Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

Warren Buffett’ın Apple’a yaptığı yatırım en kazançlılarından biri haline gelerek Buffett’a 120 milyar dolar kazandırdı.

Berkshire Hathaway 2016 ve 2018’in ortalarında Apple hissesi almaya başlamıştı ve satın almalar sonrasında holding iPhone üreticisinin yüzde 5 hissesine sahip olmuştu. Hisselerin toplam maliyeti bu süreçte 36 milyar dolar olurken Apple’ya yapılan yatırımın toplam değeri şu an 160 milyar dolar seviyesinde bulunuyor.

Buffett’ın hızlı yükselen teknoloji hisselerine karşı muhafazakar tutumu belgesellere konu olmuştu. Yatırım danışmanları Todd Combs ve Ted Weschler sayesinde teknoloji sektörüne yatırım yapmaya daha sıcak bakan Buffett, Apple’ın Berkshire’ın en büyük üçüncü yatırımı olduğunu belirtti.

Apple ile ilgili “Muhtemelen şu ana kadar dünyadaki en iyi şirket” diyen Buffett, Apple’ı bir hisse olarak değil üçüncü bir şirket olarak düşündüğünü vurgulamıştı.

Apple piyasa değeri 3 trilyon doları geçen ilk şirket oldu

Kovid-19 salgınının başladığı 2020'den bu yana hisseleri 3 kattan fazla artan Apple'ın hisse değeri, pazartesi itibarıyla yüzde 3'e yakın değer kazandı.Bu yılın ilk işlem gününde şirketin hisse fiyatı 182,88 dolara kadar çıktı.

Şirketin piyasa değeri gün içinde 3 trilyon dolara ulaştı. Böylece Apple "3 trilyon dolarlık piyasa değerine ulaşan ilk şirket" oldu.

Apple'ı, 2,5 trilyon dolarlık piyasa değeriyle Microsoft ve 1,9 trilyon dolarlık piyasa değeriyle Google'ın ana kuruluşu Alphabet takip etti.

Piyasa değeri ilk kez 2 Ağustos 2018'de 1 trilyon doları bulan Apple, 19 Ağustos 2020'de de 2 trilyon dolarlık piyasa değerine ulaşmıştı.

Goldman Sachs Group’a göre Bitcoin, yatırımcıların dijital varlıkları daha fazla benimsemesiyle altın yatırımlarının bir kısmını çekmeye devam ederek 100 bin dolar seviyesine çıkabilir.

Goldman, Bitcoin’in piyasa değerinin 700 milyar doların biraz altında olduğunu tahmin ediyor. Bu, kurumun Bitcoin ve altından oluştuğunu belirttiği “değer saklama pazarının yüzde 20’sini oluşturuyor.

Yatırıma uygun altının değerinin ise 2,6 trilyon dolar olduğu tahmin ediliyor. Goldman Sachs Küresel FX ve EM Stratejisi Eş Direktörü Zach Pandl’a göre Bitcoin’in “değer saklama aracı” pazarındaki payı önümüzdeki beş yıl içinde “varsayımsal olarak” yüzde 50’ye yükselirse, fiyatı yüzde 17 veya yüzde 18’lik toplam yıllık getiri ile 100.000 doların biraz üzerine çıkabilir.

Geçen yıl yaklaşık yüzde 60 değer kazanan Bitcoin, bu sabah 46 bin dolar seviyelerinden işlem görüyor. Piyasa değerine göre en büyük dijital varlık olan Bitcoin, kasım ayında 69.000 dolara yaklaşarak rekor kırdı ve 2016’dan bu yana yüzde 4,700’den fazla arttı.

Bununla birlikte Goldman’ın notunda Bitcoin’in doğal kaynak kullanımının kurumsal adaptasyon konusunda engeller oluşturabileceği değerlendirmesine de yer verildi. Bitcoin uzun zamandır dijital altın olarak anılıyor.

Altına yapılan eleştiriler Bitcoin için de gündeme geliyor: Faiz veya temettü ödemiyor ve daha geleneksel varlıkların performansını taklit etmiyor. Savunucuları, Bitcoin’in altın gibi, itibari para birimlerinin sistemik olarak kötüye kullanılmasına karşı koruma görevi gördüğünü söylüyor.

Kahve fiyatları 2021’de son 11 yıldaki en büyük yükselişini kaydetti. Gösterge olarak kabul edilen Arabica vadeli kontratları bu sene New York piyasasında yüzde 76 yükselerek pound başına 2,25 dolara kadar çıktı.

Dünyanın en büyük Arabica kahve çekirdeği üreticisi olan Brezilya’da olumsuz iklim koşulları ve kahve plantasyonlarındaki azalma küresel tedarik sıkıntılarını artırdı. Bununla beraber navlun ve lojistik kısmında yaşanan fiyat artışları da kahve fiyatlarındaki yükselişte etkili oldu.

Altın fiyatları yükselen tahvil faizleriyle sert bir düşüş yaşadıktan sonra piyasaların düzeltmeye gitmesiyle kayıplarının bir kısmını sildi. Gram altın ise küresel altın fiyatları ve dolar/TL’deki yükselişle 780 TL’nin üzerine tırmandı.

10 yıl vadeli ABD Hazine tahvil faizi haftanın başında hızlı bir yükseliş kaydettikten sonra yüzde 1,64 seviyesinde yatay bir seyir izliyor. Fed Minneapolis Başkanı Neel Kashkari ise bu yıl iki faiz artırımı beklediğini belirtti.

