Advertisement
HABERLER ABONE OL

Yanis Varoufakis’e göre ekonomik krizlerin analizinde uzmanlar önemli noktaları gözden kaçırıyor.

Artan fiyatlar için Çin’deki tedarik zinciri krizini, Ukrayna-Rusya savaşını, pandemiyi suçlayanların olduğunu söyleyen Varoufakis, Project Syndicate'te yayınlanan yazısında enflasyonun sebepleri için “Hem hepsi, hem hiçbiri” değerlendirmesini yaptı ve 2008’de olduğu gibi günümüzde de hiçbir teorinin meselenin özüne inemediğini iddia etti.

Varoufakis “Çin merkezli tedarik zincirlerinin sekteye uğraması ve Rusya’nın Ukrayna’yı işgali elbette önemli bir rol oynadı, ancak hiçbiri Batı kapitalizminin mantıksız rejim değişikliğini açıklamıyor” ifadelerini kullandı.

“Şirketler, Wall Street, devletler ve merkez bankalarının yarım asırlık güç oyunu ters gitti” diyen Varoufakis, “Batılı otoriteler, holdingleri hatta devletleri iflasa sürüklemekle kontrolsüz enflasyon arasında imkânsız bir seçim yapmakla yüz yüze” diye ekledi.

Yazıda “Son 50 yıldır ABD ekonomisi Avrupa, Japonya, Güney Kore, Çin ve diğer gelişen ekonomilerden ticareti sürdürdü ve kârların önemli bir kısmını daha yüksek getiriler arayan Wall Street aldı. Finansçılar özel bankacılık (opsiyon ve türevler gibi) piramitleri inşa edip limanlar, gemiler, depolar, kara ve demiryollarından oluşan küresel labirent kuran şirketleri fonladı. 2008’deki kriz, piramitleri yıkarken labirenti de tehlikeye attı.

Hem bankaları hem de labirenti kurtarmak isteyen merkez bankaları piramitlerin yerine kamu parasını koyarken hükümetler kamu harcamasını, işleri, hizmetleri kısıyordu. Kapital için savurgan bir sosyalizm varken emek için sıkı bir tasarruf vardı.” ifadeleri yer aldı.

“Pandemiyle birlikte önemli değişiklikler oldu: Batılı hükümetler merkez bankalarından gelen paranın bir kısmını içeride kitlelere vermek zorunda kaldı. Hane halkları paranın bir kısmını sınırlı ithalata harcayınca fiyatlar artmaya başladı. Değeri yüksek olan şirketler de piyasa güçlerini istismar edip fiyatları uçuruyor” diyen Varoufakis, önümüzdeki sürecin çok iyi olmadığını öngördü.

Eski bakan, “Ekonominin istikrar kazanması için ucuz borç ve varlık zenginliğiyle aşırı güç elde etmişlerin gücünün otoriteler tarafından geri alınması gerekiyor. Ancak bunlar, gücü toplumla birlikte çökmeleri anlamına gelecek olsa bile kolayca vermeye niyetli değil” diye de ekledi.