Metaverse'ün geleceğinde bizi neler bekliyor?
NFT kavramı hayatımıza ilk olarak geçtiğimiz yılın sonlarına doğru girdi. NFT kripto evreninde heyecan yaratsa da ilerleyen zamanlarda sıklıkla 'Metaverse' kavramını konuşmaya başladık. Türkiye'nin ilk kripto para regülasyon çalışmalarında danışma ekibinde yer alan ve Metaverse ile birlikte NFT gibi Web 3.0 kavramları üzerine çalışmalarını sürdüren Devrim Danyal Metaverse ile ilgili merak edilenleri anlattı
Süleyman Barbaros Görgü
Birçok girişim kendi ‘Metaverse’ini geliştirmek için uğraşırken yatırımcılar çoktan ‘sanal arsalar’ için kıran kırana yarışıp yüklü miktarda paraları vermeyi göze aldı. İş o kadar büyüdü ki geleceğin Metaverse’te olduğunu düşünen Facebook, şirket adını Meta olarak değiştirdi ve bu alanda yatırımlarını artıracağının mesajını verdi.
2022’de her geçen gün daha da adını duyduğumuz Metaverse ile birlikte NFT gibi Web 3.0 kavramları üzerine çalışmalarını sürdüren Devrim Danyal, insanların kafasında oluşan soru işaretlerini gidermeye çalışıyor.
Türkiye’nin ilk kripto para regülasyon çalışmalarında danışma ekibinde yer alan ve kendi adıyla kurduğu akademide çalışmalarını devam ettiren Danyal’a Metaverse üzerine merak edilenleri sorduk.
"Metaverse eski bir kavram"
“Metaverse günümüze gelene kadar esasında ilk çağlardan beri hayatımızda. Karşılıklı birbirimizi görmeğimiz süreçlerde birbirimize duyduğumuz hisleri yansıtıyor. İlk Graham Bell'in telefonu icadındaki karşı tarafta da “alo” sesi geliyor olması demek bence Metaverse ekosisteminin ilk adımları olarak nitelendirilebilir. Zira karşı tarafta görmediğiniz birini sadece sesini duyarak onun orada olduğuna inanır hale geldik.
2009 yılında hayatımıza girmiş olan kripto paralar ardından kripto varlıklara dönüşmeye başladı. Akıllı sözleşmeler, De-Fi ekosistemleri ya da altındaki blok zinciri keşfine kadar geçen süreç içerisinde yavaş yavaş Metaverse bileşenleri hayatımızda şekillenmeye başladı.
Ta ki bunlar insanların ilgisini pandemi dönemiyle birlikte çekecek hale gelene kadar. Bu tarihe kadar bütün bu kripto varlıklar tamamen finansal ekosistemin değişimiyle ilgili hayatımızda yer alırken, pandeminin getirdiği sürecin içerisinde özellikle performans, müzik, sanat ve benzeri bu süreçlerde kendine yer bulmaya başladı.
Bu da bizim hayatımıza NFT’leri getirdi. NFT’ler kripto varlıklardaki sahiplik kavramının görsel ve ete kemiğe bürünmesi oldu. Sonra yavaş yavaş Metaverse kendi ağlarını örmeye başladı.
Özetle Metaverse, ilk telefon görüşmemizden karşıdaki kimsenin varlığından haberdar olmadan onu orada hissedebiliyor olmak ile aynı. Günümüzde VR gözlükleriyle birlikte hiç gitmediğimiz, hiç görmediğiniz noktalara kadar bizim hayal dünyamızı gerçekleştiren ve onu gördüğümüzde inanmamızı sağlayan en temel yapı olarak karşımıza çıkıyor.
"Hangi Metaverse projesinin belirleyici olacağını insanların ilgisi karar verecek"
Metaverse dediğimiz şey bir kitlenin ya da kurumun tekel yapısına alabileceği bir şey değil. O yüzden de isteyen herkes ister bireysel, ister kurumsal olarak kendi Metaverse’ini yaratabilir ve bu evren üzerinde de farklı uygulamalarla farklı kişilere, farklı yaş gruplarına hitap edebilir.
Metaverse tekil bir halden evrilmeye başladı. Ve karşımıza ‘Multiverse’ yapı ortaya çıktı. Yani bugün en çok konuşulan konu Metaverse üzerinden arazi alış satışı haberleri. O araziyi tek bir dünya üzerinde fiziksel bir yapı olmadığı için istediğin kadar kopyalayabilirsiniz. Bir yer bir Metaverse üzerinden satıldığı zaman o bitmiş, son bulmuş ya da sadece o kişinin olmuş hale gelmiyor. Ardından başka bir Metaverse’de o bölgenin sahibi belki de siz olacaksınız.
