Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, "Kurdaki hareketleri, şokları absorbe etme konusunda önemli bir mekanizma olarak kabul etmek lazım. Çünkü eğer kurda o hareket olmazsa bilin ki ekonomide bir başka yerde çok daha kalıcı, çok daha büyük bir hasar gelişebilir" dedi.

Dünya Ekonomik Forumu (WEF) için İsviçre'nin Davos kasabasında bulunan Babacan, TRT Haber'de soruları yanıtladı. 

Davos'ta yoğun bir temas trafiğinin devam ettiğini, oturumlarda Türkiye'nin ne söyleyeceğinin merak konusu olduğunu ifade eden Babacan, ayrıca bakanlar ve iş dünyası temsilcileriyle ikili temaslarda bulunduklarını ve değerlendirmeler yaptıklarını anlattı.

Türkiye'nin oldukça enteresan bir dönemden geçtiğini belirten Babacan, "Ama bu demokratik ve hukuku sınavını da Türkiye'nin başarıyla geçeceğine inanıyorum. Daha önce e-bildiri dönemi, kapatma davasını, Gezi olaylarını yaşadık. Şimdi de bunları yaşıyoruz. Bunların her biri önemli sınav. Türkiye'nin demokrasisi açısından, Türkiye'nin hukuk devleti olabilmesi açısından önemli sınavlar. Bu sınavları en başarılı şekilde vereceğimize inanıyorum" dedi.

Bugün sadece Türkiye'de değil bütün gelişmekte olan ülkelerde bir piyasa hareketliliği yaşandığını ifade eden Babacan, "Olup bitenlerden Türkiye'nin etkilenmesi bir bakıma çok şaşırılmaması gereken bir konu ama Türkiye'ye özel, Gezi gibi, 17 Aralık süreci gibi yaşananların da Türkiye'yi bir miktar daha negatif ayrıştırdığını da kabul etmek lazım" diye konuştu.

Türkiye'nin uzun vadeli başarısı konusunda hiç şüphe bulunmadığını vurgulayan Babacan, şunları kaydetti:

"Bundan 3 yıl, 5 yıl ve 10 yıl sonra bugünkünden çok daha güçlü bir Türkiye olacağı konusunda çok genel bir kanaat hakim. Önemli olan ekonominin temellerinin sağlam olması. Güçlü bir kamu finansman yapımız, güçlü bir bankacılık sistemimiz var. Daha önceki dönemlerle mukayese edilmeyecek kadar temellerimiz sağlam. Kurdaki hareketleri, şokları absorbe etme konusunda önemli bir mekanizma olarak kabul etmek lazım. Çünkü eğer kurda o hareket olmazsa bilin ki ekonomide bir başka yerde çok daha kalıcı, çok daha büyük bir hasar gelişebilir. Onun için itidalle yaklaşılması gerektiğini düşünüyorum ve bunun da geçici olacağını düşünüyorum."

Türkiye'de serbest kur rejimi olduğunu ve kurdaki artışın sermaye çıkışından kaynaklanmadığını belirten Babacan, Döviz piyasasında bir miktar hareketlilik görüldüğünü, ancak bu durumun geçici olduğunu söyledi. Babacan, Merkez Bankasının açıklamaları dışında yapılan açıklamalara itibar edilmemesi gerektiğini belirtti. 

Piyasaların Rusya'da, Arjantin'de, Brezilya'da da çok hareketli olduğunu dile getiren Babacan, dün ve bugünkü gelişmelere bakıldığında bunun ağırlıklı olarak dışarıdan kaynaklı olduğunun bilinmesi gerektiğini kaydetti. 

Çin'de biraz daha yapısal sorunlar olduğunu ifade eden Babacan, Çin'in büyüme modelini tamamen değiştirdiğini, yeni modelin nasıl sonuç vereceği konusunda bazı soru işaretleri bulunduğuna dikkati çekti. Çin'in yeni seçtiği politikalarda olabilecek aksaklıkların dünya piyasaları açısından da önemli olacağını, dünyanın ikinci büyük ekonomisindeki gelişmelerin dünya ekonomisini de etkileyeceğini belirten Babacan, gelişmeleri yakından takip ettiklerini söyledi.

Babacan, Türkiye'nin yapısal reformlarını zamanında yapması, maliye ve para politikalarında çok dikkatli çizgi izlemeye devam etmesi gerektiğini ifade etti.

Türkiye'nin kamu borcunun ve bütçe açığının milli gelire oranının çok düştüğünün altını çizen Babacan, bunlarla birlikte bankacılık sisteminin Türkiye'nin sağlam olduğu konular olduğunu dile getirdi. Öte yandan Türkiye'nin cari açığı olduğunu hatırlatan Babacan, buna yönelik tedbir almak gerektiğini ve bu tedbirlerin bir kısmını aldıklarını söyledi. Babacan, Türkiye'nin gerçeklerini görmek ve buna uygun politikaları üreterek uygulamak gerektiğini kaydetti.

Dış ticaretle uğraşan firmalar için kurun seviyesinden daha önemlisinin kurun oynaklığı olduğunu ifade eden Babacan, ithalat ihracat yapan firmaların, ticaret yaparken biraz daha kuru öngörebilmek istediğini belirtti. Türk Lirası'nın gelişmekte olan ülkelerin içindeki en az oynaklık gösteren para birimi olduğuna işaret eden Babacan, dün Arjantin'in para biriminin yüzde 15 değer kaybettiğini hatırlattı. Küresel ekonomilerde dalgalanmalar, çalkantılar olduğu zaman Türkiye'nin de etkileneceğine dikkati çeken Babacan, önemli olanın, bunun Türkiye ekonomisi üzerinde kalıcı bir etki bırakmaması olduğunu dile getirdi. Babacan, bu konuda attıkları adımların, Türkiye ekonomisini önemli oranda koruduğunu kaydetti. 

17 Aralık sürecinin ekonomiye etkisine ilişkin olarak da Babacan, Cuma akşamı itibarıyla halka açık şirketlerdeki değer kaybının 50 milyar dolara yakın bir düzeyde olduğunu ifade etti. Babacan, değer kaybına yatırımcıların birbirleriyle yaptığı alışverişlerin neden olduğunu, sermaye çıkışından kaynaklanmadığını söyledi.

AA