Advertisement

BERNANKE YİNE YANILTMADI

Çarşamba günü toplanan ABD Merkez Bankası’nın (FED) Para Politikası Kurulu (FOMC) dün bir karara vardı ve merakla beklenen Başkab Bernanke’nin basın konferansıyla da gece sonlanmış oldu. Arada yayınlanan ekonomik tahminlerle ise kararın temelinin dayandığı çevre açıklanmış oldu.

FED NE BEKLİYOR?

Bir önceki metne göre daha makul sayılabilecek ekonomik tahminlerle karşımıza çıkan FED kısaca, hem ekonomik aktiviteyi hem de işgücü piyasasını bir kademe daha iyi bir yere konumlandırmış durumda. Ekonomik projeksiyonlarını yaparken de 2012 yılı büyümesinin daha öncekine göre düşük tutulduğunu ancak 2013 yılından itibaren büyümenin yukarı revize edildiğini anlıyoruz. 2013 yılı büyüme beklentisi % 2.2 - % 2.8 aralığından % 2.5 - % 3 aralığına yükseltildi. 2014 yılının revizesi ise % 3 - % 3.5’ten % 3 - % 3.8’e alındı. FED’e göre alınacak tedbirlerin olumlu katkısı da bu hesaplamaya dahil edilmiş durumda. ABD’de yıl sonunda devreye girecek mali uçurum ise hesaplamalarda yer almıyor. Kısaca hatırlatmak gerekirse, yıl sonunda dolacak olan çeşitli vergi avantajlarının devam etmesi halinde bütçe hedeflerinde sapma hızlanarak devam edecek. Eğer destek çekilirse ekonomi yavaşlayacak; bu çelişkiye mali uçurum deniyor. Diğer cephede, işsizlik oranının 2013’te orta noktası % 7.7, 2014’te ise orta noktası % 7 olmak üzere gerilemesi bekleniyor. Enflasyonda % 2’lik uzun vadeli hedefinin tutması konusunda hiçbir sakınca görmeyen banka bu hedefin küçük miktarda altında kalınacağını ya da tam olarak % 2’nin tutturulacağını hesap ediyor.

Ekonomideki kısmi toparlanmanın özellikle hane halkı eliyle devam ettiğini açıklayan FED, iş aleminin ise yatırımlarını geciktirdiğini ve zayıflattığını paylaşıyor. İstihdam ve konut piyasasındaki toparlanmanın kötü seviyelerden ve cılız şekilde olduğunu açıklayan banka böylece bu iki indikatöre de en azından bir süre güvenilemeyeceği mesajını vermiş oldu. Makro göstergelerin toparlanma sinyali vermesi halinde bile bir süre daha izleneceği mesajını veren Para Politikası Kurulu böylece aktif desteğin süreceği mesajını da sağlamlaştırmış oldu.

FED NE YAPACAK?

Aylık 40 milyar dolar MBS (Mortgage’ye dayalı tahvil) alacağını açıklayan FED bunu gerek gördüğü sürece sürdürecek. Gerek kelimesinin karşılığını doldururken seçilen açıklama ise şöyle:
- İşgücü piyasasındaki toparlanma sağlam şekilde devam edene kadar, bu toparlama da fiyat istikrarını sağlamamıza yardımcı olana kadar alımlar devam edecek. Bunu sağlamak için FED daha fazla MBS alabilir, varlık alımına gidebilir ve diğer politika araçlarını kullanabilir.

Devam eden Operation Twist ‘OT’ (kısa vadeli hazine tahvillerini sat / uzun vadeli hazine tahvillerini al) yıl sonuna kadar kullanılacak ve yıl sonu gelince yeniden gözden geçirilecek. Böylelikle, FED her ay basılan MBS’lerin yaklaşık % 35’ini almış olacak. 2014 yılı sonuna kadar düşük kalacağı öngörülen faiz seviyesi ise 2015 yılı ortasına kadar uzatıldı. 19 katılımcı üyeden 13’ü faizlerin bu tarihe kadar artacağını düşünmediğini açıklıyor. Karar verici konumundaki 12 üyeden ise bu kararlara karşı koyan sadece Lacker oldu. Son not ise FED’in muğlak gerekçesine ilişkin olacak. İşgücü piyasasındaki iyi kabul edilen seviye neresi ve bankanın kastettiği diğer politika araçları ve varlık alımı ne anlama geliyor? Basın toplantısında soruları yanıtlayan Başkan Bernanke’ye göre sihirli bir rakam olmamkla beraber, bu seviyelerden aşağı gelindiğinin görülmesi gerekiyor. Varlık alımı olarak tahvillerden bahsettiğini açıklayan başkanın diğer politika araçlarına getirdiği tarif ise iletişim araçları oldu. İletişim araçlarını kuvvetlendirerek politikanın sağlamlaştırılacağı mesajı böylece Ben Bernanke tarafından verilmiş oldu.

PİYASALAR İÇİN…

Varlık fiyatlarının kısa vadeli tepkileri ve sonunda ekonomik gerçeklere göre işlem gördükleri uzun vadeli perspektifleri açısından değerlendirince meseleyi ikiye ayrımak gerekiyor. Daha fazla paranın pompalanarak piyasalara moral verilmeye çalışıldığı böyle zamanlarda olduğu gibi ilk tepki herkesten önce almaya çalışmak oluyor. Diğer yandan, varlık sınıflarında ve bunların kırılımında seçici olma ihtiyacı ister istemez öne çıkıyor. Yatırımcıların bu gibi durumlarda ilk tepkisi geride kalmış ve büyük kredi riski taşımayan varlıkların değerleme boşluklarını kapatmak oluyor. Emtia ve özellikle petrol gibi ürünlerin artışı ise orta vadede gelişen ülkelere fatura olarak geri dönüyor.

Uzun vadede ise sözü Bernanke’ye bırakmak daha doğru olacak:

- Biz sadece doğru yönde bir adım atıyoruz. ABD’nin karşı karşıya kaldığı ekonomik sorunları çözebilecek güç bizde ve para poliitkasında değil. Bu güç ve sorumluluk politikacıların omuzlarında…

Gökhan Şen

Bloomberg HT

Araştırma Müdür Yardımcısı

gsen@bloomberght.com
gsen@bloomberg.net