Bloomberght
SON DAKİKA
Bloomberg HT Haberler Merrill Lynch Türkiye için yıl sonunda not artırımı görüyor

Merrill Lynch Türkiye için yıl sonunda not artırımı görüyor

  • Bloombergt HT Araştırma Müdürü Cüneyt Başaran'a konuşan Merrill Lynch'ten Türker Hamzaoğlu, Merill Lynch'in 2011 yılı finansal raporunu değerlendirdi

Giriş: 12 Ocak 2011, Çarşamba 13:49
Güncelleme: 12 Ocak 2011, Çarşamba 13:49

Gelişmekte olan ülkelerin üzerindeki enflasyonist baskıların göze çarptığı dönemde Merrill Lynch'in 2011 Finansal Raporu da merakla izleniyor.

Merrill Lynch'in 2011 Beklentilerini sunmuş olduğu toplantının ardından Cüney Başaran, Merrill Lynch Türkiye-Ortadoğu-Kuzey Afrika başekonomisti Türker Hamzaoğlu'yla toplantının hemen ardından konuşarak, görüşlerini aldı.

Merrill Lynch'in 2011'de Türkiye için iyimser beklentileri bulunduğuna dikkat çeken Türker Hamzooğlu, bu seneyi ekonomistlerin kendi aralarında “Türkiye'nin mezuniyet dönemi” olarak değerlendirdiklerini; bunun da uzun vadeli makro normalizasyonların sonuçlarını alarak istikrara kavuşturmakla ilişkilendirdiklerini aktardı.

“Yılın sonunda Türkiye'nin bir not artımıyla taçlandırılmasını bekliyoruz” sözleriyle durumu ifade eden Hamzaoğlu, bunun ötesinde kısa vadede ufak değişiklikler beklendiğini söyledi.

YURT DIŞI İÇİN ÖNEMLİ VİRAJLAR SÖZ KONUSU

Merrill Lynch'in Türkiye için çok büyük olaylar beklemediklerini aktaran Türker Hamzaoğlu, “ancak yurtdışı için önemli virajlar söz konusu” dedi.

Hamzaoğlu, Avrupa'daki borç krizi ortamı ve bunun gideceği noktalar ile Fed'in tahvil alım programları sonrasındaki adımların çok daha belirsiz olduğunu, öte yandan Türkiye için görünümün olumlu olduğunu ifade etti.

NOT ARTIŞI BEKLENİYOR

“Bu açıdan değerlendirildiğinde, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası ve BDDK'yla beraber son zamanlarda oluşturduğu politikanın test edilmesi, yatırımcıların, analistlerin bunun işleyip işlemediğini görmesi, bizim bu görünüm açısından temel olacak kriterlerinden olacak gibi görünüyor” diye konuşan Merrill Lynch'ten Türker Hamzaoğlu, kuruluşun yıl sonunda Türkiye için bir not artırımı ve “yatırım yapılabilir” notuna kavuşmasını öngördüğünü ifade etti.

Cüneyt Başaran'ın Türkiye'ye not artışı gelebilmesi için gereken kriterlerin neler olduğu sorusunu yanıtlayan Hamzaoğlu, Türkiye'nin bu şartları zaten yerine getirdiğini belirterek; bunların taçlandırılması olarak görülen not artışının sebepleri olarak Türkiye'nin kuvvetli toparlanması, makro temellerdeki iyileşmenin kriz süresinde de devam etmesi, Türkiye'nin dış şoklara karşı dayanıklılığın artmış olmasının piyasalarca da görülmesi ve son olarak da ekonomi yönetimini gösterdi.

Hamzaoğlu, sunumlarda da en çok Türkiye'nin diğer ülkelerle karşılaştırılmasına yer verilmiş olduğunu hatırlattı.

Merkez Bankası'nın kısa vadeli faizler, sıcak para önlemlerine değinerek, politika faizlerindeki indirimin buna rağmen piyasanın aktörleri arasında kafa karışıklığına yol açtığına dikkat çeken Bloomberg HT Araştırma Müdürü Cüneyt Başaran'ın sorusunu yanıtlayan Hamzaoğlu, Merkez Bankası'nın bu kararlar ardındaki nedenlerinin düşünülmesi gerektiğini belirtti.

Türkiye'yi bu konuda diğer ülkelerden ayıran en önemli sebebin cari açık olduğunu vurgulayan Türker Hamzaoğlu, “önemli olan kararların fiyatlanma şekli” dedi.

Merrill Lynch Türkiye-Ortadoğu-Kuzey Afrika Başekonomisti Hamzaoğlu, Merkez Bankası'nın geçtiğimiz yıl içinde aldığı kararları değerlendirerek, piyasanın TCMB'nin sözünü dinliyor olduğunu belirterek, “bu sebeple, doğru bir adım olduğunu söyleyebiliriz” diye konuştu.

Diğer gelişmekte olan ülkelerin aldığı farklı önlemlerle TCMB'ninkileri karşılaştıran Hamzaoğlu, “Çin gibi ülkelerde politika faizleriyle aradaki fark çok fazla değil. Ancak Türkiye'de enflasyon konusunda elinin daha rahat olması, ona daha farklı imkanlar tanıyor” ifadelerini kullandı.

Hamzaoğlu, hedeflerin tutturulması hâlinde Merkez Bankası'nın da daha eski ve muhafazakar yöntemlere geçebileceğini düşündüğünü aktardı.

"CARİ AÇIKTAKİ DÜZELMELERDE YAPISAL FAKTÖRLER OLACAKTIR"

Cari açık konusuna da geniş değerlendirme ayıran Hamzaoğlu, mevcut enerji bağımlılığı, yapısal sorunlar, kredi büyümesi göz önüne alındığında yüzde 5.4'lük cari açık hedefini “fazla agresif” bulduğunu açıkladı ve ekledi:

“Cari açığın orta vadede düşüşü yapısal düzenlemelerle de gelebilecek bir şey. Buna makroekonomik istikrar, demografi gibi özellikler de dahil” dedi.

Türker Hamzaoğlu, önümüzdeki dönemde yabancı sermayenin artacağını tahmin ettiğini belirtti.

Kur üzerindeki enflasyonist baskıların olup olmadığı konusunda da görüş bildiren Hamzaoğlu, sepet kurun önemine dikkat çekerek, “Kur geçişkenliği yüzde 10'lara kadar geriledi ama süresi de uzadı. Ortalamalarda ciddi bir enflasyona baskı söz konusu değil. Maaş artışları ve hizmet fiyatlarına bir baskı geleceğini düşünüyorum” yorumunu yaptı.