Burada da hangisinin daha elle tutulur ya da hangisinin daha işlevsel olduğunu gösterecek olan süreç insanların ilgisi. O Metaverse diğerinden daha etkili, daha işlevsel ya da kalabalık yaratıyorsa o Metaverse’deki bölge diğerine göre daha kullanılabilir ve değerli hale gelecek.
Öncelikle şu anda ıssız bir ada bulmuş ve bu ıssız adanın etrafında kendimize arazileri parsellemeye çalışıyoruz. Ama bunun günümüzde olduğu gibi nerelerin revaçta olacağı şu anda henüz bir karar verilebilinilmiş bir durum değil. Zira bu bir karar mekanizmasına bağlı olmayacak. Burada karşımıza DAO’lar çıkacak. Yani kendi başına karar vermeye başlayarak 2 kişiden daha fazla, milyonlara ulaşabilecek karar mekanizmaları hayatımıza girecek. Siz de o adanın parsel sahibi olarak orada söz hakkına sahip olacaksınız.
Şu anda daha yapılanma aşamasındayız. Dikkat ederseniz herkes arazileri çitle çevirme peşinde. Ondan sonra onun üzerinde neleri inşa edilecek ve inşa edilen yerler üzerinden nasıl bir üretim ya da içerik sunulmaya başlanacağını göreceğiz. O içeriğe sunacak insanlar apayrı bir kiralama ya da satış metodolojisi geliştirecek ve bunların süreçlerini göreceğiz. Ardından günlük hayatta yapabildiğimiz şeyleri yavaş yavaş o tarafa aktaracağız. Aklımızda olmayan farklı şeyleri orada gündeme getirebilir hale geleceğiz. Bunu diğer sohbetlerimde dile getirmeye çalışıyorum örnek olarak dünya üzerinde bir lastik üreticisi iseniz dairenin haricinde bir lastik üretmeniz mümkün değil. Metaverse ekosisteminde bu işi yapacaksanız o zaman üçgen beşgen hatta sekizgen lastiklerde üretebilirsiniz.
"Etkileşimli iNFT'ler hayatımıza girecek"
Özellikle NFT’leri kripto para ekosistemden ayıran unsur, oradaki herkesin parayla ya da rakamlarla olan alakasını renkler, notalar ya da farklı dinamikler katarak süreçte bize yepyeni bir yelpaze açmış olması oldu.
Temelinde de şunu görüyorum; bu sadece resimle müzikte kalmayacak, ardından etkileşimli NFT’ler dediğimiz iNFT’ler hayatımıza girecek. Hala bu sürecin başlamadığını görüyorum. Sonrasında da artık yavaş yavaş NFT’nin diğer sektörlerde de var olmaya başladığını göreceğiz. Özellikle “Internet Of Things” dediğimiz nesnelerin interneti, NFT’yi makinalarla birlikte kullanacağımız bir yapıya döndürmeye başlayacak. Buradan da aracımızın, evimizin kapısını açmaya ya da elinizdeki klimayı onlarla yönetmeye başlayacağız.
"Oyun sektörü de kendine yer bulacak"
Öncelikle görsel ve işitsel duyuya hitap eden oyunlar özellikle yeni neslin üzerinde çok durduğu ve orada çok uzun zamanlar geçirdiği bir yapı. Bugüne kadar hep oyun içinde nesneler olarak nitelendirdiği uçan kaykaylar, sihirli pelerinler ya da ışın kılıçlarıyla hep el değiştirme süreçleri ile karşımıza çıktı. NFT’ler burada bu süreci birazcık daha genele ve yok edilemeyecek hale getirecekler. Karşımıza her Metaverse ya da her oyun ekosisteminde oynayabileceğimiz bir yapı çıkmaya başlayacak. Bunu da şöyle hikayeleştirerek bir Metaverse oyununda evinizin içerisinde mutfakta tavayla bir yemek hazırlayacak, sonra kendinizi yine o tavayla başka bir oyunda canavarlara karşı savaşır halde bulacaksınız.
"Regülasyon çalışmalarının yüzde 99'u kripto para odaklı"
Şu anda Türkiye'de çıkacak olan regülasyonların yüzde 99'u tamamen yatırımcı bazında özellikle kripto para çerçevesinde değerlendiriliyor. Onun haricindeki geniş kapsamlı dijital varlık olarak adlandırdığımız o diğer elektronik parçacıklar, sahiplik ya da sertifikasyon ekosistemi şu anda programın içerisinde henüz ayrıştırılmış durumda değil.
Bu kapsamlı bir çalışma gerektirecek. Özellikle De-Fi bambaşka bir işin kolu. NFT’ler bambaşka kolu. Onun üzerinde çalışacak olan nesnelerin interneti ile birlikte hayatımıza girecek olan diğer token mekanizmaları, bunların bir adım sonrası Metaverse, sonra en genelinde de Multiverse evrileceğini düşünürsek, ince detaylarla olacak şekilde bir çalışma gerekiyor.”
Röportajın tamamı videoda!