Advertisement
HABERLER ABONE OL

USECASE Mobility yaklaşımı ile mobiliteyi bir adım öteye taşıyarak otomobilden fazlasını üretmek üzere yola çıkan Togg, blok zinciri teknolojileri konusundaki stratejik partner arayışını tamamlayarak Avalanche blok zinciri platformunu geliştiren; güvenilir, hızlı, teknolojik ve Ar-Ge'ye önem veren bir platform olan Ava Labs ile iş birliğine adım attı.

Togg CEO'su Gürcan Karakaş, mobilite dünyasında dijital ekonominin rolünün arttığını belirterek "İlk gündn beri Togg kullanıcıları için yeni nesil dijital mobilite çözümleri geliştiriyoruz. Ava Labs'la yaptığımız iş birliği de Togg kullanıcılarının deneyimini başka bir noktaya taşımak üzerine kurgulanıyor. Tüm mobilite ekosistemine dahil olan iş ortakları, Togg kullanıcıları ve hatta Togg sahibi olmayan kullanıcılar da bu platformdan yararlanabilecek" dedi.

Değişen kullanıcı beklentilerine paralel olarak mobil telefonlarda son 15 yılda yaşanan değişim otomotivde yaşanıyor. Togg, IoT ve M2M iletişim teknolojileri ile blok zinciri altyapısını birleştirerek mobilite dünyasında bu değişime liderlik ediyor.

Intermodal olarak adlandırılan karma modele sahip Togg Navigasyon sistemi sayesinde kullanıcılar farklı ulaşım çözümleri kullanarak seyahat etme imkanı sahip olacak. Kullanıcılar, Togg akıllı cihazlarını önceden rezerve edilmiş şarj istasyonunda park ettikten sonra scooter ile yolculuğa devam edebilecek ya da çevredeki kahveciden kahvesini alabilecek. Bu ürün ve hizmetler karşılığında da Togg akıllı cihazın kullandığı blok zinciri teknolojisi ve akıllı kontratlar ile hızlı ve güvenli bir şekilde işlem yapabilecek. Ayrıca araçta yapılan bakım ve değişen parçalar blok zinciri üzerinde tutulacak, böylece güvenilir bir ikinci el piyasası oluşacak.

Ava Labs CEO'su Prof. Dr. Emin Gün Sirer, Togg'un mobilitenin geleceğine şekil verirken en ideal blok zinciri platformunu tercih ettiğini söyledi ve "Avalanche, tamamlanma süresi bakımından blok zinciri üzerinde en hızlı akıllı kontratlara sahip ve küresel çapta ölçeklenebilir uygulamalarda kullanılabiliyor. Togg'un vizyonunu gerçekleştirmesine destek olmak ve iş birliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz" dedi.

Bitcoin perşembe günkü düşüşünü sürdürerek Eylül’den bu yana ilk defa 42 bin doların altını gördü. En büyük işlem hacmine sahip kripto para olan Bitcoin, yüzde 5’e yakın bir düşüşle 41 bin 8 doları gördü.

Böylece Bitcoin Kasım ayında gördüğü 69 bin dolar zirvesinden yüzde 40 düşüş kaydetmiş oldu. İkinci en büyük kripto para birimi olan Ether is yüzde 8,3 düşüşle 30 Eylül’den bu yana en düşük seviye olan 3 bin 143 dolar kadar geriledi.

Bitcoin art arda yedi gündür 200 günlük hareketli ortalaması ve 45 bin 600 dolar seviyesi arasında işlem görüyordu. Çarşamba akşamı 46 bin 400 dolar seviyesinde bulunan kripto para, yüzde 5’ten fazla düşüş kaydederek 43 bin dolar civarına gerilemişti.

En büyük işlem hacmine sahip kripto para olan Bitcoin, en son Mayıs ayında 200 günlük hareketli ortalamasını aşağı yönlü kırmış ve sonrasında 30 bin dolara kadar çekilmişti. 200 günlük hareketli ortalamasının altına indikten sonra yeniden yukarı yönlü kırması ise neredeyse 3 ay sürmüştü.

Bitcoin’in bir gecede yüzde 20’ye yakın düşüş kaydettiği 4 Aralık gecesinde ise en düşük 42 bin 296 dolar seviyesi görülmüştü. 4 Aralık gecesinde en büyük günlük düşüşünü yaşayan Bitcoin, sonrasında günü 48 bin dolar civarında kapatmıştı

Decentraland’a Samsung desteği

Samsung Electronics Decentraland (MANA) ile işbirliği yaparak Metaverse’de New York’ta bulunan özel 837 mağazasını açacağını açıkladı. Bunun şu ana kadar Decentraland’da yapılan en büyük gayrimenkul alımı olduğunu belirten Samsung, özel 837 mağazasında müşteirlerin birçok fakrlı dijital deneyim yaşayabileceğini belirtti.

Samsung’un New York, Manhattan 837 Washington Sokağı’nda bulunan mağazası müşterilerine birçok farklı teknolojik deneyim sunmak için özle olarak kurulmuş bir mağaza.

