Advertisement
HABERLER ABONE OL

10 yıl vadeli ABD Hazine tahvili faizi yıl başından bu yana 60 baz puandan fazla artış kaydederek neredeyse salgın öncesi seviyelere geri döndü. Tahvil faizlerinin Şubat ayı başından beri kademeli bir şekilde yükselmesi altın gibi faizsiz varlıkları baskılamanın dışında gelişen ülke para birimlerinden kaçışı da tetikleyebilir.

ABD dolarının öncü 10 para birimini içeren sepete karşı performansını ölçen Bloomberg Dolar Spot Endeksi, yıl başından bu yana yüzde 2’ye yakın artış kaydederek 2020 yılı başından sonraki en uzun aylık yükseliş serisinde bulunuyor.

Tahvil faizlerinin piyasaları rahatsız edecek derecede yükselmeye başladığı Şubat ayı başından bu yana dolara karşı en çok değer kaybeden para birim yüzde 4,42 düşüşle Türk Lirası olurken, ikinci sırada yüzde 3,93 düşüşle Brezilya Real’i geliyor.

Bloomberg Intelligence analistleri ise tahvil piyasalarındaki paniğin henüz hisselere sıçramadığını ve hala oynaklığın tahvil piyasasına oranla daha az olduğunu vurguluyor. Analistler, teknoloji hisselerinin yükselen tahvil faizleri dolayısıyla baskı altında kalmaya devam edebileceğini de belirtiyor.

Altın ise tahvil faizlerindeki yükselişler ile birlikte Şubat ayı başından bu yana yüzdde 8'den fazla değer kaybederek ons başına 1.850 dolardan 1.695 dolara geriledi. Altın 2021'in ilk iki ayını kayıpla kapatarak son 10 senedeki en kötü yıla başlangıç performanslarından birini gerçekleştirmiş oldu.

Merkez bankalarının yaklaşımı

Fed Başkanı Jerome Powell’ın perşembe günü gerçekleştirdiği konuşmada güçlü mesajlar vermemesinden sonra tahvil faizi 12 baz puan civarında artış gösterdi.

Japonya Merkez Bankası ise getiri eğrisini dikleştirecek bir adım atmayacağını belirtti. Bankanın başkanı Haruhiko Kuroda, 10 yıllık getiri hedefinin hareket bandının genişletileceği spekülasyonu üzerine “Bunu yapmak ne uygun ne de gerekli” açıklamasını yaptı.

Japon parlamentosunda konuşan Kuroda, yüzde 0’lık getiri eğrisi hedefinin iki tarafına da 0,3 puanlık genişletme aşamasında olmadıklarını belirterek “Şu aşamada bu adım için daha fazla tartışma gerekiyor” dedi.

Avustralya Merkez Bankası (RBA) da geçen hafta cuma günü takvimde olmayan bir tahvil alımı gerçekleştirerek tahvil piyasalarını yatıştırmaya çalışmıştı. RBA, beklenmeyen hamleyle beraber 3 milyar Avustralya Doları (2,35 milyar dolar) değerinde 3 yıl vadeli tahvil satın aldı.

"Tahvil piyasaları barut fıçısının üzerinde"

ING ve BNP Paribas gibi bankalar ise 10 yıl vadeli ABD Hazine tahvili faizinin 50 baz puan daha artış göstererek yüzde 2’ye ulaşacağını düşünüyor.

ING Stratejisti Padhraic Garvey müşterileriyle paylaştığı bir notta, “Tahvil piyasası geçen haftadan beri barut fıçısının üzerinde oturuyor. Bu kapsamda, yatırımcıları ilk satışı gördükleri gibi çıkmalarından dolayı suçlamıyoruz.” dedi.