Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

BLOOMBERG HT-ÖZEL

Ekonomi yönetimi, önce Hazine ve Maliye Bakanlığı, sonra BDDK tarafından yapılan açıklamalarla birlikte ekonomide sıkılaşma ve Döviz girişi açısından iki önemli mesaj verdi.

Öncelikle yüksek enflasyon ortamında hala sıcaklığını koruyan ekonominin bir miktar soğutulması için makro ihtiyati önlemler devreye alındı. Bu bağlamda BDDK tarafından atılan adımlarla tüketici kredilerinde vade kısıldı. Böylelikle ihtiyaç kredileri yoluyla kredi genişlemesinin sınırlandırılması planlanıyor.

50 bin liranın altındaki tüketici kredileri için 36 ay vade korunuyor. Zira bu miktarda alınan kredilerin ağırlıklı olarak geçim kaygısı taşıdığı, büyük oranda da kredi kartı borçlarının ödenmesi için kullanıldığı düşünülüyor.

Bunun üzerindeki kredilerde 50-100 bin TL arasına 24 ay, 100 bin TL üzerine ise 12 ay vade uygulanacak.

Diğer yandan kredi kartı kullanımına getirilen sınırlama ile de sıkılaşma adımları pekiştirilmek isteniyor. Kart limitleri düşünülerek yapılan düzenleme ile dar gelirliler için asgari ödeme tutarı düşük (%20), 25 bin liranın üzerindeki kart limitleri için ise %40 asgari ödeme tutarı getiriliyor. Kart limitleri kişi geliri dikkate alınarak belirlendiği için, dar gelirli ile orta-yüksek gelirliler arasında bu şekilde ayrışma sağlanmış oluyor.

Yabancıya swap imkanı yeniden açılıyor

Diğer önemli gelişme ise yurtdışı yerleşiklere tahsisli swap imkanı getirilmiş olması.

Yabancı yatırımcıların Türk Lirası'na erişimine uzun süredir sınırlı imkân tanıyan kamu yönetimi, bu duruşunu esnetiyor. Daha önceki dönemde uluslararası yatırımcıların swap yoluyla elde ettikleri TL'yi yeniden dövize dönmek suretiyle TL aleyhinde pozisyon alma ihtimaline karşılık sınırlama getirilmişti. Banka ve aracı kurumların yurt dışı yerleşiklere sağladıkları TL miktarı, özkaynakların belirli bir miktarı ile sınırlandırılmıştı.

Şimdi BDDK'nın açıklamasıyla, çeşitli kurallara bağlı olacak şekilde yurtdışına TL sağlanmasının önü açılmış oluyor.

Bu kuralların ne olacağı henüz açıklanmamakla birlikte, TL açığa satış imkânı olmayacak şekilde taahhüt ile gelen yatırımcıların TL'ye erişim imkânı sağlanabileceği belirtiliyor.

Yurtdışı yatırımcılara göz kırpan bir diğer adım ise SPK'nın sermaye piyasası ihraçlarına iştirak edecek yatırımcıların ödeyeceği SPK ücretlerinde indirime gidilmesi oldu.

Gelire endeksli senetlerde getiri ne olacak?

Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın açıkladığı Gelire Endeksli Senetler, daha önce 20 Aralık tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kur Korumalı Mevduatı anlattığı konuşmada da yer almıştı.

Gelire endeksli olarak yapılacak ihraçlarda seçilmiş iki kurumun gelirinin senede konu edileceği belirtiliyor. Burada getiri oranının Hazine tahvillerinin bir miktar üzerinde olacağı, ancak %30'ları bulmayacağı ifade ediliyor.

Yapılması düşünülen ihraç tutarının 50 ile 100 milyar TL arasında olabileceği belirtilirken, rakama talebe bağlı olarak karar verileceği de vurgulanıyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı önlemler paketinin ardından yeni bir açıklama ile serbest piyasa kurallarına vurgu yaptı.

Bakanlığın açıklamasında serbest piyasa kurallarından taviz verilmeden Türk lirası kullanımını ve cazibesini artıracak uygulamalara devam edileceği belirtildi.

Açıklamada önümüzdeki dönemde ihtiyatlı maliye politikasına devam edileceği ve mali disiplinden asla taviz verilmeyeceği ifade edildi.

Maliye politikasında program hedeflerinden sapmadan büyüme, istihdam ve özellikle gelir dağılımını önceleyen uygulamalara devam edileceğini söyleyen bakanlık kamu harcamalarında etkinliği artırarak tasarruf sağlanacağını belirtti.

Bakanlık zorunlu kamu giderleri dışındaki tüm alanlarda kontrol süreçlerinin etkinleştirileceğini ifade etti.

