Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

Artan nüfusa karşın ekilebilir tarım arazileri her geçen gün azalırken Çin, Suudi Arabistan gibi ekonomiler farklı ülkelerde tarım arazilerine aralıksız yatırım yapıyor.

Son dönemde yayımlanan çok sayıda raporda gelecekte üç stratejik alan ön plana çıkıyor: Su, gıda ve enerji...

Doğal kaynaklar üzerindeki tahribat, su kıtlığı ve ekilebilir alanların azalması gibi tarımı olumsuz etkileyen gelişmeler gündeme 'gıda güvenliği'ni getiriyor..

Daha çok gelişmekte olan ekonomilerin başını çektiği birçok ülke, sınırlarını aşarak farklı ülkelerden tarım arazileri kiralıyor ya da satın alıyor.

Böylece 'gıda güvenliği'ni sağlamaya çalışan ülkeler tarım stratejilerini küresel bir boyuta taşıyor.

2007-2008 yıllarında dünya çapında yaşanan gıda fiyatlarındaki yükseliş ile birlikte aralarında Türkiye'nin de bulunduğu birçok ekonomi, özellikle son 5 yılda farklı ülkelerde tarım arazilerine yönelik stratejik işbirliği anlaşmalarına imza attı.

Biz de bu hafta başında Türkiye'nin Sudan ile tarım alanındaki işbirliği haberi üzerine, konunun küresel boyutunu gündeme getirmek istedik.

Türkiye, Sudan ile imzaladığı ‘Tarımsal İşbirliği Anlaşması' ile tarım arazisi kiralayarak işletmek üzere adım attı. Kurulacak ortak bir şirketle, Sudan’da sulamanın yapılabildiği 780 bin hektar arazide üretilen endüstri ürünleri ihraç edilebilecek.

Anlaşma kapsamında özel sektör de Sudan'da belirlenen tarım arazileri üzerine yatırım yapabilecek. Sudan'da bitkisel üretimin yanısıra hayvancılık alanında da yatırımlar ve projeler gerçekleşecek. Böylece Türkiye ilk kez başka bir ülkede tarım yapacak ancak Türkiye'nin Sudan ile tarım alanında yaptığı anlaşma, türünün ne ilk ne de son örneği.

Tarım sektörüne yönelik uluslararası yatırımlarda öne çıkan ülkeler arasında Çin, Suudi Arabistan, Katar, İngiltere, Güney Kore, Birleşik Arap Emirlikleri, Hindistan, Kuveyt, Ürdün dikkat çekiyor.

Tarım arazilerin kiralanması ve satın alınmasında kapısı çalınan ülkelerde ise Liberya, Gabon, Kenya, Etiyopya, Sudan, Mozambik, Kongo Cumhuriyeti, Tanzanya, Kamboçya, Endonezya, Nijerya ve Filipinler öne çıkıyor.

Farklı ülkelerde tarım arazilerine yatırım yapan ekonomilerin ilgi alanları da çeşitlenmiş durumda.

Başta tahıl ürünleri ve hayvancılık olmak üzere gıda üretimine odaklanan ülkeler, enerji alanında da biyoyakıt üretimi için de toprak satın alıyor ya da kiralıyor.

- Çin Ukrayna'nın yüzde 5'ini kiraladı

Uluslararası Gıda Politikası Araştırma Enstitüsü'nün raporuna göre Çin, yaklaşık 10 yıl önce Meksika ve Küba'dan gıda üretimi için arazi kiralamaya başladı.

Çin'in tarım arazilerine ve hayvansal üretime ek olarak biyokayıt bitkilerine yönelik yatırımları farklı ülkelerde aralıksız devam ediyor.

Çin'in son 5 yılda tarım yatırımlarına odaklandığı ülkeler arasında Brezilya, Arjantin, Kongo Cumhuriyeti, Mozambik, Zambiya, Sudan ve Filipinler de var.

Son olarak geçtiğimiz yıl Ukrayna'da bitkisel ve hayvansal üretim için ülkenin yüzölçümünün yüzde 5'ine denk gelen 3 milyon hektar arazi kiralayan Çin'in, söz konusu yatırımının 2.6 milyar dolara denk geldiği tahmin ediliyor.

Daha önce de Arjantin'de mısır ve soya fasulyesi üretimi için 234 bin hektar arazi kiralayan Çin'in diğer ülkelerdeki arazileriyle birlikte yurtdışında toplam 5 milyon hektar araziye sahip olduğu tahmin ediliyor.  

- Suudi Arabistan yurtdışındaki tarım arazilerine 11 milyar dolar yatırdı

Uluslararası alanda tarım arazileri ve hayvancılık projelerine son dönemde en fazla yatırım yapan ülkelerden bir diğeri ise Suudi Arabistan.

Son yıllarda, Suudi Arabistan'ın kamu ve özel şirketleri kanalıyla tarım arazilerinin satın alınması ve kiralanmasına yönelik 11 milyar dolarlık yatırım yaptığı belirtiliyor.

Suudi Arabistan'ın tarım arazisi yatırımında odaklandığı ülkeler arasında Brezilya, Kanada, Ukrayna, Etiyopya ve Sudan var.

Tarım arazilerini yabancı yatırımcıya açan ülkeler arasında en dikkat çeken ülke Sudan.

Sudan'ın Türkiye dışında tarım arazilerini kiraladığı ülkeler arasında Güney Kore (690 bin hektar), Çin (400 bin hektar), Birleşik Arap Emirlikleri (25 bin hektar), Hindistan ve  ABD de var.

Kısacası dünyada 206 milyon hektar arazi, üçüncü ülkeler tarafından ya satın alınmış ya da kiralanmış durumda.

Ülkeler kadar küresel şirketler de tarım arazilerine yönelik yatırımlara ilgi duyuyor. Bunların başında ise ABD'li yatırım bankaları Goldman Sachs ve Morgan Stanley, İngiliz Landkom şirketi ile Japon Mitsui var.

Son 5 yılda Goldman Sachs Çin'de hayvancılık alanında yatırım yaparken, Morgan Stanley Ukrayna'da 40 bin hektarlık arazi satın aldı.

İngiliz şirketi Landkom Ukrayna'da 100 bin hektar arazi üzerinde hem gıda hem de biyoyakıt için bitkisel üretim gerçekleştiriyor. Japon Mitsui ise Brezilya'da 100 bin hektar arazide soya fasulyesi üretmek üzere yatırım yaptı.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları, 4 Ocak 2014'te yaptığı bir açıklamada adeta küreselleşen tarım arazileri konusuna dikkat çekiyordu.

Gıda kriziyle mücadele konusunda bazı ülkelerin dünyaya açılmaya başladıklarını ve toprak satın aldıklarını kaydeden Mirmahmutoğulları, "Dünyada 206 milyon hektar arazi üçüncü ülkeler tarafından ya satın alınmış ya da kiralanmıştır. Bu resmi rakamlar. Bir de bunun dışında firmalar vasıtasıyla satın alınan ya da kapatılan araziler var. Öyle bir hal aldı, öyle acımasız bir noktaya geldi ki dünyada 8 ülkenin vatandaşının kendi vatanında toprağı yok. Yani 8 ülkenin toprağı başka ülkeler tarafından ya satın alınmış ya da kiralanmış. Acımasızlığı görüyor musunuz? Gıda güvenliği konusunda dünyada çok ciddi bir tehditle karşı karşıyayız" açıklamasında bulunmuştu.

İrfan Donat
idonat@bloomberght.com