştı. ABD ISM imalat endeksi de Mayıs ayında aylık 0,5 puan yükselişle 61,2’ye yükselerek fabrikalardaki üretim aktivitesinin canlandığına işaret etti.
Ancak veri bir yandan da arz ve istihdam sıkıntılarını ortaya koydu. Dallas Fed’in imalat göstergesi 34,9 ile tahminlerin altında kaldı.
Fed Guvernörü Lael Brainard, para politikasında risklerin iki yönde de mevcut olduğunu söyledi, “Enflasyon ve enflasyon beklentilerine yönelik göstergeleri dikkatle izleyeceğim” dedi.
Bu arada Fed’in yüzde 0-0,25 bandında tutmayı hedeflediği efektif federal fonlama faizi 28 Mayıs’ta 1 baz puan düşüşle Nisan'dan bu yana en düşük seviyesi olan yüzde 0,05’e kadar indi. Bu oranının uzun süre düşük kalması Fed’in rezerv fazlası ve ters repo imkanı için belirlediği oranları güncellemesi olasılığını artırıyor.
Fed’in yüzde 0 faizli ters repo imkanı kullanımı da geçen hafta 485,3 milyar dolar ile rekor kırmış, varlık alımlarının azaltılması tartışmaları alevlenmişti. Ters repo imkanına yönelik talep son iki işlem gününde düşerek 448 milyar dolara inmiş durumda.