Bakan Yıldız: IŞİD bizim muhatabımız değil

"IŞİD hangi vesileyle olursa olsun bizim muhatabımız değildir. Enerji sektörüyle ilgili çalışmaları bu yönde yapıyoruz" diyen Yıldız, şöyle konuştu:

"Orada bazı sahaların, blokların el değiştirmesi söz konusu. Çok ciddi bir siyasi istikrarsızlık var, ancak bu bizim bakış açımızı değiştirmiyor. Şu ana kadar Türkiye'ye 7,8 milyon varillik bir sevkıyat yapıldı. 7. tanker de yüklendi ve sevkıyatı yapıldı. Sevkıyatı yapılan petrol Irak petrolüdür. Oluşan gelirler de Irak anayasasına göre kendilerinin belirlediği oranlarda olacaktır. Şu ana kadar Türkiye'den 6,5 milyon varillik sevkıyat yapıldı. Borulamayla ilgili bazı çalışmalar yapıldığı için bugün itibariyle sevkıyat söz konusu değil."

Ham petrol fiyatları itibariyle düşüş varmış gibi görünse de döviz fiyatlarındaki yükselişin enerji maliyetlerini henüz istenildiği oranda düşürmediğini dile getiren Yıldız, bazı kalemlerde alınan fiyatlardan daha düşük fiyatla satılan mallar olduğunu belirtti. Yıldız, sektör olarak hem ham petrol fiyatlarının hem de döviz kurunun düşmesini beklediklerini kaydetti.

- İran gazı -

Bakan Yıldız, İran'dan alınan doğalgaz konusundaki soruları yanıtlarken, nisan ve temmuz ayında görüşmeler yapıldığını, tahkim süreciyle ilgili duruşmaların gerçekleştirildiğini ve eylül ayında yapılacak duruşmayla sürecin sonuna gelindiğini söyledi.

Basıncın artırılıyor olması ve teknik bazı hazırlıkların yapılmasının geriye dönük eksik teslimatlarla alakalı konuyu bir kenara bırakmayacağını dile getiren Yıldız, "Şu ana kadar İranlı kardeşlerimiz tarafından fiyat indirimiyle alakalı somut, elimize gelen bir teklif bulunmuyor ve tahkim süreci devam ediyor. Yıl sonunda zannediyorum bununla alakalı konu netleşir. Kim haklı, kim haksız uluslararası tahkimde ortaya çıkar. Türkiye, bütün bu davaları haklı olduğu için açmıştır" dedi.

İran'dan daha fazla doğalgazın uygun fiyatlarla teklif edilmesi halinde buna taleplerinin olacağını anımsatan Yıldız, basınçla, borulamayla alakalı önemli bir çalışma bulunduğunu, ancak bunun ileriye dönük olduğunu ifade etti. Yıldız, tahkimdeki konunun ise geriye dönük eksik teslimatları kapsadığını ve bunların birbirinden bağımsız olduğunu vurguladı.

İleriye dönük kapasitenin artacak olmasının, geriye dönük davanın kurgusunu değiştirmediğini dile getiren Yıldız, iki sürecin birbirinden ayrı seyrettiğini belirtti. Yıldız, şöyle konuştu:

"Bugün itibariyle artan çok önemli bir miktar yok. Bu miktarın özellikle kış aylarında çok daha fazla olmasını istiyoruz. Önemli olan doğalgaza daha fazla ihtiyacın olduğu 5 aydır. İran, Azerbaycan, Rusya'dan talebimiz özellikle o aylarda tam kapasiteyle çalışmaktır. Herhangi bir aksaklığın doğması bu çalışmamıza engel teşkil edebiliyor. Bakımları yapılıyor, bu kışa da hazırlıklı olarak giriyoruz. Yazın enerji kesintisinden medet umanlar olmuştu. Türkiye'nin arz fazlası vardır. Az güvenliğiyle ilgili herhangi bir problem bulunmamaktadır."