Hazine ve Maliye Bakanlığı makro ihtiyati tedbirlerin güncel ekonomik koşullar gözetilerek etkin ev dinamik bir şekilde alınmaya devam edileceğini de vurguladı.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu tüketici kredilerine ilişkin genel vade sınırının, kredi tutarı 50 bin Türk lirasının üzerinde 100 bin Türk Lirasının altında olan krediler için 24 ay, 100 bin Türk lirasının üzerinde olan krediler için 12 ay olarak belirlenmesine karar verdi.

BDDK ayrıca limiti 25 bin Türk lirasının altında olan kredi kartları için asgari ödeme tutarının dönem borcunun yüzde 20'si; limiti 25 bin Türk lirasının üstünde olan kredi kartları için asgari ödeme tutarının dönem borcunun yüzde 40'ı olarak belirlenmesini kararlaştırdı.

BDDK, devam etmekte olan çalışmalar kapsamında ise; konut kredilerinde kredi değer oranının tutar bazlı farklılaştırılması, ticari krediler başta olmak üzere selektif yaklaşımın iyileştirilmesi amacıyla kredilerin yatırım ve ihracat gibi üretken alanlara yönlendirilmesi, yurt dışı yerleşiklerle türev işlem gerçekleştiren tüzel kişilere kullandırılacak kredilerin risk ağırlığının artırılması, yurt dışı yerleşiklere tahsisli swap imkanının getirilmesi hususlarında gerekli adımların ivedilikle atılacağını bildirdi.

Resmi Gazete'de açıklanan karar ile Türk lirası cinsinden ticari nitelikteki nakdi kredilere yüzde 10 düzeyinde uygulanan zorunlu karşılık oranı yüzde 20’ye yükseltildi.

Merkez Bankası'ndan yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Para Politikası Kurulu 26 Mayıs 2022 tarihli duyurusunda değerlendirme süreçleri tamamlanan teminat ve likidite adımlarının devreye alınacağını kamuoyu ile paylaşmıştı.

24 Haziran’da devreye alınacak olan teminat havuzunda Türk lirası sabit kıymetlerin ağırlığını arttıran uygulamayı tamamlayıcı nitelikte bir uygulama olarak bankalar, yabancı para cinsinden mevduat/katılım fonlarına karşılık ilave olarak Türk lirası cinsinden uzun vadeli sabit faizli menkul kıymet tesis edeceklerdir. Bu uygulama ile liralaşma stratejisi kapsamında para politikasının etkinliğinin arttırılması amaçlanmaktadır. İlk tesis 29 Temmuz tarihinde gerçekleşecektir.

Finansal istikrarın desteklenmesi amacıyla 23 Nisan 2022 tarihli basın duyurusuyla paylaşılan Türk lirası cinsinden ticari nitelikteki nakdi kredilere yüzde 10 düzeyinde uygulanan zorunlu karşılık oranı yüzde 20’ye yükseltilmiş olup, tesisi 8 Temmuz tarihinde gerçekleşecektir.”

SPK, halka açık olmayan şirketlerin sadece sermaye artırımı yoluyla paylarının ilk defa halka arz edilmesi işlemlerinde SPK ücretlerinde; yurt dışı yatırımcılara tahsis edilen ve satışı yapılan tutarın sermaye artımına konu payların nominal değerinin en az yüzde 20’sine tekabül etmesi durumunda yüzde 50 oranında indirime gidilmesine, yurt dışı yatırımcılara tahsis edilen ve satışı yapılan tutarın sermaye artımına konu payların nominal değerinin en az yüzde 40’ına tekabül etmesi durumunda yüzde 90 oranında indirime gidilmesine, bu tür başvuruların öncelikli işlemlerden sayılarak ivedilikle sonuçlandırılmasına karar verdi.

SPK ayrıca yurt dışında ihraç edilecek pay dışındaki sermaye piyasası araçları ihraçlarında alınacak Kurul ücretlerinde yüzde 50 oranında indirime gidilmesini, halka açık olmayan şirketlerin yurtdışında paylarının ihraç edilmesi işlemlerinde Kurul ücreti alınmamasını kararlaştırdı.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, alınan önelemleri değerlendirdi.

Avdagiç, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, ekonomi politikasına yönelik açıklanan tedbirlerin, enflasyonla mücadele ve finansal istikrarın güçlendirilmesine önemli katkı vereceğini kaydetti.

Ekonominin tüm kurumlarının eş güdüm halinde aldığı piyasayı güçlendirecek bu kararların olumlu sonuçları olacağını öngördüklerini belirten Avdagiç, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın 15 Haziran'da başlatacağını duyurduğu, gelire endeksli devlet iç borçlanma senedinin (GES), gittikçe daha da önemli olan TL tasarrufların iyi bir getiri ile teşvik edilmesine ve yatırıma, işe dönüşmesine katkı vereceği inancındayız. İTO kredilerin üretken alanlara yönlendirilmesinin daima savunucusu oldu. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) selektif yaklaşımı, refahımız için çok önemli. Bu kararların yatırımda yeni fırsat pencereleri açacağına inanıyoruz. Alınan sıkılaşma tedbirleri de enflasyonun gerilemesi için gereklidir."