Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

Almanya’da Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşiller arasında yapılan koalisyon ön görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından ibre, son 4 yıldır ülkeyi yöneten ve "büyük koalisyon" olarak adlandırılan CDU/CSU ile Sosyal Demokrat Partinin (SPD) yeniden koalisyon kurmasına döndü.

24 Eylül’de yapılan genel seçimde ciddi oy kaybı yaşayarak tarihinin en kötü sonucunu alan SPD, muhalefette kalmak istedi.

Bunun üzerine CDU/CSU, FDP ve Yeşiller, Almanya’da hiç denenmemiş üçlü koalisyon kurmak için kolları sıvadı.

Ancak 4,5 hafta süren görüşmelerin ardından güven tesis edilemediği ve ülkeyi ilgilendiren önemli konularda partiler arasında ciddi görüş ayrılıkları bulunduğu gerekçesiyle FDP masadan kalktı ve ülke, bugüne kadar yaşamadığı koalisyon krizine sürüklendi.

Almanya’da bir haftadan bu yana devam eden belirsizlikte kamuoyu, bir taraftan üçlü koalisyon için yapılan görüşmelerin bozulmasında kiminin ne kadar payı olduğunu tartışırken, diğer taraftan da bu krizin nasıl aşılacağına odaklandı.

Kamuoyunda "erken seçim", "azınlık hükümeti" ve CDU/CSU ile SPD’in yeniden "büyük koalisyon" kurması ihtimalleri üzerinde duruldu.

Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Genel Başkanı ve Başbakan Angela Merkel’in azınlık hükümeti kurmayı planlamadığını söylemesi ve SPD’nin de genel seçimlerden sonra takındığı koalisyona girmeme tutumunu sürdürmesiyle ilk başta "erken seçim" en kuvvetli ihtimal olarak görüldü.

-Steinmeier devrede

Ancak bu aşamada devreye giren Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, CDU/CSU, FPD ve Yeşiller'in liderlerinin yanı sıra SPD Genel Başkanı Martin Schulz ile görüştü.

SPD yönetimi, Steinmeier-Schulz görüşmesinin değerlendirildiği ve 8 saati aşan toplantıdan sonra, Steinmeier’in bundan sonra getireceği önerilerin bekleneceğini ve SPD’nin kapılarını görüşmelere kapatmayacağı kararının çıktığını açıkladı.

- Partiler "büyük koalisyon" için pozisyon belirliyor

Bu açıklama SPD’nin "büyük koalisyon" için kapalı tuttuğu kapıyı araladığı şeklinde yorumlandı.

SPD Genel Başkanı Schulz da partisinin Almanya için taşıdığı sorumluluğun bilincinde olduğunu ve hükümette yer alınıp alınmayacağı konusunun parti üyelerine sorulacağını belirterek CDU/CSU ile koalisyon görüşmelerine başlama konusunda zemin hazırladı.

Almanya Başbakanı Merkel de hafta sonunda partisinin Mecklenburg-Vorpommern eyalet teşkilatının düzenlediği toplantıda, seçimlerin yenilenmesini yanlış bulduğunu ifade ederek erken seçime karşı çıktı ve hızlı bir şekilde yeni hükümetin kurulmasını istedi.

CDU yönetimi de dün akşam gerçekleştirdiği toplantıda SPD ile koalisyon kurmak için görüşmeler yapılmasına yeşil ışık yaktı.

CDU’nun kardeş partisi Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Başkanı Horst Seehofer de Alman basınına yaptığı açıklamada, Almanya için “büyük koalisyonun” en iyi seçenek olduğunu vurgulayarak SPD ile yapılacak görüşmelere sıcak baktığını gösterdi.

- Liderler, Cumhurbaşkanı Steinmeier ile görüşecek

Bu gelişmeler ışığında gözler, Cumhurbaşkanı Steinmeier’in, Merkel, Seehofer ve Schulz’u Cumhurbaşkanlığı Sarayı Bellevue'ya davet ettiği perşembe gününe çevrildi.

Steinmeier'in bu toplantıda erken seçime gidilmeden nasıl bir hükümet kurulabileceğine ilişkin liderlerle görüş alışverişinde bulunacağı bildirildi.

Görüşmeden çıkacak sonucun Almanya’daki koalisyon krizinin çözüp çözmeyeceği merakla bekleniyor.

- SPD'ye masaya aşırı talepler getirmeme çağrısı

Ancak CDU’lu siyasetçiler büyük koalisyon için yapılacak görüşmelerde SPD’yi aşırı taleplerde bulunmamaları konusunda uyardı.

CDU Genel Başkanı Yardımcısı Julia Klöckner, taleplerin mantıklı olması gerektiğini belirterek muhtemel görüşmelere kırmızı çizgilerle girilmemesini istedi.

CDU’lu Hessen Eyaleti Başbakanı Volker Bouffier de SPD’nin sürekli yeni şartlar getirmemesi gerektiğini ifade ederek "Aşırıya kaçılmaması konusunda dikkat edilmesi gerekir." dedi.

- SPD inandırıcılığını kaybetmekten korkuyor

Buna karşın SPD içinde de büyük koalisyona temkinli yaklaşanların sayısı az değil.

Genel seçimden sonra partinin hükümette yer almayacağı söyleminden dolayı SPD yönetiminin şimdi “büyük koalisyon” kurulmasına ilişkin görüşmeler yapması durumunda SPD'nin inandırıcılığını kaybedeceği endişesi taşınıyor. Bu endişe tabanın yanı sıra partinin üst kademelerinde de dile getiriliyor.

SPD’nin gençlik teşkilatı “Jusos" da partinin büyük koalisyona girmeme fikrini sürdürmesinden yana karar aldı.

Bundan dolayı SPD yönetiminin CDU/CSU ile koalisyon ön görüşmelerine gireceğine ilişkin konuyu 7-9 Aralık'ta Berlin'de yapılacak olağan genel kurulda ele alması bekleniyor.

Bu gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda Almanya'daki koalisyon krizinin aşılması konusunda CDU/CSU ve SPD’nin içinde yer aldığı “büyük koalisyon” şimdilik en ciddi seçenek olarak görülüyor.

Ancak söz konusu iki taraf arasında yapılan ön görüşmelerde pürüz çıkması veya SPD tabanının koalisyona onay vermemesi durumunda "erken seçim" veya çok düşük ihtimalle de olsa CDU/CSU'nun önderliğinde bir “azınlık hükümetinin” kurulması gündeme yeniden gelebilir.

Azınlık hükümetine, ülkeye istikrar getirmeyeceği savunularak büyük bir kesim tarafından olumlu bakılmıyor.

Almanya, 2005-2009 ve 2013-2017 yıllarında Merkel liderliğinde büyük koalisyon ile yönetilmişti.

AA