Haber sonrasında MANA’nın fiyatı yüzde 20’ye yakın yükselişle 2,88 dolardan 3,43 dolara kadar tırmandı.

Altın fiyatları, Fed’in yükselen enflasyona karşı para politikasını daha hızlı sıkılaştıracağına dair beklentilerle Kasım ayından bu yana en büyük haftalık kaybına doğru ilerliyor. Gram altın ise dün 800 TL’nin üzerini gördükten sonra cuma günü yeniden sınırda bulunuyor.

St. Louis Fed Başkanı James Bullard, perşembe günü yaptığı açıklamada politika yapıcıların Mart ayında politika yapıcıların hedef faiz oranlarını yükseltebileceğini ve enflasyona karşı atılan ikinci adım olarak Fed’in bilançosunu küçültmeye başlayabileceklerini belirtti.

Fed’in son toplantısına ait tutanaklarda yetkililer, Omikron varyantının ekonominin toparlanma patikasını değiştirmeyeceğini fakat arz sıkıntılarının beklenenden daha hızlı sürebileceğini öngördüklerini açıkladı.

Tutanaklarda, tüm üyelerin enflasyonun yüzde 2 hedefinin üzerinde seyrettiği ve bunun Kovid-19 salgını ile ekonominin normalleşmesiyle bağlantılı arz ve talep uyumsuzluklarını yansıttığı belirtildi.

Para politikasının beklenenden erken sıkılaşmaya başlaması faizsiz bir varlık olan altın üzerinde baskı yaratırken tahvil faizlerini destekledi.

Ona altın fiyatı

Yeni yılın ilk işlem gününde 30 dolara yakın düşüş kaydettikten sonra yatay seyreden ons altın, fiyatlamalarda yaşanan düzeltme sonrasında 1.814 dolar civarında seyrediyordu.

Ons altın, Fed tutanaklarının yayımlanması ve şahin politikaların süreceğine yönelik beklentilerle perşembe günü haftayı yüzde 2 civarında düşüşle 1.792 dolar civarında kapatmaya doğru ilerliyor.

Gram altın fiyatı

Geçen haftaya 638 TL’den başlayan gram altın, dolar/TL ve küresel altın fiyatlarındaki yükselişle haftayı 783 TL civarında kapatmıştı. Hafta başında gerileyen gram altın, küresel altın fiyatlarındaki düşüşe rağmen dolar/TL’deki yükselişle 798 TL civarında bulunuyor.

Tarihsel verilere bakıldığında ABD’deki borsa yatırımcılarının artan Fed’in yakında faizleri artırmasıyla ilgili endişelenmesine gerek yok. S&P 500, 1993 yılından bugüne Fed ilk faiz artırımını yapmadan önceki üç ayda ortalama yüzde 2,5 değer kazandı.

UBS Küresel Varlık Yönetimi Stratejistleri de politika normalleşmesinin kuvvetli şirket kârlarını kötü etkileyebileceğine dair bir beklenti yaratmaması gerektiğini söyledi. Stratejistler, “Piyasalardaki son satışların biraz fazla olduğunu düşünüyoruz” diye ekledi.

Morgan Stanley’in modeline göre ise “eski şoklar dikkate alındığında” bu düşüşler uzun sürmeyebilir. Teknoloji hisselerinde tahvil getirilerindeki yükselişe bağlı düşüşlerin yaşandığı önceki 5 dönemi ele alan kurum stratejistleri, yüksek değerlemeye sahip teknoloji hisselerinden oluşan bir sepetin tepeden dip seviyeye ortalama %18 düştüğüne, son dalgada bu oranın şu anda %15’e ulaştığına işaret etti.

Stratejistler ayrıca S&P 500’ün son dalgadaki performansının, önceki örneklere göre daha iyi olduğunu ve önceki örneklerdeki kayıpların yarısından az düşüş kaydettiğini belirtti.

Aralarında Christopher Metli ve Amanda Levenberg’in yer aldığı Morgan Stanley stratejistleri, bununla birlikte piyasanın genelinin Fed’in faiz artırımları ve tahvil getirilerindeki yükseliş nedeniyle kırılgan olabileceğini, S&P 500 ve Nasdaq 100’ün önümüzdeki iki hafta “ılımlı düşüşler” yaşayabileceğini ve “rallilerin satış fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiğini” belirtti.

Öte yandan UBS Global Wealth Management’in bir çalışması, yine tarihsel örnekler ele alındığında, faiz artırımları öncesi hisselerin çok fazla etkilenmeyeceğini öngörüyor.

Buna göre 1993’ten bu yana S&P 500 endeksi Fed’in ilk faiz artırımlarından önceki 3 aylık süreçte ortalama %2,5 yükseliş kaydetti. Kurum raporunda, “Politika normalleşmesi şirketlerin kar büyümesi görünümünü olumsuz etkilemeyecektir ve son satış dalgası biraz aşırıya kaçmış görünüyor” denildi.