Advertisement
HABERLER ABONE OL

Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper Davos Zirvesinde Bloomberg HT’nin sorularını cevapladı.

Alper, küresel sorunlara çözüm bulunamadığını artık aksiyona geçilmesi gerektiğinin altını çizerken, Sabancı Holding’in yeni yatırımlarından bahsetti.

Zirve hakkında değerlendirmede bulunan Alper, “Dünya, küresel ölçekte enerji krizi, enflasyonist baskılar, gıda krizi, resesyon gibi sorunlar yumağı içerisinde. Parçalanmış bir dünyanın geleceğini tasarlamak Davos’un ana gündemi. Demek ki geçtiğimiz 5 yılda dünyanın kompleks sorununa sonuçlarına kalıcı çözümler üretemedik. En büyük beklentim artık söylemden aksiyona geçtiğimiz yol haritalarımızı belirlediğimiz ve uyguladığınız bir dönem olmasıdır. Tedarik zincirlerinin dönüşmesi Türkiye için bir fırsat. Türkiye’nin coğrafi avantajı devam ediyor. Rekabet için öngörülebilirlik en önemli kriter. Türkiye dünyanın temiz enerji üretim merkezi olabilir. Türkiye enerji ve sanayi alanında fark yaratabilir” dedi.

“Sürdürülebilirliğe yatırım yapıyoruz”

Holding hakkında değerlendirme bulunan Alper, yeni dönemde yapacakları yatırımların altını çizerek şunları söyledi:

“Yeni bir iklim teknolojileri şirketi kurduk. Yurt dışı enerji yatırımlarına başladık. Önümüzdeki dönem iklim ve malzeme teknolojileri ile dijital teknolojilere ağırlık vereceğiz. Sürdürülebilir alanlara yön veren şirketlerden olmak istiyoruz. Yeni dönem yatırımları dünya ölçeğinde hayata geçirmek için hazırız. Önümüzdeki 20-25 yılda dünyayı şekillendiren sürdürülebilirlik etrafında oluşacak yeni teknolojiler olacak. Biz de Türkiye olarak ya bunun müşterisi konumunda olacağız ya da bunu şekillendiren dinamiklerin içerisinde olacağız. Sabancı Holding olarak burada şekillendiren oyun kurucu sıfatıyla yer almak istiyoruz ve yatırımlar yapıyoruz.”

"Hisse geri alımlarında hedef iskonto oranını aşağı çekmek"

Alper özel söyleşide holdingin geri alım programı ve temettü dağıtımıyla ilgili de açıklamalarda bulundu.

Alper “Önümüzdeki 5 yılda son 5 yılda yaptığımız yatırımın iki katını yapacağız. Bunların yüzde 25’ini mevcut işlerimizi büyütmek ve korumak için yapacağız. Yüzde 75’i de bahsettiğim alanlarda yapacağız. Yatırımlar için paramız ve borçlanma kabiliyetimiz var. Hisse geri alım programımızla hissemizi destekliyoruz. Sabancı Holding şirketlerimizin değerlenmesinin süreceğini düşünüyoruz. Hedefimiz iskonto oranını aşağı çekmek. Temettü politikasında bu sene de yüzde 5-20 bandında bir dağıtım yapacağız. Bazı şirketlerimizde enflasyon muhasebesi sonuçlarımızı geri çekiyor” dedi.

İngiliz uluslararası insani yardım kuruluşu Oxfam'ın yayımladığı raporda büyük kâr elde eden gıda şirketlerinin ek gelir vergisi ödemesi gerektiği belirtildi.

Oxfam'ın İsviçre'nin Davos kentinde bugün başlayacak Dünya Ekonomik Forumu toplantısından önce yayımlanan raporuna göre, enflasyonun yükselmesiyle büyük kâr elde eden gıda şirketlerinin, küresel eşitsizliği azaltmaya yardımcı olmak için ödedikleri vergilerin artırılması gerektiği bildirildi.

Raporda, dünyanın iklim değişikliği, artan yaşam maliyeti, Rusya-Ukrayna savaşı ve Kovid-19 salgını dahil eş zamanlı krizlerle kuşatıldığı ancak aşırı zenginlerin daha da zenginleştiği ve şirket kârlarının hızla arttığı kaydedildi.

Oxfam'ın raporunda, son iki yılda dünyanın en zengin yüzde 1'lik kesiminin, kalan yüzde 99'luk kesimin toplamından neredeyse iki kat fazla servet kazandığına işaret edildi.

