Bloomberght
Bloomberg HT Haberler G.Saray/Cengiz: Kulüplerimizin ortalama geliri giderlerinin 4'te 1'i

G.Saray/Cengiz: Kulüplerimizin ortalama geliri giderlerinin 4'te 1'i

Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, "Süper Lig'deki 18 kulübün toplam borcu yaklaşık 15 milyar lira. Toplam geliri bunun 4'te 1'i" dedi

Giriş: 12 Mart 2019, Salı 15:50
Güncelleme: 12 Mart 2019, Salı 16:00

Galatasaray Kulübü ve DenizBank, Ali Sami Yen Spor Kompleksi’nin Türkiye’nin ilk nakitsiz stadyumu olması yolunda temellerin atıldığı önemli bir anlaşma gerçekleştirdi.

Anlaşmanın detayları Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz ve DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş’in katılımıyla Ali Sami Yen Spor Kompleksi’nde yapıldı. Toplantıda Galatasary Başkanı Mustafa Cengiz, kulüplerin borçlarının yapılandırılmasına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Cengiz, Süper Lig kulüplerinin mali açıdan zor durumda olduğunu belirterek, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ile Türkiye Bankalar Birliğinin (TBB) borçların yapılandırması projesinin bir an önce sonuçlandırılması gerektiğini söyledi.

TFF ve TBB'nin yapılandırma projesinin aralık ayından beri gündemde olduğunu aktaran Cengiz, "Aslında deniz tükendi. Hiçbir şey göründüğü gibi değil. İnsanlar gülümsüyor, kan kusup 'kızılcık şerbeti içtim' diyor. Bütün kulüpler için geçmiş yıllardan gelen borçlar, zorlama bir noktaya ulaştı. Kulüplerimizin ortalama geliri, giderlerinin 4 kat altında. Süper Lig'deki 18 kulübün toplam borcu yaklaşık 15 milyar lira. Toplam geliri bunun 4'te 1'i. Bu kar, bu güneşe dayanmaz, erir. Devletimiz müdahale etti. Devlet zaten yol gösterici, düzenleyici, yapıcıdır ve yardımcıdır." diye konuştu.

Ziraat Bankası'nın yapılandırmadaki rolünün eleştirilmesine tepki gösteren Cengiz, sözlerine şöyle devam etti:

"Bizi en çok rahatsız eden siyaseten yapılan söylemler oldu. 'Ziraat Bankası çiftçiye gitmeli, tarladakine destek vermeli.' dediler. O zaman DenizBank'ın burada ne işi var. Tekneye gitsin, balıkçılıkla uğraşsın. Bu dar mantıkla bir yere varamayız. Bu bir finansmandır. Ziraat Bankası, devlet bankasıdır, görevleri vardır, görev alır. Bu alınan görev halkımızın stresinin, huzursuzluğunun arttığı, tek uğraştığı, bazen 'Ne olacak bizim takımın hali.' diye üzüldüğü, bazen de bizim gibi gol atıp rahatladığımız anlarda huzurlu olduğumuz bir süreç. Biz hafta sonlarını bekliyoruz. Halk o kadar futbolla yatıp kalkıyor ki milli maç araları bile psikolojik olarak sıkıntı oluyor. İngiltere, toplumsal stresi atmanın yolu olarak görüyor ve bu yüzden çok sık maç oynatıyor."

"LİSANSLAMA SİSTEMİ GELİYOR"

Sarı-kırmızılı kulübün başkanı, yapılandırma projesi kapsamında TFF'nin yeni bir lisanslama sistemi üzerinde çalıştığını bildirdi.

Devlet yetkililerinin süreci araştırdığına değinen Mustafa Cengiz, "Biz, harcamaların kontrol altına alınmasını ve yönetimlerin denetlenebilir hale gelmesini istedik. Borçlanmanın yeniden yapılanmasının gerektiğini söyledik. Devletimiz bu konuda vaziyet aldı. Maalesef devletimizi de biraz ürküttüler. Teşekkür yerine anlamsız tepkiler gördü. Şu anda TFF bünyesinde Galatasaray olarak katkıda bulunduğumuz bir lisanslama sistemi geliyor." ifadelerini kullandı.

