Advertisement

Global ralli, Dow Jones ve S&P 500’u de rekor seviyelere bölgelere getirdi. Ekim ayın son gününde şapkadan çıkan tavsan gibi Japon Merkez Bankası piyasalara sürpriz yapıp 60-70 trilyon değil, tam 80 trilyon yenlik yıllık tahvil alımını açıkladı. Bu açıklama ile birlikte endeksler, ralliye doyamayıp  haftayı ve ayı kazançta kapattılar.

Ekim ayı çok türbülanslı ve aşağı yönlü bir doğrultuda başlamıştı. Yılın en türbülanslı ve kazancı düşük ayı olmak üzereyken Japon Merkez Bankasının aksiyonla yon desigtirmesine sebep oldu.

S&P, Dow Jones kıdemli endeks analisti Howard Silverblatt’in dediğine göre,endeksler, Ekim ayı hariç 2013’un Haziranından beri, hep yeni bir yüksek kapanışla kapatmışlar. Tam Ekim ayı bu trendi bozacak darken, Ekim’in son günlerinde gelen bu haberler tabloyu değiştirdi.

Yatırımcılar simdi iyice cesaretlenipdiger ülkelere de bu teşvik yapma sıçrayacak mi, sırada hangi ülke teşvikte bulunacak demeye başladılar.

Dow Jones 2013’ten beri gördüğü en iyi haftayı yasamış oldu, 19. Rekoru kirdi. 19 Eylül’den beri gördüğü en büyük zirveyi test etti.

S&P 500 ise bu yılı yüzde 8.9 yukarıda, Ekim ayini da yüzde 2.1 gibi yüksek kazançlarda kapattı.18 Eylül’deki rekorunu geçip yaşattı. Bu yıl içinde, 35. rekorunu kirmiş oldu.

Japon Merkez Bankasının böyle bir aksiyonda bulunmasının ABD ekonomisine de etkisi var. ABD ihracatının yüzde 4.5’i Japonya’ya gidiyor. Ve dünyanın üçüncü büyük ekonomisine sahip Japonya, bu teşviği ile deflasyon tehlikesi ve tehdidini azaltıp, gittikçe soğuyan ekonomisi için canlandırma takviyeleri yapmış oldu.

Ayni günde gelen kişisel harcamaların beklenmedik şekilde Eylül ayı için eksi yüzde 0.2’lere gelmesi moral bozucuydu, ama onun da sebebi belli: yavaşça artan ev fiyatları ve Borsadaki volatilitenin gelirlerdeki artısı limitleşesi ile düşen giderler, artmayan gelirlerle karsılaştık. Michigan Güven endeksi ise Temmuz 2007’den beri gösterdiği en iyi performansı göstererek beklenenden güçlü bir şekilde karsımıza cıktı.

Cumhuriyet Bayramımıza denk gelen, FOMC tutanaklarının açıklanması ile de piyasa biraz karışmıştı. Çünkü karsımıza daha şahinimsi ve belki de ekonomik performans istediğimiz boyutlara, hedeflere yaklaşırsa faiz oranlarını zamanından önce artırabiliriz diyen Fed’i gördük.

FOMC tutanaklarından bir gün sonra iyi gelen GMH, iki gün sonra da Richmond Fed başkanı Jeffrey Lacker da faizleri zamanından önce çıkarmanın “büyük bir risk” olusturmadigini söylemesi ile FOMC tutanakları desteklendi. San Francisco Fed başkanı John Williams’da merkez bankaları büyümeyi canlandırmak için olağan dışı ölçüleri denemekten artik vazgecemeli, bırakmalı dedi.Onun yerine enflasyonu kontrolüne yoğunlaşmamız lazım, ve bir daha da QE yinelenmesin mesajlarını verdi.QE, geleceğin normal para politikalarının parçası değildir. Normal politikalara dönünce ileriye yönelik kılavuza gerek yok dedi.

Fed üyeleri istediklerini söylemeye devam edebilirler. Hersey Yellen’in de değindiği gibi donup dolaşıp ekonominin bütününün ve verilerin nereye gittiğine geri gidiyor.

O yüzden haftaya beklenen 235,000lik tarimdisi istihdam, %5.9luk issizlikten daha iyi verilerle karsılaşırsak Williams, ve Lacker’in sözleri değer bulacaktır.

Sağlıklı, huzur ve barış dolu haftalar diliyorum.