Raporda, milyarderlerin toplam servetinin 2020'den bu yana günde 2,7 milyar dolar arttığı, buna karşılık en az 1,7 milyar işçinin enflasyonun, ücret büyümesini geçtiği ülkelerde yaşadığı kaydedildi.

Bu sorunlarla mücadele etmeyi hedefleyen Oxfam, sınıflar arası eşitsizliği azaltmak için zenginlere daha fazla vergi uygulanması tavsiyesinde bulundu.

Rapora göre zengin şirketler, Rusya-Ukrayna savaşını daha büyük fiyat artışları için bahane olarak kullanıyor. Gıda ve enerji konusunda rekabet eksikliği de fiyatların yüksek tutulmasına sebep oluyor.

Oxfam Uluslararası İcra Direktörü Gabriela Bucher, Associated Press ajansına yaptığı açıklamada, "Milyarderlerin sayısı artıyor ve daha da zenginleşiyorlar. Bunun yanı sıra büyük gıda ve enerji şirketleri aşırı kâr elde ediyor. Kriz vurgunculuğuna son vermek için yalnızca enerji şirketlerine değil, gıda şirketlerine de ek gelir vergisi getirilmesi çağrısı yapıyoruz" ifadelerini kullandı.

Raporda, Tesla'nın milyarder Üst Yöneticisi Elon Musk'ın 2014'ten 2018'e kadar gerçek vergi oranının yüzde 3'ün biraz üzerinde olduğuna işaret edildi.

Rusya-Ukrayna savaşının geçen yıl petrol ve doğal gaz fiyatlarının yükselmesine neden olması üzerine bazı hükümetler, fosil yakıt şirketlerine beklenmedik gelirleri nedeniyle vergi getirmeye yönelmişti.

Bu konuda harekete geçen Portekiz, hem enerji şirketlerine hem de süpermarket ve hipermarket zincirlerinin dahil olduğu gıda perakendecilerine ek gelir vergisi getirmişti. Ocak ayının başında yürürlüğe giren uygulama, 2023 boyunca geçerli olacak.

İsviçre'nin Davos kasabasında 16 Ocak’ta başlayıp 20 Ocak'a kadar sürecek olan, birçok ülkenin ve uluslararası organizasyonun lideri ile iş dünyası temsilcilerinin yer alacağı forum, 130 ülkeden 50'si devlet/hükümet başkanı olmak üzere 2 bin 700'den fazla katılımcıyı bir araya getirecek.

Bloomberg HT canlı yayın ve röportajlarla zirvenin nabzını tutacak.

Davos'tan zirve hakkında bilgi veren Bloomberg HT Genel Yayın Yönetmeni Açıl Sezen, “Ana tema parçalanmış dünyada bir işbirliği. Geçen sene ilk defa ilkbaharda gerçekleştirilmiş zirvedeki tema da benzeri bir temaydı.

O zaman Ukrayna ve Rusya Savaşı yeni zamanlarıydı. Dolayısıyla çok farklı bir bakış açısı vardı. Küreselleşmenin tersine çevrilmesi, küresel ticaretin daha farklı tedarik zincirlerine doğru evrilmesi en temel temaydı. Omikron varyantından dolayı o zirvede ciddi bir katılım eksikliği yaşam yaşanmıştı. Bu sene katılım biraz daha fazla ama geleneksel Davos katılımcı profilinin bu sene de yakalanamadığı görülüyor. Az sayıda devlet başkanı var. Fakat, geçen Davos’a göre şirket katılımın arttığını görüyoruz. Özellikle Amerikalı şirketlerden çok sayıda üst düzey yönetici var. Geçen sefer bankacı CEO’ları katılmamıştı bu sefer hemen hemen bütün bankaların CEO’ları burada olduğunu söyleyebilirim” dedi.

“Enerji krizinin etkisi olarak Orta Doğulu katılımcı sayısında artış var”

Rusya’dan katılım olmadığını Çin tarafında ise düşük profilli katılım olduğunu altını çizen Sezen, Orta Doğulu katılımcı sayısında artış olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Orta Doğulu katılımcıların sayısının arttığını söyleyebiliriz. Bu sefer Davos’un profilinde belli miktarda katılımcıların profili değişse de ana temaya uygun yaklaşım olduğunu söyleyebiliriz. Diyalog kanallarının genişletilmesi için enerji krizinin etkisi olarak daha Orta Doğulu ülkelerle biraz daha sağlam ilişki kurulabilmesi için de biraz hassas davranılmış.”