Türkiye'yi etkiyelebilecek "Bir sonbahar takvimi"
-Ağustos bitmeden
Kredi derecelendirme kuruluşlarından art arda gelen açıklamalar ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından Ağustos bitmeden, takvimde başka ne var diye sorgulayalım ve bu sonbaharın takvimine yakından bakalım istedim. Ağustos ayında FED toplantısı yok. Ancak bu hafta 21-23 Ağustos'ta gerçekleşecek olan Jackson Hole toplantısı önemli. 1978 yılından bu yana ABD'nin Kansas City FED'inin Wyoming eyaletinde gerçekleştirdiği bu toplantıların bu yılki teması "istihdam piyasası dinamikleri" olacak. Bu toplantılar sırasında küresel piyasalar FED'i deşifrelemeye ve faiz artırım tarihini kestirmeye çalışacak. Yellen’in “yeni bir eşik verme” konusunda FED’in ne yöne doğru baktığı hakkında bazı ipuçları verebileceğini düşünüyorum. Bunun yanı sıra, FED’in bilanço küçültmesine ilişkin detaylar da öne çıkabilir.
27 Ağustos günü AK Parti Kongre’ye gidiyor ve Genel Başkanını ve Başbakanı seçiyor. Aynı gün TCMB'nin de para politikası toplantısı (PPK) gerçekleşiyor olacak. PPK toplantısında yüksek enflasyona rağmen Merkez Bankası “kademeli faiz indirimleri” politikasına devam edebilecek mi? Aslında 0,25 ya da 0,50 bps indirimden de önemlisi, bence Merkez’in piyasalara sıralayacağı gerekçeler ve “enflasyon iletişim politikası”. Bu nedenden, 27 Ağustos, Türkiye'nin önümüzdeki dönemde küresel piyasalarda vereceği önemli bir sınav olacak. Sadece TCMB’nin para politikası kararı değil, Başbakanlık için konuşulan isimlerin de "ekonomi yönetimi" ile ilişkilerinin nasıl olduğu da takip edilen diğer önemli bir konu olarak karşımıza çıkacak. Yeni hükümet 29 Ağustos'ta göreve başlayacak.
-Eylül ile başlar sonbahar
Eylül ayında, Türkiye yeni Cumhurbaşkanı ve yeni hükümetiyle yola devam ediyor olacak. Eylül-Ekim ayları bütçe dengesi için çok önemli ve yakından takip ediliyor olacak. Hem 2015’in bütçe hazırlıkları Eylül’de tamamlanıyor olacak, hem de henüz açıklanmayan Temmuz ayı bütçesi Ağustos bütçesiyle birlikte Eylül’de açıklanacak. Bu yıl, yılın ilk 6 ayında toplam 3.4 milyar lira (3 milyar 375 milyon TL) “bütçe açığı” verdik. Geçtiğimiz sene ise aynı dönemde 3.1 milyar lira (3 milyar 63 milyon TL) “bütçe fazlası” veriyorduk. Bütçe dengesindeki bu bozulmanın önüne geçilmez ise 2015 yılında ekonomi yönetimini bekleyen en önemli sınavlardan biri bozulan bütçe dengesini yeniden toparlamak olacak. Meclis tatile girmeden geçirilen 15 Ağustos Torba Yasası, “af kapsamında” yaklaşık 71 milyar liralık borcu da beklemeye almış oldu. Bütçe konusu, kredi derecelendirme kurumlarının önümüze çıkartabilecekleri “bir sonraki konu” olarak sırada bekliyor. Faiz dışı fazlada görülen %-12,4’lük gerileme oranına da dikkat çekmek istiyorum.
Yine Eylül ortasında, 17 Eylül’de ABD tarafından soru-cevaplı bir FED toplantısı da bizi bekliyor olacak. Burada sorgulamamız gereken şu: ABD tarafından esebilecek “para çekiliyor rüzgarlarını” toparlayabilecek güneşli hava, eğer bütçe dengemiz de bozulmaya devam ederse, nereden gelecek? Biliyorum aklınıza Avrupa geldi. Hatırlatmakta fayda var, Eylül ayı Avrupa’da da bankaların stres testlerinin açıklandığı bir ay olacak. Dolayısıyla gözler bankacılık sektörü, sermaye yeterlilik oranları ve karşılaştırmalarında olacak.
Kasım ve Aralık aylarında kredi derecelendirme kuruluşlarının gözden geçirmelerini bekliyor ve fiyatlıyor olacağız. 21 Kasım'da S&P'nin gözden geçirmesi, 5 Aralık'ta da Moody's değerlendirmesinin gelmesi bekleniyor. ABD tarafında ise, Eylül’den sonraki toplantılar 29 Ekim ve 17 Aralık’ta.
Özetle…
Bu sonbahar Türkiye’nin küresel piyasalarla vereceği birden fazla sınav bulunuyor. Yukardaki takvimin yanı sıra, Türkiye’nin bütçe dengesinde bozulma, yüksek enflasyon ve para politikasının iletişimi gibi konularda da algıyı iyi yönetmesi ve aşağı yönlü riskleri ortadan kaldırmaya çalışması gerekiyor.