Advertisement
HABERLER ABONE OL

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) politika faizini yüzde 14 seviyesinde sabit tuttu.

Karar metninde para politikasına ilişkin gözden geçirme sürecinin devam ettiği belirtildi. Metinde makroihtiyati politika çerçevesinin de güçlendirileceği ifade edildi. Merkez Bankası önceki karar metninde böyle bir mesaj kullanmamıştı.

Merkez Bankası yüksek seyreden cari işlemler açığı ile ilgili ifadelerinde de değişikliğe gitti. Bir önceki karar metninde cari denge üzerinde enerji kaynaklı risklerin devam ettiği ifade edilirken, bu metinde söz konusu risklerin yakından takip edildiği vurgulandı.

Metinde enflasyona ilişkin geçici etki vurgusu korundu. Metinde konuyla ilgili olarak, "Enflasyonda yakın dönemde gözlenen yükselişte; jeopolitik gelişmelerin yol açtığı enerji maliyeti artışları, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının geçici etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışların oluşturduğu güçlü negatif arz şokları etkili olmaya devam etmiştir. Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın tesisi için atılan ve kararlılıkla sürdürülmekte olan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesi ve enflasyonda baz etkilerinin de ortadan kalkmasıyla dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir." ifadeleri kullanıldı.

Ekonomistler nasıl değerlendirdi?

Bloomberg HT yayınına katılan Bilkent Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Hakan Kara TCMB’nin faiz kararına ilişkin şu yorumları yaptı: Makroihtiyati politika setinin güçlendirilmesi ifadesi karardaki en önemli cümle diyebiliriz. İlk planda tam olarak hangi aracın ekleneceğini anlamadım. Bu sette en önemli araçlar BDDK’ya ait dolayısıyla Merkez Bankası’nın yegane elindeki makroihtiyati aracı zorunlu karşılıklar. Aslında bir de şu anda KKM’yi düşünebiliriz. Bu ay merkez bankası kredilerdeki hızlı artıştan tedirgin olmuş görünüyor ki makroihtiyati politika setinin güçlendirilmesinden bahsediyor.

HSBC Portföy Yönetimi Başekonomisti İbrahim Aksoy ise şu ifadeleri kullandı:
Merkez Bankası ve genel olarak ekonomi yönetimi enflasyonun yükselmesinde yurtdışındaki emtia ve gıda fiyatlarının çok önemli etkisi olduğunu değerlendiriyor. Eğer ekonominizde iç talep yüksek ise küresel gıda ve emtia fiyatlarından ya da kurunuz değer kaybederken enflasyonda geçişkenlik çok daha yüksek olabiliyor. Merkez Bankası enflasyonun artmasında iç talepten ziyade dış gelişmelerin etkisine işaret ediyor. Küreselde yön aslında sıkılaşmada TCMB dışında bütün merkez bankalarında görüyoruz

Sabit bırakması bekleniyordu

Bloomberg HT Araştırma Birimi'nin faiz anketine katılan 19 kurumun medyan beklentisi politika faizinin yüzde 14 seviyesinde sabit bırakılacağı yönünde olmuştu.

Türkiye İstatistik Kurumu'nun açıkladığı son verilere göre Mart ayında enflasyon yüzde 61,1 seviyesine yükselmişti.