"Rus petrolünün yüzde 70'i alıcı bulmakta zorlanıyor"
Ukrayna'yı işgali sonrası ağır yaptırımlara maruz kalan Rusya'nın, petrolünün yüzde 70'ine alıcı bulmakta zorlandığı iddia ediliyor. Uzmanlar şimdiye dek yaptırımlardan muaf tutulan Rus enerji sektörünün endişeler nedeniyle talep görmediğine dikkat çekiyor.
Rusya’nın Ukrayna işgali sonrası önde gelen tüketici ülkelerin Rus petrolünü boykot etmesiyle petrol fiyatları 110 doların üstüne yükseldi.
Banka, gemi sahipleri ve rafinerilerin savaş ve yaptırım endişeleriyle Rus emtialarından uzak durması ülke petrolüne olan talebin çökmesine neden oldu. Energy Aspects isimli danışmanlık firması Rus petrolünün yüzde 70’inin “alıcı bulmakta zorlandığını” belirtiyor.
Enerji piyasaları ABD, Avrupa Birliği ve İngiltere tarafından uygulanan ağır yaptırımların dışında bırakılsa da alıcılar kendilerine güvene almak amacıyla kendi yaptırımlarını uygulayarak sıkışık piyasada alternatif tedarik yarışına girdiler.
“Avrupalıların çoğunluğu Rus petrolüne dokunmazken sadece birkaç rafineri ve yatırımcı hala piyasada işlem yapıyor fakat artan korku seviyesi ve savaş sigortası primleri işlemleri önemli derecede karmaşıklaştırıyor” değerlendirmesinde bulunan Energy Aspects, “Birkaç gemi sahibinin savaş sigortası olmaması nedeniyle Baltık Denizi ve Karadeniz bölgesinden kaçındığı belirtiliyor” ifadelerini kullandı.
Uluslararası norm olarak kabul edilen Brent petrol Çarşamba günü 6 cent artışla 8 senenin zirvesini görerek 111 dolar üstüne çıktı.
Doğalgaz rekor kırdı
Doğalgaz ise emtialar üzerindeki baskının sadece petrolle sınırlı kalmayacağının bir işareti olarak Çarşamba günü yüzde 50 artışla megavat/saat başına 185 Euroya ulaşarak rekor kırdı.
Almanya Ekonomi Bakanı Robert Habeck Çarşamba günü yaptığı açıklamada Rusya’nın hala gaz yolladığına dikkat çekerek en kötü senaryonun “hala gerçekleşmediğini” belirtti. Bakan yine de ülkenin hazırlıklı olması ve yedek plan olarak termik santralleri çalışmaya hazır hale getirmesi gerektiğini söyledi. Rusya Avrupa kıtasının kullandığı gazın yüzde 40’ını sağlıyor.
Rusya, ABD ve Suudi Arabistan’ın ardından dünyanın üçüncü büyük petrol üreticisi ve ülke tipik olarak günde 7,5 milyon varil petrol ve diğer enerji ürünleri ihraç ediyor. ING’ye göre bu rakamın yüzde 53’ü Avrupa’ya, yüzde 39’u ise Asya’ya ihraç ediliyor.
Rusya’nın Ural petrolü Kuzeybatı Avrupa ve Akdeniz’deki rafinerileri için ana ürün konumunda. S&P Globbal Platts’e göre bu ürünün kullanıcıları arasında Almanya, İtalya, Hollanda, Polonya, Finlandiya, Litvanya, Yunanistan, Romanya, Türkiye ve Bulgaristan bulunuyor.
Bununla birlikte Finlandiya’dan Neste ve İsveç’ten Preem gibi rafineriler Rus petrol ürünleri yerine alternatifler aramaya başladılar.
Ural ile Brent petrol arasındaki fark Sovyet sonrası dönemi için rekor
Ural petrolü Çarşamba günü Brent’e kıyasla 18 dolar aşağıdan işlem görüyor. Bu rakam Sovyetler Birliği sonrası dönem için rekor.
S&P Üretim ve Arz Analizleri Direktörü Shin Kim bu durumla ilgili, “Petrol fiyatları arasındaki farklar Rus petrolüne karşı isteksizliğin net bir işareti ve petrol üretimi ya da satışını direk ya da dolaylı olarak etkileyecek ek yaptırım uygulanma riski devam ediyor” yorumunu yaptı.
RBC Capital Markets Analisti Michael Tran ise tacirlerin Rus petrolü almak için bankalardan kredi mektubu (akreditif) almakta sorunlar yaşadığına dikkat çekiyor.
“Bu durum potansiyel alıcılar bankalardan garanti almakta zorlandığı sürece yaşanmaya devam edecek” diyen Tran, “Tüketici ülkelerin alternatif satıcılardan fiziksel varil almak için yarışması nedeniyle tanker fiyatları hızla yükseliyor” ifadelerini kullandı.
ABD'nin rezerv hamlesi Rus ihracatına kıyasla etkisiz
Salı günü ABD ve diğer başlıca tüketici ülkeler Rus tedariğinde bozulmalar olacağı endişelerini dindirmek amacıyla özel durumlar için tutulan stoklarından 60 milyon varili piyasaya sürmek üzerinde anlaştılar.
Yine de yatırımcılar ve analistler bu hamlenin piyasaları sakinleştirmekten uzak olduğunda hemfikirler. “Tek seferlik bir sürüm olarak bu hamle Rusya’nın sıra dışı ihraç büyüklüğü yanında çok ufak kalıyor” diyen MUFG Gelişen Ülkeler Direktörü Ehsan Khoma, “Rekor seviyede çözülmemiş bir açık karşısında piyasada kritik seviyede azalan stoklar ve gittikçe zorlanan yedek kapasite seviyeler piyasayı dengelemek için tek bir yol bırakıyor, o da talep yıkımı” değerlendirmesinde bulundu.
Rusya’nın da içinde bulunduğu OPEC+ Çarşamba günü üretim seviyelerini görüşmek üzere toplanacak. Piyasada yaşanan karmaşaya rağmen birliğin Nisan ayı için daha önce açıkladığı günlük 400 bin varil artış kararına sadık kalması bekleniyor. Rusya’nın ana üreticilerinde olduğu diğer emtialar da Ukrayna işgali sonrası yükselişe geçerken Alüminyum Çarşamba günü rekor seviyelerden işlem gördü.