Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

Cumhurbaşkanı Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Töreni'nde konuştu. Erdoğan, Birleşmiş Milletler'de görüşülecek Kudüs tasarısı ile ilgili ABD Başkanı Trump'ın tehditvari mesajlarına tepki göstererek, "Bizim kararımız bellidir. Tüm dünyaya da sesleniyorum. Sakın ha, böyle ufak tefek dolarlarla demokrasi mücadelenizde iradenizi birilerine asla satmayın" dedi. Erdoğan, Fahreddin Paşa ile ilgili paylaştığı tweet nedeniyle büyük tepki çeken Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed'e "Terbiyesiz, senin ecdadın neredeydi?" diye seslendi. Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:

"MAZİ İLE ATİ ARASINDA KÖPRÜ OLMALI"

Bir ülke kültür sanat alanında zirveye çıkamamışsa diğer alanlardaki başarılarını tarihe nakşetme imkanı da yoktur. Kendi tarihini başkalarından öğrenen millet, mazisi ile atisi arasında güçlü bir köprü kuramaz. İlhamını kendi özünden almayan bir milletin dünya çapında eserler ortaya koyabilmesi mümkün değildir.

"BUZDAN HEYKELLER GİBİ ERİRSİNİZ"

Yeni nesilleri kendi kültürümüzün kökleri ile buluşturmakta zorlanıyoruz. Sanatın ve kültürün küresel etkisinde siz sadece alansanız, tüketenseniz güneşin altında kalan buzdan heykeller gibi erimeye başlıyorsunuz. Tam tersine kendi sanatınızın, kültürünüzün gücüyle küresel düzeyde etki sahibiyseniz tunçtan ya da mermerden bir heykel gibi pırıl pırıl parlayarak cazibe merkezi haline gelirsiniz.

"BE TERBİYESİZ! ECDADIN NEREDEYDİ"

Fahreddin Paşa'yı ve Medine müdafaasını bilmezsek, işte bir kendini bilmez çıkar, bize 'Erdoğan'ın ecdadı işte böyledir', adeta 'hırsızdır' diyecek kadar adileşir, alçaklaşır, ileri gider. Bu adam neyin şımarığıdır? Petrolün, elindeki paranın şımarığıdır. Benim ecdadım Medine'yi müdafaa ederken, be terbiyesiz, senin ecdadın neredeydi? Sen, önce bunun hesabını bize ver

 

"TÜM DÜNYAYA SESLENİYORUM: SAKIN HA!"

Amerika'ya ne diyorlar, 'demokrasinin beşiği.' Demokrasinin beşiği, dünyada dolarla satın alınacak iradeler arıyor. Sayın Trump, siz Türkiye'nin demokrasi iradesini dolarlarınızla satın alamazsınız, bizim kararımız bellidir. Tüm dünyaya da sesleniyorum. Sakın ha, böyle ufak tefek dolarlarla demokrasi mücadelenizde iradenizi birilerine asla satmayın.

"TEMENNİ EDİYORUM, DÜNYA DERS VERSİN"

Demokrasi mücadelesi verilecekse, böyle kalkıp iradeleri dolarla satın almak suretiyle, engelleyerek değil, bırakın herkes iradesini özgür bir şekilde kullansın, ortaya koysun. Temenni ediyorum ki bugün Amerika, oradan beklediği neticeyi alamaz ve bu noktada da dünya Amerika'ya çok güzel bir ders verir.

ÖDÜL ALANLAR

Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödüllerinin bu yılki sahipleri:

Prof. Dr. İlber Ortaylı
Göksel Baktagir
Yavuz Turgul
Ali Toy
Selahattin Kara
Nurettin Topçu

Prof. Dr. İlber Ortaylı, "Tarihini bilmeyen milletlerin geleceğini de inşa edemeyeceği hakikatinden hareketle, tarihin derinlikli biçimde araştırılıp aktarılması, geniş halk kitlelerine sevdirilmesi, yurt içinde ve dışında başta akademik platformlar ve medya ortamı olmak üzere tüm kesimlerle paylaşılmasındaki katkıları" nedeniyle ödüle layık görüldü. 

Müzik alanında "Kanun icrasında diğer tekniklerin yanı sıra, özellikle 'sol el' için geliştirdiği teknikle dikkatleri üzerine çeken, temelde bir Türk müziği enstrümanı olan kanunun açısını New Age, caz gibi diğer müzik türlerine doğru genişleterek evrensel bir senteze ulaşan icracı, yorumcu ve bestekar kimliğiyle müziğin pek çok alanında kemale ermiş bir kabiliyet olarak temayüz eden, ruh dinginliği telkin eden tarzını kitlelere sevdiren" Göksel Baktagir ödüle layık görüldü.

Yavuz Turgul da "Türk sinemasının siyasi ve kültürel ayrışmalar yaşadığı çalkantılı dönemde ısrarla nitelikli filmler çeken, sinemanın komedi ve dram gibi birbirinden farklı alanlarında iz bırakan senaryo ve filmleriyle kendisinden sonra gelenlere öncülük eden, senarist, yazar ve yönetmen olarak çok yönlü kişiliğiyle Türk sinemasına kimlik kazandırması" dolayısıyla ödülün sahibi oldu.

Ali Toy, "Geleneksel sanatların yeni nesil sanatçılar eliyle tekrar fark edildiği bir dönemde, olgunluk çağında modern mimari ile hat sanatını aynı güzellikte buluşturmayı başaran, tasarımlarındaki kendine has yalın, etkili ve dengeli üslubuyla geleneksel hat sanatına bir bakıma yeniden can suyu vermesi" dolayısıyla ödülünü aldı.

"Her karesi bir resim estetiğine sahip 'Aziz İstanbul'u fırçanın diliyle yorumlayan kişi' olarak anılan, şehir ressamı olmanın ötesinde 'İstanbul ressamı' olarak bilinen ve kendine özgü tarzıyla ürettiği eserlerle yurt içinde ve dışında beğeni toplayan" Selahattin Kara ödüle layık görüldü.

Merhum Nurettin Topçu'ya, "İnsanın var oluşunu sadece et, kemik, kan ve maddeden ibaret görmeyip ruhun derinliklerine inen, isyanın da bir ahlakı olduğunu ve bireyin toplumda bir ahlak nizamı çerçevesinde kendine yer edineceğini anlatan, bu millete Anadolu irfanının kıymetini ve düzen kurucu ahlakını kuşanmayı telkin eden, kadim İslam ve Türk tarihini, tasavvufu ve modern dönemdeki sosyolojik gerçekliği tahlil eden eserleri" dolayısıyla "Vefa" ödülünün verilmesi kararlaştırıldı.

KİMLER BELİRLEDİ?

Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödüllerinin bu yılki sahipleri, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Doç. Dr. İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Basın Başdanışmanı Lütfullah Göktaş, Cumhurbaşkanlığı Kurumsal İletişim Başkanı Dr. Mücahit Küçükyılmaz, Cumhurbaşkanlığı Danışmanı Hümeyra Şahin, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Ömer Arısoy, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş ile Yazar Alev Alatlı ve Yazar Rasim Özdenören'den oluşan Değerlendirme Kurulu'nun önerisi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın onayı ile belirlendi.

HT