HSBC İLE GELİŞMEKTE OLAN PİYASALAR ABONE OL

TCMB bir yandan faiz indirirken diğer yandan %12'lik politika sopasını sabit tuttu

TL'deki değerlenme eğiliminin devamı durumunda TCMB ölçülü faiz indirimlerine devam edebilir

Küresel likidite koşulları risk iştahını olumlu etkiliyor.

TCMB'nin Mayıs ayı olağan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı dünün iç kaynaklı en önemli gündem maddesiydi. Piyasaların geneli TCMB'nin faizlerde değişikliğe gitmeyeceğini öngörüyordu. Biz de normal şartlarda bu yönde bir adım atılması gerektiğini düşünmemize rağmen son dönemde yapılan söylemlere atıfta bulunarak TCMB'nin faizlerde ölçülü bir indirime gidebileceğini savunuyorduk. Karar bizim düşündüğümüze yakın gerçekleşti. Son dönemde azalan belirsizlikler ve risk primindeki düşüş paralelinde 1 haftalık repo faizi olan politika faizi 50 baz puan indirildi. Ancak, koridorda herhangi bir değişikliğe gidilmeyerek %8.0 ve %12.0 aynen korundu. TCMB bu kararla birlikte para politikasındaki sıkı duruşun korunduğuna vurgu yaparken enflasyon beklentilerinde belirgin bir iyileşme olana kadar bu duruşun sürdürüleceğini belirtti. Dünkü karara ilişkin olarak üç hususta değerlendirmede bulunmak doğru olacaktır.

a) Türk mali piyasaları açısından Türk Lirası'nın değeri önemli bir role sahip. Bir yandan maliyet unsurunu etkileyip enflasyon üzerinde belirleyici olurken diğer yandan genel ekonomik havayı belirleyip büyüme dinamiklerini etkileyebiliyor. TCMB, 28 Ocak'taki agresif faiz artırımına TL'deki aşırı değer kaybını gidermek adına gitmişti. Geçen süre zarfında risk göstergelerdeki iyileşme ile Türk Lirası'nın da değer kazanma eğilimine girmesi, TCMB'yi bu yönde bir adıma ittiği kanaatindeyiz. Eğer, TL'deki değerlenme sürerse, TCMB önümüzdeki toplantılarda da benzer yönde adımlar atarak politika faizini, koridorun alt kısmına yaklaştırabilir.

b) Belirsizliklerdeki azalma ve risk göstergelerindeki düzelmeye rağmen yurtdışı kaynaklı gelişmeler paralelinde riskler yeniden artışa geçebilir.
Mesela Amerikan Merkez Bankası'nın (FED) çıkış stratejisine başlaması gibi... TCMB, bu riski dikkate alarak faiz koridorunun üst kısmını %12.0'de tuttu ve piyasalara gerekli görmesi durumunda gecelik faizleri bu seviyeye çekebileceği sinyalini verdi. Sopa niteliğine sahip olan %12.0 faizi, piyasaların dünkü karara negatif tepki vermemesini de beraberinde getirdi.

c) Son dönemde siyasi cepheden faiz indirimi yönünde talep ve tavsiyeler geliyordu. TCMB'nin araç bağımsızlığı ile ilgili herhangi bir şüphemiz olmamasına rağmen bu yöndeki bir kararın bu tür talepleri de hafifleteceği kanaatindeyiz.

Karar sonrasında Türk mali piyasalarında sert bir dalgalanma yaşandı. Karar öncesi 2.09 civarından işlem gören USDTRY kuru kısa sürede 2.10 seviyesine yükseldi. Ama bu seviyelerde de kalıcı olamayıp hızla yönünü aşağı çevirerek günü 2.08 civarından tamamladı. Normal şartlarda TCMB'nin faiz indiriminin TL'de değer kaybına yol açması gerekirdi. Ancak, koridorun üst kısmının aynen korunması, daha da önemlisi küresel risk iştahının oldukça canlı olması nedeniyle TL değer kazandı. Bono&tahvil ve hisse senedi piyasalarına yönelik fon girişlerinin de yardımıyla TL'nin Döviz sepeti karşısındaki değeri 2.46'ya kadar geldi. BİST-100 endeksi günü %2.1 oranında yükselişle tamamlarken bono&tahvil faizlerinde her vadede 20-30 baz puan civarında düşüşler oldu.

