Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Güven: Ne yapmayacağımı biliyorum

Güven: Ne yapmayacağımı biliyorum

Yapımcı Birol Güven "Dizi Sektörüne Yön Verenler" yazı dizisinde Türk usulü durum komedisini anlattı; başarıyı yakalamanın şifrelerini çözümledi

Giriş: 26 Şubat 2013, Salı 14:57
Güncelleme: 28 Şubat 2013, Perşembe 11:46

Çocuklar Duymasın, En Son Babalar Duyar, Kadın İsterse ve şimdi de Seksenler ile Zengin Kız Fakir Oğlan... Birbirinden unutulmaz Türk usulu durum komedilerine imza atan senarist ve yapımcı Birol Güven başarısının şifrelerini ve beklentilerini "Dizi Sektörüne Yön Verenler" yazı dizisinde Süheyla Yılmaz'a anlattı.

Yapımcılar Derneği Başkanı Birol Güven, Türk dizi sektörünün kimsenin tahmin edemediği ölçüde büyüdüğünü belirterek "Sektör, 80 ülkeyi içine alan bir hinterlanda hitap ediyor. Milyonlarca dolarlık bir ekonomik etkisi var ama asıl kültürel etkisi paha biçilemez." dedi.

Güven, Türk usulu durum komedisinde yakaladığı başarı ile ilgili "Ne yapacağımı değil ama ne yapmayacağımı biliyorum. 'Hayattaki kadar' işler yapmaya çalışıyorum. Tüm aile bireyleri aynı anda izleyebilsin istiyorum." açıklamasında bulundu.

Kimsenin itiraz etmeyeceği hikayeler anlatıp bu ülkenin ortak paydası olmaya çalıştığını belirten Güven, "Türk usulü durum komedisi yapıyoruz. Durum komedisinin en güzelleri aslında eski Yeşilçam filmleridir. Mesela Davaro filmi çok güzel bir örnektir. Bir durumları yerel değerler üzerinden kurduğumuz için Türk izleyicisi kendisine daha yakın buluyor." dedi.

-Seksenler'in ardından Doksanlar geliyor...

Seyircinin beğenerek izlediği Seksenler dizisinin ardından Güven Doksanlar'ı yazmaya koyuldu. Dizinin yayınlanacağı kanalın henüz netleşmediğini belirten Güven "Bölüm başı maliyetimiz de kesin değil çünkü castımızı belirlemedik daha. Şu an ortada olan tek şey dekor. Dekorumuz harcayacağımız tahmini rakam 1.200.000 TL gibi gözüküyor. İnşallah daha da artmaz." açıklamasında bulundu.

-Şike skandalı da izleyici ile buluşacak

Şike skandalını da izleyici ile buluşturmayı planlayan Birol Güven konuyla ilgili "Olay daha çok sıcak. Dava süreci tamamlanıp üzerinden bir süre gaçtikten sonra yapacağım." açıklamasında bulundu.

"Her dizimiz rating alacak diye bir şey yok. Rating yuvarlaktır belli olmaz." diyen Güven; yeni reyting sistemi ile ilgili ise "Rating aslında reklam verenin meselesi. Bu kadar yaygın bir şekilde ele alınmasını doğru bulmuyorum. Reklam veren rating sistemini onaylıyor ve mutlak doğru olarak kabul ediyorsa bizlere söyleyecek bir şey düşmez." dedi.

Güven, sektörü büyütmek içinse içerik üreticilerinin kurumsallaşması gerektiğini ve üretilen eserlerin telif haklarının üreten kişilerin elinde olmasının önemini vurguluyor. Yabancı sermayenin çok önemli olduğunu söyleyen Güven'e göre devlet de özellikle yabancı ortakları ülkeye çekmek için vergi avantajı getirmeli.

-Sosyal güvenlik ve işsizlik

Ne gecesi ne de gündüzü belli olmayan sektörün sosyal güvence sorunu ile ilgili Güven "Bu konuda bazı sıkıntılar yaşanmış olabilir ama son yıllarda bizim sektörümüzde herhangi bir sosyal güvenlik sorunu yoktur. SGK şemsiyesi altında olmayan tek bir çalışanımız bulunmamaktadır." açıklamasında bulundu.

Asıl sorunun dizilerin yayından kaldırımlasının ardından gelen işsizlik olduğunu belirten Güven, bölüm başı alınan astronomik ücretlerle ilgiliyse "Devam eden dizilerde çalışanların gelirlerinde sıkıntı yok. Rakamlarımız gerçekten Türkiye standartlarının üzerinde. Her dizi yaklaşık 100 kişi istihdam ediyor. Sezonda 83 diziden söz edebiliriz" bilgisini verdi.

İşin hem yapımcılık - yönetmenlik hem de patronluk kısmını bilen biri olarak Güven genç girişimcilere ve "star" adaylarına "Bugüne kadar yapılan ne varsa hepsini inceleyin ve unutun. Sektörün sadece ezber bozan gençlere ihtiyacı var. Alt üst etmek gerekiyor mevcut olanı." tavsiyesini verdi.

Güven star ışığı ile ilgili ise "Karizma denen bir şey var. Yani toplum üzerinde tarif edilemeyen bir etkilem gücü. Benim bu kişileri bir bakışta anlama yeteneğim yok ben daha çok oyunculara ve onların yeteneklerine göre senaryo yazabilen biriyim. Tek özelliğim bu." açıklamasında bulundu.

-Türk durum komedileri ne zaman Ortadoğu'ya açılır?

Arap dünyası elinde balon kadehle, iğne topuklar üzerinde süslü kadınların ve yakışıklı adamların Boğaz manzarası eşliğinde birbirine hülyalı hülyalı baktığı filmlere bayılıyor. Dramalar Ortadoğu ve Körfez ülkelerinden kapışılırken maalesef komedi klasmanı henüz bu pastadan payını alamıyorç Birol Güven bu konuyla ilgili "İnsanlar aynı şeylere ağlar ama farklı şeylere güler. Komedi daha çok yereldir. Satış anlamında önce dramlar sonra komediler gelir. Biz de önce Dallas'ı sonra da Friends'i izledik. Türk kültürü dışarıda tanındıkça komedilerimiz de alıcı bulacaktır." dedi.

Yaşadıkları ile yazdıkları arasında büyük bir paralellik olduğunu belirten Birol Güven "Küçük sıradan mutlu bir hayatımız var, dizilerimizde küçük sıradan ve mutlu. Sonuç olarak insan cebindekileri yazıyor." açıklamasında bulundu. Eşi Burcu Güven ile hiç karşılaşmasaydı senaryosuna ise Güven şu cevabı veriyor: "Başka bir evlilikten başka şeyler çıkardı herhalde. Burcu ile yollarımızın kesişmesi tek kelimeyle açıklanabilir 'tevafuk".