Frank tavanına ilişkin görüş bildiren İsviçre Merkez Bankası Yönetim Kurulu üyesi Fritz Zurbruegg, uygulamanın, "ciddi riskler" taşıyan,  "ekstrem bir önlem" olduğunu savundu.

Minimum döviz kurunun toplumun genel ve siyasetçilerin genel desteğini aldığını söyleyen Zurbruegg, ancak bu uygulamanın aşırı bir önlem olduğunun farkına varılmasını gerektiğini belirtti. İsviçre'nin Lucerne kentinde konuşan Zurbruegg, Frank tavanınının, İsviçra ekonomisindeki sorunlar için bir "panzehir" olmadığını ve ciddi riskler taşıdığını ifade etti.

Zurbruegg, para birimindeki açığın teşkil ettiği tehditleri teker teker sıralamasa da, SNB Başkanı Thomas Jordan'ın 27 Nisan'da dile getirdiği "Döviz rezervlerinde ciddi oranda genişleme" potansiyeline dikkat çekti.

Bankanın Eylül 2011'de Euro/Frank paritesine 1.20 franktan tavan uygulaması getirmesinden bu yana, bu seviyenin korunması için SNB öngörülmemiş miktarda döviz rezervi yapmak zorunda kaldı. Rezervler geçtiğimiz ay düşse de, hâlen İsviçre'nin GSYH'sinin neredeyse yüzde 70'ine karşılık geliyor.

Zurbruegg, deflasyon riski taşımasından ötürü İsviçre frankının aşırı değerlenmesinin bir parasal sorun olduğunu ifade etti.

İsviçre'nin fiyat istikrarının önümüzdeki birkaç yılda tehlikede olmadığını anlatan Zurbruuegg, "Ancak krizin uzaklaşmasıyla merkez bankaları doğru zamanlamalarla para politikalarını normale döndürecek be likiditeyi yeniden absorbe edecek" dedi.