İran gazında kapasitenin artırılmasıyla ilgili çalışmanın kısa süreli bir çalışma olmadığına işaret eden Yıldız, "Miktarla alakalı net bir rakam söz konusu değil. İran'dan, Rusya'dan Azerbaycan'dan Kış aylarında daha fazla doğalgaz sevkıyatını istiyoruz" dedi.

- "İş dünyası sıkıntı yaşamayacaktır"

Yeni hükümetin, iş dünyası ve enerji sektöründe tedirginlik yaratıp yaratmayacağına ilişkin soru üzerine Yıldız, iş dünyasının özellikle enerji sektöründe, sektöre ve hükümete güvendiğini ve yatırımlarını devam ettirdiğini söyledi. Yıldız, "Yeni hükümet de iş dünyasının rahatlıkla güvenebileceği bir hükümet olacaktır. Bu AK Parti'nin gücünden kaynaklanmaktadır. İş dünyamız da bu manada bir sıkıntı yaşamayacaktır" diye konuştu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) yöneticilerinin yasadışı dinlendiği iddialarına ilişkin, "EPDK'nın da dinleniyor olmasını, Türkiye'nin demokrasisi açısından çok ciddi bir kayıp olarak görüyorum" dedi.

Yıldız, bakanlıkta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

EPDK yönetiminin yasadışı dinlendiği yönündeki haberlere ilişkin soru üzerine Yıldız, AK Parti hükümetlerinin gücünü şeffaflık ve dürüstlükten aldığını söyledi.

Enerji sektöründeki para hareketlerinden herhangi bir çıkar sağlanıp sağlanmadığının merak edilmiş olabileceğini ifade eden Yıldız, ama bunun illegal yollara başvurularak, hukuk dışı kurallarla işletilmesinin kabul edilemeyeceğini belirtti. Yıldız, şöyle konuştu:

"Siz, Enerji Bakanı'nı 3,5 yıl boyunca izleyeceksiniz, dinleyeceksiniz ve oradan bir şey çıkartmaya çalışacaksınız. Bize sorsalar, bunun cevabını veririz. Hangi konu merak ediliyorsa onu kamuoyu ile paylaşıyoruz. Ama bizim devlet başkanlarıyla, hükümet başkanlarıyla, meslektaşlarımızla yaptığımız çok gizli, gizli ibareli görüşmeler var. Bunların önemli kısmı stratejik konular. Bu piyasanın düzenleme ve denetlenmesinde mesul EPDK'nın da dinleniyor olmasını, bu manada Türkiye'nin demokrasisi açısından çok ciddi bir kayıp olarak görüyorum. Her zaman sektörde dürüst, kaliteli ve seviyeli bir yönetim sergilemeye çalışıyoruz. Allah bize, çocuklarımıza herhangi bir haram para nasip etmesin. Enerji sektöründe milyar dolarların dönüyor olması, kendimizle alakalı şükürler olsun herhangi bir kaygıya, endişeye girmemizi gerektirmiyor."

Yıldız, piyasanın daha derinleşmesi ve sektörün büyümesi için uğraştıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Gerek Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, gerekse ilişkili özerk ve bağımsız kuruluşu EPDK. O açıdan merakı olanlar varsa gelsinler, sorsunlar. Biz bütün açıklığı ve şeffaflığıyla buna cevap veririz. Ama o dinlemeden uluslararası arenada bilgisinin olmaması gereken bir yapının bilgisi oluyorsa, bunu affedemeyiz. Aldığınız bilgileri, şahsımla alakalı yapılmış dinlemeleri herhalde kapı komşunuza vermediniz. Paralel yapının bununla alakalı kaygılarının ve meraklarının yalnızca bundan kaynaklanmadığını çok iyi biliyoruz. Herhalde çok daha uzak yerlere verdiniz diye söylüyorum. Bunun kabul edilebilir bir tarafı yok. Hukuki gerekler neyse o zaten yapılacak."

