Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Başkanı Suma Chakrabarti Bloomberg HT'ye değerlendirmelerde bulundu.

EBRD'nin Türkiye'deki yatırımlarını değerlendiren Chakrabarti, "Bu yılın ilk 10 ayında 800 milyon euroluk bir yatırım yaptık. Yaklaşık 30 proje için. Kişisel beklentim en az 1 milyar euro’ya ulaşmak" dedi.

Chakrabarti'nin Bloomberg HT'den Ceren Dilekçi'nin sorularına vediği yanıtlar şöyle;

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Türkiye ekonomisini nasıl görüyor?

Türkiye son aylarda türbülans yaşadı. Türk Lirası değer kaybetti. Enflasyon arttı. Fakat eylül ayında açıklanan yeni ekonomik program ile birlikte inanıyoruz ki yeniden toparlanmak için, gelişmek için ve yeniden dengelenmek için çok iyi fırsat var. Bunların gerçekleşmesini bekliyoruz. Kısaca genel görünüm daha iyi. Elbette önümüzdeki bir ya da birkaç yıl yavaş bir büyüme olacaktır. Buna şüphe yok. Bir önceki büyüme tüketim destekliydi. Yeteri kadar yatırımdan ziyade. Yani her zaman yeniden dengelenmek gerekli bir şey. Yeni ekonomik program ile birlikte Türkiye'de çok iyi bir toparlanma şansı görüyoruz önümüzdeki 2-3 yıl içinde.

Mevcut iş çevresi yatırımcılar için ne ifade ediyor?

Bir yatırımcıysanız ve Türkiye'ye yatırım yapacaksanız, işe öncelikle ekonomik temellere bakarak başlarsınız. Ekonomik temeller de güçlü. Türkiye'nin jeopolitik pozisyonuna bakın mesela. Avrupa ve Asya arasında. Mükemmel bir konuma sahip. Demografisine bakın. Çok iyi. Türkiye'nin zaten sahip olduğu uluslararası bankacılık sistemine bakın. Aynı zamanda bir de Türk vatandaşlarının girişimcilik tarafına göz atın. Bütün bu ekonomik temeller her zaman varlığını sürdürecek. Fakat yatırımcılar kısa vadeli fırsat ve riskleri de düşünüyor. Geçtiğimiz birkaç ay içinde yaşanan makroekonomik belirsizlikler, bir çok yatırımcının yatırım planlarını geri çekmesine sebebiyet verdi. Yeni ekonomik program uygulanmaya başlayınca bu yatırımcılar geri geleceklerdir. YEP ne kadar iyi uygulanırsa bir o kadar yatırımcı gelecektir bir kez daha.


Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası yatırımları bu sene nasıldı? Ve bu yılın hedefleri nedir?

Neredeyse tamamen özel sektör ile çalıştığımız için bizim hedeflerimiz yok. Yani özel sektör yatırım yapmak isterse, onlara daha fazla yatırım yapmalarında yardımcı oluruz. Bu sebeple bir hedefimiz ya da tavanımız yok. Yavaşlamaya rağmen bu yıl gerçekten verimli geçti. Bu yılın ilk 10 ayında 800 milyon euroluk bir yatırım yaptık. Yaklaşık 30 proje için. Kişisel beklentim en az 1 milyar euroya ulaşmak. Ancak yılın sonunda Türkiye'de bundan daha fazlası da olabilir. Bu benim kişisel tahminim. Gelecek için tahminlerde bulunmuyoruz çünkü bu toparlanma hızına bağlı değişkenlik gösteriyor. Türkiye ekonomisi ne kadar hızlı toparlanırsa, biz de o kadar fazla şey yapabiliriz. 9 yıl önce başladığımızdan bu yana Türkiye'de Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'nın varlığına bakacak olursanız, 11 milyar euroluk yatırım yaptığımızı görürsünüz bu ülkede. Biz Türkiye'deki en büyük çok uluslu yatırımcıyız. Bunun sebebi ise bu ülkeye olan inancımız. Kendimizi buna adadık.

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'nın enerji ve altyapı yatırımlarına odaklandığını görüyoruz. Diğer sektörleri de genişletmek istiyor musunuz?


Aslında enerji ve altyapıdan çok daha fazlasını yapıyoruz. Bunların da çok iyi bilindiğini düşünüyorum. Örneğin İzmir metrosu, çok önemli bir yatırım. Ya da Akfen gibi yüz milyonlarda euroluk yatırımlar. Rüzgar santrali ve güneş enerjisi projeleri. Bunlar çok önemli yatırımlar. Ama bundan çok daha fazlasını yapıyoruz. Mesela biz Türkiye'de kadın girişimciliğe gerçekten yardım etmeye çalışıyoruz. Türkiye Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'nın iş hayatında kadınlar programını başlattığı ülkeydi, Türkiye'deki kadın girişimcilerin finansmana erişimine yardımcı olmak için. Garanti fonuyla birlikte 300 milyon euroluk kredimiz var Türkiye’de. Daha da fazlasını yapmak istiyoruz. Daha fazla genç insanın istihdam edilmesine yardım etmek istiyoruz. Yani iş piyasasına da yardımcı olmak istiyoruz. Az gelişmiş bölgelere de yardım etmek istiyoruz. Hepimiz İstanbul'u duyuyoruz. İstanbul, İzmir ve Ankara muhteşem şehirler. Çok modernler. Ama hepimizin bildiği üzere Anadolu’nun kırsal kesimlerinde, Güney Anadolu bölgesinde, koşullar daha zor. Bu sebeple bu bölgeleri de dengelememiz ve buralara yardım etmemiz gerekiyor. Bununla birlikte bir çok belediyecilik hizmetleri de sunuyoruz. Örneğin Türkiye’nin güney doğusunda yaptığımız şey. Hatay'da su temini projesini iyileştiriyoruz. Gaziantep'te hastaneler, toplu taşıma projeleri var. Bunlara benzer yatırımlarla birlikte Türkiye'de belediyecilik yatırımlarının artmasını istiyoruz.