Oanda Kıdemli Piyasa Analisti Edward Moya ise altının fiyatlanmasında ilk başta piyasaların gereğinden fazla agresif davrandığını belirterek “ABD ekonomisi hala güçlü ve tahvil faizleri artarken bile altın fiyatları zayıflayan dolardan destek bulabilir” dedi.

Altın boğa piyasasına hazırlanıyor

Bloomberg Intelligence Analisti Mike McGlone ise hisse piyasalarının sendelemeye başlamasından sonra altın fiyatlarının yükselişe geçeceğini belirterek “Altın konsolide olarak boğa piyasasına hazırlanıyor” dedi.

Güvenli liman altın merkez bankalarının salgın dönemi parasal teşviklerini azaltmaya başlamasıyla 2021’i son 6 senedeki en kötü performanslarından biriyle kapattı. En son 2015’te yılı yüzde 10 civarında düşüşle kapatan değerli metal, yatırımcısına 2021’de yüzde 3,64 kaybettirdi.

Ons altın fiyatı

Ons altın, yılın son iki gününde kademeli bir şekilde yükseldikten sonra 2021’i 1.829 dolar ile 6 haftanın zirvesinde kapattı. Yeni yılın ilk işlem gününde 30 dolara yakın düşüş kaydettikten sonra yatay seyreden ons altın, fiyatlamalarda yaşanan düzeltme sonrasında 1.814 dolar civarında bulunuyor.

Gram altın fiyatı

Geçen haftaya 638 TL’den başlayan gram altın, dolar/TL ve küresel altın fiyatlarındaki yükselişle haftayı 783 TL civarında kapatmıştı. Hafta başında gerileyen gram altın, dolar/TL ve küresel altın fiyatlarındaki yükselişle yeniden 784 TL civarında işlem görüyor.

Piyasalar Amerikan Merkez Bankası Fed’in Mayıs ayı itibarıyla bu yıl üç kez faiz artırmasını fiyatlarken, tahvil getirileri yükselişlerini sürdürdü.

Yükselişlere 10 ve 30 yıl gibi uzun vadeli tahvil faizleri öncülük ederken, getiri eğrisi de dikleşti.

Getiri eğrisindeki dikleşme yatırımcıların ülkede günlük 1 milyon ile dünya rekoru kıran ve ülke genelindeki vakaların artık yüzde 95’ini oluşturan Omikron varyantının büyüme ve enflasyonu baskılayacağına inanmadığını gösteriyor.

Aralık toplantısında Fed varlık alım azaltım hızını artırma kararı almıştı.

Pazartesi günü ABD 10 yıllık tahvil getirisi yaklaşık 13 baz puan artarak bir ara yüzde 1,6385’e kadar yükselmişti. 10 yıllıkların getirisi dün de 6 baz puana yakın artışla yüzde 1,6840’ı gördü.

30 yıl vadeli tahvil getirisi 7,7 baz puana ulaşan yükselişle 25 Ekim’den bu yana en yüksek seviyesi olan yüzde 2,10’a çıktı ve aynı tarihten bu yana ilk kez 200 günlük hareketli ortalamasının üzerine çıktı.

5 yıl vadeli ABD tahvilinin getirisi bir ara 4 baz puana kadar yükselerek 20 Şubat 2020’den bu yana en yüksek seviyesi olan yüzde 1,395’e kadar çıktı.

Pazartesi Mart 2020’den bu yana ilk kez yüzde 0,80’i aşan 2 yıllık tahvillerin getirisi ise dün düştü.

2 ile 10 yıllık tahviller arasındaki getiri farkı 91 baz puanın üzerine, 5 ile 30 yıllıklar arasındaki getiri farkı da 72 baz puanın üzerine tırmandı.

Tahvil yorumlarında Omikron vurgusu

JPMorgan Asset Management Inc. Küresel Baş Stratejisti David Kelly, konuya ilişkin değerlendirmesinde, “Omikron, ocak ayında ekonomik aktiviteyi yavaşlatabilir, ancak varyantın daha ılımlı olduğunu görüyoruz ve bu da küresel ekonomi için daha rahat geçecek bir yıla işaret ediyor. Bu senaryoda tahvil getirilerinin mevcut durumda düşük seviyelerde olması, yükselmeleri için çok fazla şeye gerek olmadığı anlamına geliyor” dedi.

Federated Hermes CIO’su Deborah Cunningham da günlük notunda, “Omikron varyantı nedeniyle ekonomi yavaşlasa da Fed’in enflasyon konusundaki endişesi sıkılaşmanın devam etmesi için yeterli olacaktır. Getiri eğrileri zaten dikleşerek yanıt verdi, bunun devamını bekleriz” ifadelerini kullandı.

New York Fed’in yeni endeksine göre, mal ve hizmet akışını durma noktasına getiren, enflasyonu da sıçratan tedarik zinciri baskıları zirveyi görmüş olabilir.

Dün tanıtılan Fed’in yeni aracı, küresel tedarik zinciri baskılarının zirve seviyelerde olduğunu gösterdi. Yeni endekste, 1997’den beri tedarik zincirinde yaşanan aksamalar belgeleniyor.

Endekse göre pandemi döneminde yaşanan tedarik zinciri sıkıntıları, Japonya’da 2011’de tsunami nedeniyle üretimin durduğu dönemin, Tayland’da sellerin otomobil ve elektronik üretimine darbe vurduğu dönemin de üzerinde.

New York Fed ekonomistleri “endeksin son bulguları, sıkıntıların tarihi yüksek seviyelerde olduğunu ancak zirvenin görülmüş olabileceği ve bundan sonra ılımlılaşma yaşanabileceğini gösteriyor” yorumunu yaptı.