Bloomberght

Haftalık yorum

Giriş: 21 Ocak 2013, Pazartesi 12:27
Güncelleme: 21 Ocak 2013, Pazartesi 12:37

Mali uçurum ve borç tavanı tartışmaları yeni yıla sarkmasına ve son günlerde açıklanan olumsuz ekonomik verilere rağmen ABD ekonomisinde zayıf da olsa iyileşme beklentisi devam ediyor. Elbette, borç tavanının yükseltilmesi risk alma eğiliminin artması hisse senetleri ve emtia fiyatları için olumlu olacaktır. Washington söylentilerine göre; Cumhuriyetçiler sert tutumlarından geri adım atarak borç tavanı çekişmesinde çözümü öne çekebilirler. Bu çerçeveye ilave olarak, eğer sürpriz bir olumsuz politik gelişme olmadıkça, Çin’den gelen iyimser verilerde eklenebilir. Senaryo risk alma iştahını destekliyor. Bir diğer olumlu gelişme ise Avrupa Birliği’ndeki borç krizindeki iyileşme eğilimi olarak gösterilebilir. Sonuç olarak, Bu haftaya deflasyonist satış baskısı olasılığının azalacağı beklentisi ile başlıyoruz.

Petrol fiyatı Cezayir çatışması ile dirençlerini zorluyor.

Geçen hafta, petrol traderları yüksek stokların ve aşırı üretimin petrol fiyatını düşüremeyeceği gerçeği ile yüzleştiler. Ortadoğu’da arz kısıtlamasına yol açacak jeopolitik endişelerin temel verileri kolayca arka plana itebileceği gözlendi. Hafta içinde Cezayir’de BP üretim tesislerinde, El Kaide’nin rehine operasyonu ve ardından askeri müdahale trajik sonuçlar doğururken WTI ve Brent Petrol’ün yükselmesine sebep oldu. Kaliteli ham petrol ve doğalgaz tedarikçisi Cezayir üretim tesislerine yapılan bu saldırı Avrupa’da soğuk duş etkisi yaptı. Politik belirsizliğin getirdiği spekülasyon ile enerji piyasalarında oynaklık ve risk artıyor. Küresel ekonomide toparlanmanın zorlu ve kritik olduğu bu süreçte 100.0 dolar/varil’e dayanan ham petrol fiyatı, muhtemelen Obama yönetiminin stratejik petrol rezervlerini (SPR) açma tehdidini gündeme getirebilir.

Teknik Analiz

Geçen hafta jeopolitik olaylar ile yükselen WTI ve Brent Petrol önemli direnç seviyelerini hedefliyor. Şubat vadeli NYMEX ham petrol fiyatının seyrine haftalık grafikler ile bakılırsa, daha önce zorlanan 95.0 dolar direnci geçen haftanın tepesi (shooting star) üzerinde işlem gördü ve 95 dolar/varil üzerinde kapattı.

Dolayısı ile WTI petrol fiyatında 100.00 dolar/varil tekrar teknik olarak hedef haline geldi. Öncesinde 98.0 dolar civarında ara direnci ile uğraşmak zorunda kalabilir. 95 dolar/varil altında 92-93 dolar/varil destek olarak görünüyor ve test edilmesi satın alma fırsatı olarak görülebilir. Brent Petrol ise 112 doların hemen altında işlem görüyor ve 116 dolara kadar tırmanabilir. 109 doların altına gelmedikçe satış baskısının artması zor. Ama kısa vade için 116-109 aralığı dışında dramatik bir kırılma görülmüyor.

Strateji

Temel ve teknik veriler çerçevesinde ham petrol fiyatı (WTI) 98-100 dolar/varil üstte direnç, 92-87 altta destek aralığı içinde bir süre işlem görmeye devam edebilir. Bu aralık içinde gelir sağlama amaçlı bir strateji (riski açık) strangle satmak olabilir. Mart vadeli 105 dolar/varil kullanım fiyatı olan alım opsiyonu, 85 dolar/varil kullanım fiyatı olan satım opsiyonu ile birlikte satılır. Kabaca 1000 dolar kredi sağlayan bu stratejinin vade sonuna kadar (55 gün) 105-85 dolar/varil aralığının dışına çıkmaması (büyük olasılıkla ama garantisi yok!) halinde tüm kredi kazanç olarak satıcıya kalır.

