TCMB Başkanı Başçı'nın Bakanlar Kurulu'na yapacağı rutin sunum yakından izlenecek
-
Yarın açıklanacak Mayıs ayı enflasyon rakamları iç kaynaklı gündemin bir diğer önemli maddesini teşkil ediyor

Dışarıda, ECB toplantısı ile Ameirkan istihdam raporu takip edilecek.
Küresel mali piyasalar bir yandan uygun likidite koşulları, diğer yandan bu tabloyu destekleyen makro ekonomik verilerin yardımı ile iyimser bir görünüm arzetmeye devam ediyor. Tarihsel olarak piyasaların satış baskısına maruz kaldığı Mayıs ayı bu yıl şaşırtıcı şekilde olumlu geçti. MSCI dünya hisse senedi endeksi aylık ABD Doları bazında %1.6 artarak Cuma gününü tüm zamanların en yüksek seviyesinden tamamladı. Hakeza, gelişmekte olan ekonomilerde de benzer eğilim kaydedildi. MSCI gelişmekte olan ülke hisse senetleri endeksi Mayıs ayını %3.2 oranında bir yükselişle bitirdi. Mali piyasaların geneli, risk iştahındaki artışı fiyatladı, gelişmekte olan ülke paraları değer kazandı, enerji fiyatları yukarı yönlü seyir izledi, oynaklık azalırken risk primleri geriledi. Bu süreçte yorumlanması kolay olmayan bazı anomaliler de yaşanmadı değil. Mesela, Amerikan 10 yıllık tahvil faizleri %2.44 ile son bir yılın en düşük seviyesine geriledi.
Mesela, Avrupa’da stresli ülke tahvil faizleri tarihin en düşük seviyelerini gördü. Buna bir neden olarak likidite bolluğunu, diğer neden ise olarak sene başında negatif mod ile alınan açık pozisyonların kapatılmasını gösterebiliriz.
Bu haftaya da Asya’daki iyimser havayla başlıyoruz. Hafta sonunda Çin’den gelen olumlu imalat sanayi PMI endeksinin tüm Asya piyasalarını olumlu etkilediğini gözlemliyoruz. Buna Japonya kaynaklı olumlu veriler de eklenince hisse senedi endekslerinde yukarı yönlü hareketler ön plana çıkıyor. Japon Nikkei endeksi %2.1 yukarıda işlem görürken bölgedeki diğer endekslerde ise %0.5 civarında yükselişler var. Bu tablonun gün içerisinde küresel mali piyasaların geneline yayılma ihtimali kuvvetli duruyor. Bugün, Almanya’da TÜFE enflasyonu ile ABD’de ISM imalat sanayi endeksi yakından takip edilecek. Haftanın yurtdışı kaynaklı en önemli gelişmeleri ise Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) Perşembe günü yapacağı faiz toplantısıyla ABD’de Cuma açıklanacak olan istihdam raporu olacak. ECB’nin kararı uzun zamandır gündemin ilk sıralarını süslüyor olsa da ne yönde bir adım atılacağı hususunda genel bir mutabakat yok. Faizlerde ufak bir indirime gidilmesi bekleniyor olsa da ECB’nin konvansiyonel olmayan bir adım atma ihtimali de bulunuyor. Cuma günü ABD cephesinden gelecek istihdam raporunda ise tarım dışı bordrolu çalışan sayısının 215bin artması bekleniyor.
Türkiye’de piyasa gündeminin bir numaralı maddesini para politikasına yönelik tartışmalar oluşturuyor. Siyasi kanattan gelen faiz indirimi yönündeki yorumlar hafta sonunda da sürdü. Bu kapsamda, TCMB Başkanı Başçı’nın bugün Bakanlar Kurulu’nda yapacağı olağan sunum önemli olabilir.
Sunumun kapalı kapılar ardında yapılıyor olması nedeniyle dışarıya yansıyan bir yönünün olması beklenmiyor olsa da yine de piyasaların kulağı sunum sonrası gelebilecek yorum ve açıklamalar üzerinde olacaktır. Türkiye açısından TÜİK’in yarın açıklayacağı Mayıs ayı enflasyon rakamları yakından izlenecektir. Beklentiler aylık TÜFE artışının %0.7 olması ve yıllık enflasyonun ise %9.9’a taşınması yönünde yoğunlaşıyor. Yıllık enflasyonu çift hanelere taşıyacak bir Mayıs rakamının piyasa yansıması olabileceği kanaatindeyiz. Hazine Müsteşarlığı bu hafta gerçekleştireceği 10 milyar TL’si piyasalara olmak üzere toplam 12.7 milyar TL’lik iç borç geri ödemesi öncesinde beş ayrı borçlanma ihalesi düzenleyecek: Bugün 5 yıl vadeli sabit kuponlu tahviller ile 10 yıl vadeli TÜFE’ye endeksli tahvillerin yeniden ihracı; yarın sie 2 yıl vadeli, sabit kuponlu tahviller, 7 yıl vadeli FRN’ler ile 10 yıl vadeli sabit kuponlu tahvillerin yeniden ihracı yapılacak. Hazine’nin borçlanma ihalelerinin, son dönemde daima olduğu üzere, başarıyla sonuçlanması öngörülüyor.
