Swift'in Türkiye, Orta Doğu ve Güney Afrika bölgesindeki tek yetkili iş ortağı Fineksus Genel Müdürü Ahmet Vefik Dinçer, bütün dünyanın şu anda kara paranın aklanması ve terörizmin finansmanının önlenmesi noktasında bulut teknolojisi ve yapay zekanın nasıl fark yaracağına odaklandığını söyledi. Bloomberg HT televizyonunda Finansal Teknoloji programına katılan Dinçer, terörizmin finansmanının önlenmesi noktasında finans sektöründe 3 kalemde ele alındığını belirterek, "Birinci kalem, işlemlerin oluştuğu anda ülkelerin yasakladığı her hangi kara para ilişkisi bulunan şirket ya da şahısın bu işlem içinde olup olmadığının anlaşılması. Bu son derece hızlı yapılması gereken online bir süreç. İkinci olarak, işlemler gerçekleştiğinde kişilerin kendi profillerine uygun işlem yapıp yapmadığının kontrol edilmesi. Üçüncüsü de, müşterinin sisteme dahil edilmesi. Bütün dünyanın şu anda bu sistemlerin hepsinde bulut teknolojisi ve yapay zeka nasıl fark yaratıra odaklanmış durumda. Bizim de bu konuda ciddi odağımız ve yatırımlarımız da var" diye konuştu.
'YÜZDE 98.5 OLAN GEREKSİZ KONTROL İŞLEMLERİNİ YÜZDE 15'LERE DÜŞÜRECEĞİZ'
İşlemlerin hızına insanların artık denetleme olarak yetişemediğini kaydeden Dinçer, bu noktadan hareketle 2-3 yıl önce TÜBİTAK destekli bir proje başlattıklarını ifade etti. Dinçer projenin detaylarını ise şöyle anlattı: "Eski sistemlerin güçlerinin ve kapasitelerinin yetmediği yerlerde, artık yapay zeka ile siz bir kural belirlemeseniz dahi kişileri anlık olarak yaptıkları hareketlere göre sınıflandıran bir mekanizma oluşturduk. Özellikle online işlemlerde, 'Bu kişi kara listede midir, işlemi durdurmak gerekir mi?' gibi sorunlar yaşandığında dünyanın en büyük bankalarının işlemlerinin yüzde 98.5'i gereksiz yere kontrol edilmesi gerekiyor. Bu çok ciddi bir maliyet ve bu maliyet hataya da sebep oluyor. Yapay zeka ile biz bu oranları yüzde 15'lere çektiğimiz örneklerimiz var."
Saha denemelerinin daha çok vakit alacağını kaydeden Dinçer, Swift'in danışmanlığının yan sıra firma olarak kendi ürettikleri yazılımları sattıklarını söyledi. Türkiye'de bankacılık sektörünün teknoloji anlamında çok ilerlemiş olmasının büyük şansları olduğunu belirten Dinçer, bununla beraber yurtdışına rahat bir açılım sağladıklarını vurguladı.
'İHRACAT YAPAN BİR YAZILIM EVİYİZ'
Fineksus olarak, Swift iş ortaklığı etrafında bankacılık finans sektöründe uluslararası ticaretin döndüğü bütün alanlara finansal teknoloji ürünleri geliştirdiklerini belirten Dinçer, bir yazılım evi olduklarını ve yazılım ihracatı yaptıklarını söyledi. Dinçer, en önemli odak noktalarının küresel ödeme sistemleri ve bu operasyonel efektifliğinin sağlanması ve kara paranın önlenmesi olduğunu kaydetti. Bu alanlarda son dönemde çok önemli yenilikler olduğunun altını çizen Dinçer, "Herkes gibi biz de blockchaini takip ediyoruz. Blockchain ile bu alanda fark yaratılabilir mi diye bakıyoruz. Bulut teknolojisinin kullanımı, yapay zeka, makine öğreniminin kullanımı nedir, ne fark yaratır, bizim ihracat kalemlerimize ne tür bir etkisi olur diye çalışıyoruz" şeklinde konuştu. Bir Türk şirketi olarak Swift'in Türkiye, Orta Doğu ve Güney Afrika bölgesindeki tek yetkili iş ortağı olduklarının altını çizen Dinçer, "Dünyada Swift ile iş biriliği içinde olan firmalar arasında bölge olarak en büyük kapsama alanlarından birine sahip firmayız" diye konuştu.
'KÜRESEL FİRMA HEDEFİMİZ İLE AVRUPA VE ASYA'DA DA OFİSLER AÇACAĞIZ'
Swiftle işbirliğini başka bölgelere de taşımayı hedeflediklerini vurgulayan Dinçer, merkez ofislerinin İstanbul'da olduğunu belirten Dinçer, bunun yanı sıra Dubai, Katar ve Mısır'da ofisleri olduğunu söyledi. Dinçer, bu bölgelerdeki Swift ile yaptıkları saha projelerinde bankalarda bilinirlik ve erişim sağladıklarını ve bunun kendilerine avantaj sağladığını sözlerine ekledi. Fineksus'un küresel bir firma olma çabasında olduğunu ve sınırlarının bununla kalmayacağını kaydeden Dinçer, önümüzdeki dönem Avrupa ve Asya'da ofislerle genişleme planları olduğunu kaydetti.
'1.100'den BANKACILIK KORDİYORUNDA GÜNDE 300 MİLYAR DOLARLIK İŞLEM GEÇİYOR'
Fintech’lerin ve blockchain’in sektöre doğrudan ya da dolaylı faydaları olmaya devam edeceğini kaydeden Dinçer, teknoloji ile gelen hızın yanında en önemli yan etkilerden birinin de siber güvenlik olduğunu söyledi. Bu konuda da son senelerde sektörün oldukça yorulduğunu kaydeden Dinçer, "Swift ağı bazında konuşursak bugüne kadar hiç hacklenmemiş dünya çapında bir bankacılık ağından bahsettiğimizi unutmamak gerekir. Fakat unutulmaması gereken bir diğer nokta da ağa bağlı olan noktaların da bu ağ kadar güvenli olma zorunluluğu. Fakat son dönemde böyle olmadığına dair talihsiz durumlara da tanıklık edildi. Bu noktada da dünya çapında bir farkındalık ve standart gelişimi için CSP (Customer Security Programe) yayınlandı" dedi. Bu program ile dünya üzerinde 200'ün üzerinde kontrol noktasının standart hale getirilmesinin ve her iki yıl içerisinde bunların güncellenerek yeni oluşan tehditlere karşı güncel güvenlik duvarları olduğunu ifade eden Dinçer, "Biz sahadaki bütün ekibimizle Türkiye, Katar, Dubai ve Mısır'da bu konuda bankalara hizmet veriyoruz. Onlar bu programlara ne kadar hızlı uyarsa ve bir sonraki aşamaya ne kadar hızlı geçerse, son tüketici olarak bizlerin güvenli olduğunu bilmekte fayda var. Türkiye bu konuda ciddi anlamda herkesin önünde" dedi. Swift GPI ağından günde 300 milyar dolarlık işlem aktığını kaydeden Dinçer, bu işlemlerin 1.100'den fazla bankacılık koridorunda gerçekleştiği bilgisini verdi. Dinçer, bu işlemlerin yarısının 30 dakikanın altında gerçekleştiğini söyledi.