Türkiye kaynaklı gündem maddesine bu sabah yeni bir haber daha eklendi.
Kredi derecelendirme kuruluşu S&P normal takvim gereği Türkiye gözden geçirmesini tamamladı ve hem BB olan kredi notunu hem de negatif olan not görünümü aynen korudu. Bu kararın herhangi bir piyasa yansıması olmayacaktır zira S&P Türkiye'yi uzunca bir süredir diğer rating kuruluşlarından kopuk bir biçimde kötümser olarak değerlendiriyor. Aynı anda İspanya'nın kredi notunu BBB'ye yükselten S&P'nin Türkiye'yi üç basamak altta ve daha da önemlisi negatif görünümde tutması soru işaretlerine neden oluyor.

Son günlerde sıklıkla işaret ettiğimiz üzere küresel likidite koşullarının olumlu olması küresel risk iştahını da olumlu kılıyor. FED'in güvercinvari politika duruşu, ECB'den beklenen genişleme adımları, Çin'in destekleme adımları, son dönemde açıklanan makro ekonomik verilerin bu tabloyu desteklemesi gibi nedenlerden ötürü küresel piyasalar olumlu bir görünüm arzediyor. Türk mali piyasalarındaki gidişatı da bundan bağımsız ele almamakta yarar var. Bu olumlu havayı bozabilecek ekonomik gelişme ABD'de enflasyonun yükselmesi olacaktır. Ya da jeopolitik riskler... Aksi durumda piyasalardaki suni iyimserlik sürecektir. Bu nedenle, önümüzdeki dönemde dikkatlerin Amerikan enflasyon verileri üzerinde olması yararlı olabilir.

Bu süre zarfında Türk mali piyasaları da yurtdışı ile birlikte iyimser görünüm kaydetmeye devam edebilir.


Uyarı Notu:
----------------------------------------------------------------------------------
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir.

Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. HSBC bu dokümanda yer alan menkul kıymetler, finansal enstrümanlar veya benzeri bir yatırım enstrümanının kendi adına ve hesabına ticari amaçla alım/satımını yapabilir; son 36 ay içerisinde bu enstrümanları satın almayı taahhüt etmiş olabilir; veya yöneticiler ile çalışanlarla birlikte alış ya da satış yönünde bir pozisyon almış bulunabilir. Bu dokümanda yer alan menkul kıymetler veya finansal enstrümanların tamamı veya bir kısmının alış/satışından doğan komisyon veya masraflar HSBC tarafından veya onun adına görevli şahıslar tarafından alınabilir.

HSBC bu dokümanı, güvenilir olduğunu düşündüğü fakat bağımsız olarak doğrulanmamış kaynaklardan alınan bilgilere dayandırmaktadır. İfade edilen fikirler ve tahminler istendiği anda bildirim yapılmaksızın değiştirilebilir. Sunulan göstergesel alım/satım bilgilerini, gerçekte HSBC'nin alım/satım yaptığı/yapabileceği alım/satım bilgileri olarak yorumlanmamalıdır. Sunulan tüm tablo ve grafikler halka açık kaynaklardan ya da kurumumuzca hazırlanmış tablolardan alınmıştır. Bu dokümanda yer alan rakamlar geçmiş performansla ya da modellenmiş geçmiş performansla ilişkili olabilir. Geçmiş performans gelecek performansın güvenilir bir göstergesi değildir.

Bu dokümanın tamamen veya kısmen çoğaltılması ya da içeriğinin HSBC'nin önceden izni olmaksızın ifşa edilmesi  kesinlikle yasaktır.

Bu doküman, dağıtımının hukuka ve ilgili mevzuata aykırı olan herhangi bir ülkedeki herhangi bir kişi veya kuruma dağıtılmak ya da bunlar tarafından kullanılmak amacıyla oluşturulmamıştır.Bu dokümanda atıfta bulunulan ürünler, yatırımlar ve işlemlerle ilgili bağımsız bir değerlendirmede bulunmak ya da araştırma yapmak tamamen kullanıcının sorumluluğunda olup, bu dokümandaki herhangi bir bilginin yatırım tavsiyesi teşkil ettiği düşünülmemelidir. HSBC size yasal, vergiyle ilgili ya da diğer uzman tavsiyeler sağlamaktan sorumlu değildir. HSBC ya da herhangi bir HSBC görevlisi, yöneticisi, çalışanı ya da acentesi işbu dokümanın tamamen ya da kısmen kullanılmasından doğan herhangi bir kayıp ya da zararla ilgili yükümlülük kabul etmez.


Advertisement