Sabah Asya’daki iyimser görünümün açılışta Türk piyasalarına da yansıma ihtimali kuvvetli görünüyor. Bu kapsamda hisse senedi endeksinde olumlu bir açılış beklenebilir. Faiz indirimi yönündeki yorumlar nedeniyle Türk Lirası’nın önümüzdeki dönemde baskı altında olma ihtimali var. Yine de küresel likidite koşullarındaki iyimserlikten dolayı TL’de marjinal bir hareket beklenmemeli. USDTRY kuru kısa dönem içinde 2.08-2.10 aralığını taban yapmak suretiyle yukarı yönlü bir harekete hazırlanabilir. Faiz indirim beklentisi ile %8.5’e gelen gösterge bileşik faiz ile %9.1’e gelen 10 yıl vadeli tahvil faizinde daha aşağı seviyeler oldukça zor görünüyor.
Bu tabloyu biraz da küresel anlamda likiditenin bol ve ucuz olmasına bağlayabiliriz. Yarınki enflasyon rakamları ile ECB’nin Perşembe günkü kararı, faizlerin yakın gelecekte izleyeceği seyir açısından belirleyici olacaklardır. Ancak, yıl sonu enflasyon beklentisinin %8’lerde olduğu bir ortamda ikincil piyasa faizlerinin sırf faiz indirimi beklentisi ile aşağı gitmesi akla pek uygun görünmüyor. Bu arada piyasaların kısa vadeli seyri üzerinde pek etkili olmasa da dünkü seçimler ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin’in Başbakan Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına aday olacağı ve 2015’te de başkanlık sistemine geçileceği yönündeki açıklamalarını not etmekte yarar görüyoruz.
Uyarı Notu:
----------------------------------------------------------------------------------
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir.
Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. HSBC bu dokümanda yer alan menkul kıymetler, finansal enstrümanlar veya benzeri bir yatırım enstrümanının kendi adına ve hesabına ticari amaçla alım/satımını yapabilir; son 36 ay içerisinde bu enstrümanları satın almayı taahhüt etmiş olabilir; veya yöneticiler ile çalışanlarla birlikte alış ya da satış yönünde bir pozisyon almış bulunabilir. Bu dokümanda yer alan menkul kıymetler veya finansal enstrümanların tamamı veya bir kısmının alış/satışından doğan komisyon veya masraflar HSBC tarafından veya onun adına görevli şahıslar tarafından alınabilir.
HSBC bu dokümanı, güvenilir olduğunu düşündüğü fakat bağımsız olarak doğrulanmamış kaynaklardan alınan bilgilere dayandırmaktadır. İfade edilen fikirler ve tahminler istendiği anda bildirim yapılmaksızın değiştirilebilir. Sunulan göstergesel alım/satım bilgilerini, gerçekte HSBC'nin alım/satım yaptığı/yapabileceği alım/satım bilgileri olarak yorumlanmamalıdır. Sunulan tüm tablo ve grafikler halka açık kaynaklardan ya da kurumumuzca hazırlanmış tablolardan alınmıştır. Bu dokümanda yer alan rakamlar geçmiş performansla ya da modellenmiş geçmiş performansla ilişkili olabilir. Geçmiş performans gelecek performansın güvenilir bir göstergesi değildir.
Bu dokümanın tamamen veya kısmen çoğaltılması ya da içeriğinin HSBC'nin önceden izni olmaksızın ifşa edilmesi kesinlikle yasaktır.
Bu doküman, dağıtımının hukuka ve ilgili mevzuata aykırı olan herhangi bir ülkedeki herhangi bir kişi veya kuruma dağıtılmak ya da bunlar tarafından kullanılmak amacıyla oluşturulmamıştır.Bu dokümanda atıfta bulunulan ürünler, yatırımlar ve işlemlerle ilgili bağımsız bir değerlendirmede bulunmak ya da araştırma yapmak tamamen kullanıcının sorumluluğunda olup, bu dokümandaki herhangi bir bilginin yatırım tavsiyesi teşkil ettiği düşünülmemelidir. HSBC size yasal, vergiyle ilgili ya da diğer uzman tavsiyeler sağlamaktan sorumlu değildir. HSBC ya da herhangi bir HSBC görevlisi, yöneticisi, çalışanı ya da acentesi işbu dokümanın tamamen ya da kısmen kullanılmasından doğan herhangi bir kayıp ya da zararla ilgili yükümlülük kabul etmez.