Beyaz Saray'dan Rusya'ya ağır iddia

Carney, uluslararası partnerleriyle de Esed'e baskının uygulanması ve izole edilmesi için, BM, Suriye Halkının Dostları Grubu gibi değişik forumlarda istişarede bulunmaya devam edeceklerini söyledi.

Carney, ABD olarak, partnerleriyle, muhalefetin organize olmasını desteklemeye yardım için yaptırımlar veya diğer konularda, düzenli biçimde yeni adımlar attıklarını ve ölümcül olmayan destekler ile Suriye halkına insani yardımlarda bulunduklarını bildirdi.

ABD Başkanı Barack Obama'nın, Rus meslektaşıyla görüşmelerinde bu konunun ele alınıp alınmayacağına yönelik soru üzerine Carney, şunları ifade etti:

''Helikopter konusu, geniş çaplı kaygılarımızın bir parçası. Bunu, Suriye halkının geleceği için son derece önemli olan siyasi değişimin olmasına yardım yönünde atılması gereken yeni adımlar hakkındaki görüşmelerimizde, Rusya ve diğerlerine ifade etmeye de devam edeceğiz. Suriye konusunun, hem ikili hem de G-20 kapsamında daha geniş çaplı görüşmelerimizde ele alınacağından eminim.''

Rusya'nın, Esed rejimine silah göndermesini yanlış bulduklarını ve bu durumun sadece rejimin, Suriye halkına karşı şiddeti artırdığını belirten Carney, Esed rejimine silah sağlayan herkesin buna bir son vermesi gerektiğini vurguladı.

-''Fırsat penceresi giderek kapanıyor''

Carney, Suriye'deki durumu ''korkunç'', Esed'in gaddarlığını, ''kabul edilemez'' olarak tanımlayarak, ''Esed, tarihe, Suriyeli nesillerce nefret edilen bir tiran olarak gömülecek'' dedi.

Suriye'deki durumun giderek kötüleştiğini ve Suriye'nin demokratik geleceği için değişim getirmeye dönük fırsat penceresinin de giderek kapandığına işaret eden Carney, bu pencerenin kapanmasının, geniş çaplı mezhepsel bir iç savaş durumunu büyük ölçüde artıracağını söyledi.

Carney, değişimin getirilebilmesi için, BM Güvenlik Konseyi'ndeki ülkelerin, dünya üzerindeki ülkelerin işbirliği yapması gerektiğini belirterek, ''Suriye'ye değişimin nasıl getirileceği ve Esed rejimine bakış'' konularında Rusya ile farklı görüşlere sahip olduklarını ama bu konuda çalışmaya devam ettiklerini ifade etti.

Bir soru üzerine, Carney, ''Eğer hızlı hareket etmezsek, eğer BM Güvenlik Konseyi ve diğer forumlar olarak, Suriye halkına hak ettikleri değişimi getirmek için yardım etme amacıyla bir araya gelmezsek, büyük ihtimalle Suriye'nin mezhepsel iç savaş yaşadığı bir durum içine gireriz ki bu durum Suriye'nin sınırlarının da dışına taşabilir, bölgeyi istikrarsızlaştırabilir, sadece bölgeye değil tüm dünyaya çok zarar verebilecek diğer ülkelerin de dahil olduğu çatışmalar doğurabilir'' ifadelerini kullandı.

Carney, halkına yaptıklarından sonra artık Suriye'deki değişim sürecinin Esed rejimini kapsayamayacağına dikkati çekerek, ''Esed, uzun süre önce bu değişimin bir parçası olma fırsatını kaçırdı'' dedi.

-ABD Dışişleri Bakanı Clinton: ABD olarak Suriyeli muhaliflere askeri destek vermiyoruz

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, ''Rusya hükümetine, (Esed rejimiyle) bu askeri bağlarını tamamen koparması ve tüm ilave destek ve teslimatları durdurması için defalarca çağrı yaptık. Açıkçası, kendileri doğruladıkları için biliyoruz ki bu teslimatı yapmaya devam ediyorlar'' dedi.

Clinton, Hindistan Dışilişkiler Bakanı Somanahalli Mallaiah Krishna ile görüşmesinden sonra düzenlenen ortak basın toplantısında, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un, kendisinin gündeme getirdiği, ''Rusya, Suriye'ye saldırı helikopteri satıyor'' yönündeki iddiasını reddetmesiyle ilgili soruları yanıtladı.

Dünkü konuşmasında Moskova ile Esed rejimi arasında devam eden askeri ilişkilere dair kaygılarını ifade ettiğini hatırlatan Clinton, ''Rusya hükümetine, (Esed rejimiyle) bu askeri bağlarını tamamen koparması ve tüm ilave destek ve teslimatları durdurması için defalarca çağrı yaptık. Açıkçası, kendileri doğruladıkları için biliyoruz ki, bu teslimatı yapmaya devam ediyorlar'' diye konuştu.

Clinton, Suriye'deki durumun iç savaşa doğru gittiğine işaret ederek, ''Artık, Rusya ve BM Güvenlik Konseyi üyeleri dahil, uluslararası toplumdaki herkes için, Esed ile tek ses halinde konuşma ve şiddetin durması ile siyasi değişime uzanan plan için Annan ile anlaşmaya varması yönünde ısrar etme zamanı'' ifadesini kullandı.

Rusya'nın, Suriye'de barış ve istikrarın tekrar sağlanması ve bölgeyle ilişkisini korumayı istediğini söylediğini anımsatan Clinton, ''Eğer Rusya şimdi daha yapıcı biçimde hareket etmezse, tüm bunları (istediği şeyleri) risk altına atar'' dedi.

-''Muhaliflere askeri destek vermiyoruz''

Clinton, ABD'nin de Suriyeli muhaliflerden hiçbirine askeri destek vermediğinin altını çizerek, sadece Suriye halkının acılarını azaltmaya yardımcı olmak için insani ve tıbbi yardımda bulunduklarını, bunun yanında muhaliflere öldürücü nitelikte olmayan destekler sağladıklarını vurguladı.

Hillary Clinton, bir soru üzerine, ''Düzenli olarak birçok konuda birlikte çalıştığım meslektaşımla (Lavrov) uzun mesafeler arası tartışmaya girmekten ziyade, Kofi Annan'ın öneri ve liderliğini takip etmemiz ve onun planının, siyasi değişime yönelik çerçeveyi de içeren sütunlarının uygulanmasını sağlamak için bir araya gelmemiz çağrısını yapıyorum'' diye konuştu.

Bir başka soruya karşılık, Rusya ile çok kapsayıcı ilişkilerinin olduğunu ve son 3,5 yılda önemli konularda birlikte çalıştıklarını belirten Clinton, ancak Suriye konusunda iki ülkenin birbirine katılmadığını söyledi.

Clinton, ''Ama şimdi bu, sadece bizim üzerinde uzlaşamadığımız bir konu değil. Her gün insanların öldürüldüğünü, şiddetin arttığı, hükümetin çocuklar dahil silahsız sivillere acımasızca saldırdığı bir yerden bahsediyoruz'' dedi.

Uluslararası toplumun sesinin net olması gerektiğine dikkati çeken Clinton, Annan'ın, ilerlemeye yönelik bir yol bulmak için ilgili ülkeler ve çok uluslu organizasyonları bir araya getirebileceğine yönelik umutlarının devam ettiğini kaydetti. Clinton, ''Rusya da dahil uluslararası toplumun masaya oturması ve ilerlemeye dönük bir yol bulmak yönelik yapıcı olmasının zamanı'' dedi.