Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

Avrupa Birliği (AB) devlet ve hükümet başkanları, Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinden en güçlü siyasi grup olarak çıkan Hristiyan Demokratların AB Komisyonu Başkanı adayı Jean-Claude Juncker için hızlı atama kapısını aralamadı.

AB liderlerinin AP seçimlerini değerlendirmek için düzenledikleri gayriresmi zirvede, Londra başta olmak üzere birçok başkent Lüksemburg'un eski Başbakanı Juncker'e sıcak bakılmadığı sinyalini verdi.

İngiltere, Hollanda, Macaristan ve İsveç, Juncker'e mesafe koyarken, başından itibaren Juncker'in adaylığını destekleyen Almanya Başbakanı Angela Merkel'in zirve sonrasında yaptığı açıklamada, AB'de Komisyon ve Konsey başkanlıkları, Dışişleri Yüksek Temsilcisi ve Ekonomi Komiseri dahil önemli atamalarla ilgili istişarelere ihtiyaç duyulduğunu vurgulaması, tavır değişikliği şüphesi uyandırdı.

Öte yandan Juncker, Sosyalistlerin iktidarda olduğu Fransa ve Avusturya'nın açık desteğini alarak elini güçlendirdi.

AB liderleri yeni Komisyon Başkanı atamasıyla ilgili AP ile müzakereler yürütmesi için AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy'a yetki verirken, bu süreçte Juncker'le Sosyalistlerin AB Komisyonu Başkanı adayı Martin Schulz'un, AP'de çoğunluğun desteğini arkalarına almaya çalışması bekleniyor.

Aşırı sağın patlama yaptığı AP seçimlerinde sandık çıkış anketlerine ve ilk sonuçlara dayalı projeksiyonlar, 751 üyeli parlamentoda Hristiyan Demokratların güç kaybetmelerine rağmen 213 koltukla en büyük siyasi grup olmaya devam ettiklerini ve Sosyalistlerin 191 koltukla ikinci sırayı aldıklarını gösteriyor.

Yeni dönemde AP'de Liberallerin 64, Yeşillerin 52, Muhafazakar ve Reformcuların 46, aşırı solun 42 ve Avrupa Özgürlük ve Demokrasi grubunun 38 koltuk kazanması ve aşırı sağ partilerin toplamda 140 kadar milletvekilini parlamentoya sokması öngörülüyor.

Mevcut AB Anayasası'na göre, Komisyonu Başkanlığı ataması için üye ülkelerin nitelikli çoğunluğunun ve AP'nin mutlak çoğunluğunun desteği gerekiyor.

Gayriresmi zirvede aşırı sağın yükselişini de masaya yatıran liderler, Van Rompuy'u, AB'nin gelecekte hangi politikalara ağırlık vermesi konusunda üye ülkelerden gelecek teklifleri rapor haline getirerek 26-27 Haziran'daki AB zirvesine sunmakla görevlendirdi.