Galatasaray'ın UEFA ile yaptığı finansal fair play anlaşmasının benzerinin TFF tarafından uygulanacağını vurgulayan Cengiz, şu değerlendirmede bulundu:

"Galatasaray olarak bir tecrübe kazandık. Üç yılda 5 milyon avro yerine 147 milyon avro zarar ettik. UEFA buna rağmen mali çalışmalarımızı görerek bize yeniden bir fırsat verdi. Yeniden yapılandırma anlaşması yaptık. Devlet de bunu yapmaya çalışıyor. Devletin yaptığı bir anlamda finansal fair play anlaşması. Kulüpler mali lisans alacak. Uluslararası bağımsız denetleme şirketi denetleyecek. Her aldığımız transferde, her yaptığımız olayda UEFA'ya hesap veriyoruz. Belli bir harcama hakkımız var, gelirimizin yüzde 60'ı kadar harcayabiliriz. Aynı sistemin benzeri Türk kulüplerine uygulanacak. Türk futbolu kendi finansal fair play kurallarını oluşturacak. Bunun çalışması var. Devletimizden rica ediyorum. Lütfen bu işi bir an önce sonlandırsınlar. Devletin 'kulüplere el koyayım' veya 'sisteme hakim olayım' gibi bir düşüncesi yok. Sadece borcu ödenebilir, kulüpleri yönetilebilir hale getirmeye çalışıyoruz."

Cengiz, yapılandırma çalışmalarının bir an önce tamamlanması gerektiğini dile getirerek, şöyle konuştu:

"Bankacılık sistemi güvercine benzer. Mali yapıda en ufak bir risk gördüğünde uçup gider. Şu anda Denizban ve Ziraat Bankası hariç diğer bankalar kredi kanallarını kapattılar. Herhangi bir kulüp bir bankaya gittiğinde yeniden yapılandırmanın bitmesini bekliyor. Bir an önce bunun sonlanmasını istiyoruz. Birçok kulübümüz için bu son şans. Galatasaray için ilk defa reel olarak kara geçtik. Bunun sürdürülebilir olması için çalışıyoruz. 18 Süper Lig kulübünün her sene şampiyon olacak, hepsi Şampiyonlar Ligi'ne gidecek diye bir şey yok. Ayağımızı yorganımıza göre uzatmamız gerekiyor. Geç kalan hiçbir şey gereken etkiyi göstermez."

"METRO ÇIKIŞI VE ASLANLI YOLU DA DEĞERLENDİRECEĞİZ"

Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz ise kullanımı kolay bir uygulamayı hayata geçirdiklerini belirterek, şöyle konuştu:

"Kimseyi kıskandırmak için söylemiyorum ama Galatasaray olumlu anlamda ilklerin kulübü olmaya devam ediyor. Dijitalleşen ve globalleşen dünyamızda ilk defa Türkiye'de bir statta, yeni bir uygulamayı yaşama geçireceğiz. Bu uygulamayı yıllardan bu yana kişisel olarak Hakan Ateş bey hem de kurum olarak DenizBank'ın Türk sporuna ve Galatasaray'a verdiği destek kapsamında hayata geçiriyoruz. Bu bir hızlı ödeme sistemi. Avrupa'da bir çok statta ön ödemeli sistemler var. Çok değişik bir uygulama. Pratiği çok kolay. Herhangi bir başka bankanın kredi kartı ile de ödeme yapabiliyorsunuz."

Uygulamayın harcamaların kayıt altına alınması açısından devlet için de önemli olduğunu aktaran Cengiz, "Dijitalleşen dünyanın kolaylıklar dünyası olması gerekir. Hem tüketiciyi hem de hizmet vereni yormaması, her şeyin de devletimiz için kayıt aldığı alınması gerekir. Bu uygulama bütün harcamaları kayıt altına aldığı için devletimiz için de gerekli ve yararlı." ifadelerini kullandı.