Alman istihbaratının Türkiye'yi dinlediği iddialarına ilişkin soru üzerine Yıldız, "Dışişleri Bakanlığımızın bunun üzerine çalıştığını söylemem lazım. Almanya'nın dinlemesiyle, uluslararası bazı arenalarda dinleme faaliyetleri ile alakalı. Türkiye Cumhuriyeti hukuk devletidir. Yine hukuk içerisinde kalarak hem uluslararası arenada hem de kendi içimizde bu tür durumların çözümüne ilişkin davranışımızı sürdüreceğiz" dedi.

- Maden ruhsatları

Bakan Yıldız, AK Partili milletvekili, eski bakan ya da parti üyelerinin yakınlarına maden ruhsatları verildiği yönündeki iddiaların sorulması üzerine, ruhsatların alınma şartlarının belli olduğunu söyledi. Yıldız, "Mesela memur, kamu görevlisi olarak ben şu anda müracaat edemem ama özel sektördeki herhangi bir kişi o şartlara uyuyorsa o müracaatını yapar. Bir kere o sayı yanlış. Yaklaşık 13 bin işletme ruhsatından bahsediyoruz. 52 değil. Her gün de ruhsat müracaatları yapılmaktadır. Biz gelen kişinin AK Partili olup olmadığına, muhalefet partisinden olup olmadığına bakmadan o işlemleri sürdürüyoruz. O kişinin görüşü, CHP olabilir, MHP, AK Parti olabilir, saygı duyarız ama bizim ruhsat verme şartlarımızda böyle bir kalem bulunmamaktadır" diye konuştu.

- Yeni kabine çalışmaları

Taner Yıldız, yeni kabinenin oluşturulmasıyla ilgili çalışmalar ilişkin sorular üzerine, davası olan insanların makamlarıyla alakalı kaygı ve endişe duymadığını söyledi. "Bizim derdimiz koltuk, masa, sandalye değil. Bütün arkadaşlarım için de aynı şeyi söylüyorum" diyen Yıldız, Türkiye büyürken, kalkınırken, aynı zamanda egoların da küçülmesi ile alakalı çok ciddi bir çalışma ortaya konulduğunu ifade etti.

Şahsen 3 dönem kuralının korunmasını desteklediğini dile getiren Yıldız, "Bu bizden sonra gelecek arkadaşların önünü açmak açısından olduğu kadar, son derece kabiliyetli, birikimli ve gençlere bir dinamizm açılacak yolu da tarif eder. Bizler hangi yerde bulunuyor olursak olalım, ister makamın içerisinde isterse kıyısında köşesinde, davamız ülkenin refah seviyesinin yükseltilmesiyle ve hizmet alanlarının genişletilmesiyle alakalıdır" dedi.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde ciddi bir başarıya imza atıldığını ve bunun üzerinde yeterince durulmadığını belirten Yıldız, "14 partinin birleşerek seçime girdiği bir ortamda sağlanamayan başarının, bir partinin bölünmeye çalışılarak sağlanmaya çalışılmasını görüyoruz. Bunların hesabı mutlaka muhalefet partilerinin kendi iç bünyesinde verilmek zorundadır. Bir şeyin nasıl yapılacağını, nasıl olacağını tarif edemeyenlerin, nasıl yapılamayacağının üzerine çalışmasını demokrasi açısında da doğru bulmuyorum" " değerlendirmesinde bulundu.

AK Parti'nin doğru yaptığı kadar güçlendiğini ve güçlendiği kadar daha çok doğru yapma kapasitesine ulaştığını ifade eden Yıldız, "Bunların her birisini önümüzdeki süreçte yeni Başbakanımız'la beraber yeni Bakanlar Kurulu'yla beraber inşallah daha da fazla görmüş olacağız. 2015 süreci ve seçimleri de yine AK Parti'nin güçlenerek çıktığı bir arena haline gelmiş olacak" diye konuştu.