Altın (COMEX)

1981 Ocak ayında ons’u 850 dolar ile zirve yapan altın fiyatı bu seviyeyinin aşılmasından sonra 2011 Eylül’üne kadar belirli zaman aralıklarında ard arda yeni zirveler yapabildi. Ancak, Eylül 2011 sonrası yeni bir zirvenin yapılamadığı en uzun süreç içindeyiz. Neden? Bilindiği gibi, düşük faiz oranları Fed’in kolay para politikası ve enflasyon beklentileri ile zayıf dolar değeri genelde altın fiyatını destekleyen faktörlerdir. FED’in yanısıra diğer bir çok Merkez Bankası gibi Japonya Merkez Bankası’nın da (BOJ) açık uçlu kolay para politikası aslında altın fiyatını destekler ve bu adeta zorunlu kolay para politikaları devam ederse altının ons fiyatı bu yıl içinde 2000 doları aşar. Ancak ;

1-) Merkez Bankaları’nın zorunlu kolay para politikalarına rağmen, enflasyon beklentilerinde belirsizlik oluşmaya başladı. Merkez Bankaları’nın para basma ve likidite sevdasının eninde sonunda yüksek enflasyona yol açacağı beklentileri şimdilik kontrol altında görünüyor, dolayısı ile belirsizlik devam ediyor.

Barclay’in enflasyon beklentisini yansıtan ürününe bakılırsa (enflasyona endeksli hazine kağıtları/20 yıldan uzun vadeli hazine kağıtlarının getiri ilişkisi), Temmuz ayında enflasyon beklentileri dibe vurunca altın fiyatı da 1600 dolar/ons’a kadar gerilemişti. Enflasyon yoksa altın hedge’i yada talebi yok. Ama Eylül ayına doğru enflasyon beklentisinin yükselmesi altın fiyatını 1800 dolara kadar taşıdı. Bu günlerde, piyasalarda başta ABD verileri olmak üzere enflasyon datası ve beklentisinin endişe vermediği bir süreç altın fiyatının yükselmesi yönünde engel görülüyor. Yani enflasyon beklentisi öne çıkmadıkça altın fiyatında yükselme momentumu azalıyor.

2-) Bu yıl birkaç hafta içinde S&P 500 endeksinin getirisi altınla kıyaslandığında daha yüksek (% 4). ABD ekonomisinde iyileşme eğilimi devam eder ve bunun sonucu olarak piyasalarda risk alma eğilimi artarsa (risk iştahı) altının güven aracı olarak talebi azalır. Bu da altının yükselmesi yönünde bir diğer engel.

Ama bu tür makro ekonomik verilerin baskısı altında olmasına rağmen Altın piyasası hala güven oluşturma sürecine (bir anlamda bekle gör eğilimi) devam ediyor.

Teknik Analiz

Cuma günü 1690 seviyesine tırmanan altın gümüş ile birlikte bir ayın zirvesinde işlem görüyor. Elbette 1700 seviyesinin önemi arttı. Hem psikolojik hem de öncesinde deneyip aşamadığı bir seviye olarak 1700 dolar üzerinde işlem görülmesi kararsız yatırımcıları piyasaya çeker ve bullish beklentileri besler. Bu süreçte daha önce direnç olarak görünen 1730 seviyesi tekrar gündeme gelebilir.

Şimdilik 1700 dolar seviyesi birkaç kez denenmesine rağmen kısa vadede önemli bir direnç olarak görünüyor. Ancak kolay para politikasına Japonya’nın da katılması ile birlikte aşılır diye düşünüyorum. Aşağı yönde 1650 kısa dönemde bir destek olarak önem kazanıyor. Kesikli çizgi ile gösterdiğim teknik resmi biraz daha genişletip bakarsak çizgi ile gösterdiğim dikdörtgen içindeki altın seyri hala 1550-1800 aralığının kolayca aşılamayacağını gösteriyor. Bu dikdörtgenin dışına çıkılması ya da daha ciddi bir yükselme hareketi için fon ve ticari yatırımcıların (pozisyon traderların) faaliyetlerini artırması ile mümkün olur. Ama COT raporunda böyle bir hareketlilik şimdilik görünmüyor. Sadece küçük yatırımcıların uzun pozisyonlarında (39997 kontrat) rekor seviyeye yakınlaştığı görülüyor (ekim 2012 de 60944 kontrat). Altın fiyatının 1800 dolar üzerinde işlem görmesi kolayca daha önceki rekor 1930 ve üzerinde 2000 doları hedefler.

01/15/2013 haftalık COT raporunda ise fonların 2308 kontrat, rapor edilmeyen küçük spekülatörlerin ise 4333 kontrat uzun pozisyon ilave etmelerine karşı risk yönetim amaçlı ticari faaliyetlerde 6641 kısa pozisyon ilave edilmiş.