Mustafa Cengiz, anlaşmanın süresiyle ilgili bilgi vererek, "Anlaşma 1 yıllık ama uzatacağız. Bunun için de bir ön ödeme yaptılar. Taraftarımız akıllı telefonuna yükleyeceği ücretsiz uygulama ile her kartta ve her ATM'de kolaylıkla kullanacak." şeklinde görüş belirtti.

Sarı-kırmızılı kulübün başkanı, makro hedeflerinde fastPay uygulamasının önemli bir yer tutacağını aktararak, "Amacımız kulübü sağlıklı, sürdürülebilir, kalıcı bir mali yapıya kavuşturmak. Bunun için her fırsatı değerlendiriyoruz. Açık söylemek gerekirse sineğin yağını çıkarmaya çalışıyoruz. Makro hedeflerimiz var. Bu hedefler içinde fastPay'in de önemli bir yer alacağını düşünüyorum. Bu komplekste 65 mağaza ve 9 ticari işletme var. Metro çıkışı ve aslanlı yolu da değerlendireceğiz. Ciddi girişimlerimiz var. Bundan lira bazında bir gelir elde ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

TÜRK TELEKOM STADYUMU'NDA NAKİTSİZ ÖDEME DÖNEMİ BAŞLIYOR

Galatasaray ile Denizbank arasındaki anlaşmaya göre taraftarlar, Türk Telekom Stadyumu'nda anlaşma sağlanan mağazalar, büfeler ve GS Store’dan yapacakları alışverişlerini, DenizBank müşterisi olsun olmasın herkesin faydalanabileceği fastPay ile cüzdan taşıma derdi olmadan, nakit kullanmadan, sıra beklemeden, cep telefonlarından yapabilecekler. Böylece zamandan tasarruf sağlanarak aynı sürede çok daha fazla kişiye hizmet sunulabilecek.

İş birliği kapsamında içinde bulunulan futbol sezonunun ikinci yarısında tüm mağaza ve büfelerle birlikte GS Store’da pilot uygulamalara başlanması; 2019-2020 sezonu başlangıcıyla beraber Ali Sami Yen Spor Kompleksi’nde büyük ölçüde nakitsiz stadyum konseptine geçilmesi hedefleniyor. Ek olarak stadyumda fastPay ile yapılan ödemelerde, bir hafta içinde kullanıcıların fastPay hesaplarına aktarılmak üzere yüzde 10 iade, fastPay’den DenizBank GS Bonus Kart ile yapılan ödemelere ise, yine kullanıcıların ekstrelerine yansıtılmak üzere yüzde 10 iade avantajı sunulacak. Böylelikle kullanıcılar stadyum içinde nakitsiz ve hızlı ödeme yapma rahatlığını yaşarken yüzde 20’ye varan daha az ödeme avantajından da yararlanmış olacak.

Hakan Ateş, toplantıda yaptığı konuşmada, Türk sporunun ana finansörü olan futbolu ve dolayısıyla tüm alt branşları desteklemeyi 20 yıldır sosyal sorumluluklarının önemli bir bileşeni olarak gördüklerini belirtti.

Türk sporuna en büyük destek veren bankaların başında geldiklerini söyleyen Ateş, bu kez dijital teknolojiler ve inovasyon alanındaki bilgi birikimlerini de dahil ederek Türkiye’yi nakitsiz stadyum konseptiyle tanıştırdıkları projenin, dünya markası Galatasaray ile anılacak bir ilk olduğunu vurguladı.

Ateş, DenizBank’ın, kurulduğu günden bu yana müşterisini faaliyetlerinin merkezine yerleştirip teknoloji ve insan arasında köprü kurmayı misyon edinmiş bir kurum olduğunu anlattı.

İnsan hayatına temas ettikleri her noktada, dokundukları kitlelerin yaşantısını kolaylaştırarak, onlara bankacılık ve ödeme anlamında vakitten tasarruf edebilecekleri deneyimler sunabilecekleri inovatif modeller üretmeye odaklandıklarını dile getiren Ateş, bu bağlamda, ülkenin önde gelen kulüplerinden Galatasaray ile Ali Sami Yen Spor Kompleksi’nde akıllı, hızlı ve kaliteli bir alışveriş deneyimi sunmak üzere güçlerini birleştirmekten mutluluk duyduklarını ifade etti.

Ateş, yalnızca geçen sene Süper Lig karşılaşmalarını izlemek üzere sezon boyunca Aslantepe’ye gelen sarı kırmızılı taraftar sayısının 700 bin kişiye yaklaştığını söyledi.

"FUTBOL KULÜPLERİNİN FİNANSMAN ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR"

Toplantının ardından soruları yanıtlayan Ateş, fastPay’in 2 milyon kullanıcısının bulunduğunu ve Türkiye’nin en büyük mobil cüzdanı olduğunu söyledi.

Kulüplerin normal finansmanını ihtiyaçlarını DenizBank olarak destek verdiğini belirten Ateş, Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor başta olmak üzere 19 kulübe finansman sağladıklarını, bazı kulüplerin de sermaye piyasası işlemlerini yaptıklarını dile getirdi.

Ateş, şunları kaydetti:

“Ziraat Bankası ve Denizbank’ı dışarıda bırakırsak, bankacılık sektörünün futbol kulüplerinin finansmanına pek sıcak bakmadığını görüyoruz. Bunun nedenini de açıkça bilmiyorum. Başkasının izinden gidenin ayak izi olmaz. Biz kendi ayak izini yaratan banka olarak sporda da bunu yaptık. Futbol bunun dinamosudur. Futbol kulüplerinin finansmanın ciddi aksamalar oldu. Bunun nedeni de gelir-gider dengesinde ciddi bozulmalar olmasıdır. Biz bunun bir sisteme oturtulmasını ve organize piyasalar üzerinde gerçekleştirilmesini istiyoruz. Basiretli yönetim anlayışıyla kulüplerin gelir-gider dengesini tutturması lazım. Burada da görev kulüplerin yönetim kuruluna düşüyor. Kulüplerin son yıllarda finansal yapılarında ciddi bozulmalar yaşanıyor. Buna bir düzen getirmek açısından Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın öncülüğünde bir çalışma yapılıyor. Bu çalışma henüz neticelenmediği için bir şey söyleyemiyoruz.”

Ateş, iyi yönetimin anlayışının saydamlık, hesap verilebilirlik, sorumluluk alma ve adalet olmak üzere dört şartı bulunduğunu söyledi.

Bu dört şartın yerine getirilmesi durumunda ister futbol kulübü yönetimi ister şirket ister aile yönetimi olsun her alanda başarıya ulaşılacağına işaret eden Ateş, “Futbol kulüplerinin yıllar boyunca birikmiş olan borçları var. Artık devr-ii sabık yaratmanın bir anlamı yok. Tepeden tırnağa oturup bu sorunu çözmemiz lazım. Ben regüle edilmiş bir sektörden geliyorum. Benim hata yapma şansım ne ölçüde varsa futbol kulüplerinde de öyle olmalı. 100-200 bin avroya oynayan basketbolcuyu buraya 3 milyon avroya getiriyorsunuz, 45 bin avroya oynayan kadın voleybolcuyu burada 450 bin avroya oynatıyorsunuz bunlara bakmamız lazım. Ben bunu anlayamıyorum. Nasıl tarımda ürünlerin fiyatlarına bakıyorsuz, burada da maliyet oluşturan kalemlere bakmamız lazım. Amatör branşlara da kaynak ayırabilmeliyiz. Afrikalı bir oyuncu 15 milyon avro ediyorsa Türk futbolcusu da bu rakamları edebilmeli. Kendi değerlerimizi yüceltmemiz lazım. Tüm bunları DenizBank Genel Müdürü olarak değil, Hakan Ateş olarak söylüyorum.” ifadelerini kullandı.