Advertisement
HSBC İLE GELİŞMEKTE OLAN PİYASALAR ABONE OL

Yurtdışında enflasyon verileri izlenecek.

Türkiye'nin gözü kulağı dün Musul'dan gelebilecek olumlu haberlere odaklandı. Terör örgütü IŞİD'in rehine aldığı yaklaşık 80 Türk vatandaşının durumuna ilişkin haberler gün boyunca yakından takip edildi. Rehinelerin serbest bırakıldığına ilişkin söylentiler iyimserlik yaratsa da bu yöndeki haberlerin bir türlü teyit edilememesi iyimserliğin kısa soluklu olmasını da beraberinde getirdi. Uluslararası anlamda da gündemin bir numaralı olayı haline gelen rehine krizinin çözümüne yönelik hem içeride hem de dışarıda yoğun görüşmeler yaşandı. Rehinelere zarar gelmemesi adına konunun diplomatik yollarla çözülmesi adına adımlar atılsa da şu an itibariyle olumlu haber gelebilmiş değil. Tüm dileğimiz, 80 Türk vatandaşımızın en kısa sürede özgürlüklerine kavuşması...

Bu gibi durumlarda finansal piyasalara yönelik tahmin ve değerlendirmelerde bulunmayı gereksiz buluyor olsam ve vicdanımı acıtacağını bilsem de görev tanımım nedeniyle birkaç cümle kurmak zorundayım. Gün boyunca yaşanan haber kirliliği finansal piyasalarda sert dalgalanmalara neden oldu. Rehinelerin serbest kaldığına yönelik haberler, USDTRY kurunun 2.12'li rakamlardan 2.10'un altına doğru sert bir hareket yapmasına yol açtı. Aynı paralelde hisse senedi ve bono&tahvil piyasalarında da olumlu bir eğilim kaydedildi.

Ancak, bu haberlerin bir türlü doğrulanamaması piyasaları yeniden tedirginliğe sevketti. Bu sabah saatleri itibariyle USDTRY kurunun 2.1200'ye yakın işlem görmesi de bu tedirginliği yansıtıyor. Finansal piyasalar belirsizliği sevmez. Hele bir de işin içine insanı bir durum girer ve vicdanları yaralayan bir durumla karşı karşıya kalırsa tepkisi olumsuz olur, riskleri azaltıp belirsizliğin giderilmesini bekler.

Piyasaların dünkü tepkisini hem bu kapsamda ele almak hem de Türkiye ekonomisi üzerinde orta ve uzun vadede yaratabileceği etkileri üzerinden değerlendirmek daha manalı olacaktır.

Irak'ın ikinci büyük şehri Musul'da Türk konsolosluğunu basıp 49 yurttaşımızın kaçırılması ve 31 tır şoförünün rehin alınması kısa vadede büyük bir insani kriz özelliği taşıyor. Ancak, Turkiye'nin yaklasik 1200 kilometrelik güney sınırının büyük bir kısmının gayri nizami bir terör örgütünün kontrolüne geçmiş olması orta ve uzun vadede ekonomik, siyasal ve diplomatik anlamda büyük riskler içeriyor. İlk olarak en büyük ikinci ihracat pazarımız ve daha da önemlisi en büyük net ihracat pazarımız konumundaki Irak'ta yaşanan bu gelişmelerin ekonomik anlamda şüphesiz olumsuz yansımaları olacaktır. Bunun niceliksel etkisini sadece resmi ihracat rakamları ile sınırlamamak gerekiyor zira ödemeler dengesindeki net hata ve noksan kalemindeki fazlanın bir kısmının burdan kaynaklandığını biliyoruz. İkinci olarak Ortadoğu'da dengeleri bozan bu gelişmelere yönelik Türkiye'nin üretmesi gerek yeni politikalar, orta ve uzun vadede önemli jeopolitik riskleri de beraberinde getirecektir. Sınırdan geçişlerin kolay olduğu bir ortamda guvenlik endişeleri de artacaktır. Son olarak, bölgede artan belirsizlikten ötürü petrol fiyatlarında yaşanacak yükseliş de Türkiye ekonomisi açısından olumsuz etkilerde bulunabilir. Tüm bu etmenleri bir araya getirdiğimizde orta vadede Turkiye'nin riskleri arasına önemli bir faktörün dahil olduğunu düşünüyoruz. Bu risk unsuru dünkü kısa vadeli piyasa yansımasına ilave olarak orta vadede daha önemli fiyatlama hareketlerine yol açabilir.

Yurtdışı piyasalarda dün sakin bir eğilim kaydedildi. Brent cinsi petrol varil fiyatında yaşanan yaklaşık 2 dolarlık yükseliş dışında önemli sayılabilecek bir fiyat hareketi gözlemleyemedik. ABD'den gelen perakende satış rakamları beklentilerin altında kalsa da önceki aylara ilişkin revizyonlarla birlikte nette önemli bir değişim olmadı. Tarihi zirve seviyelerinde salınan gelişmiş ülke Borsalarının tatil havasıyla birlikte daha sakin bir eğilime yöneldiğini gözlemliyoruz. Bu sakinliği bozabilecek tek gelişme Amerikan Merkez Bankası'nın (FED) haftaya yapacağı faiz toplantısı olabilir. Piyasa beklentisi FED'in politika duruşunda herhangi bir değişikliğe gitmeyip tahvil alımlarında 10 milyar dolarlık indirime devam edeceği yönünde olsa da son haftalarda yapılan açıklamalar ve piyasaların tarihi zirve seviyelerinde olması bize FED'in yeni bir adım atabilme ihtimali olduğunu düşündürüyor. Bu adımın ya zayıf bir faiz artırım sinyali ya da 10 milyar dolardan yüksek bir tahvil alım azaltımı şeklinde olabileceğini düşünüyoruz. Bu yöndeki bir adım küresel mali piyasalarda hatırı sayılır bir oranda kar realizasyonuna neden olabilir. Bu nedenle piyasaların önümüzdeki hafta gündeminin önemli olduğu kanaatindeyiz.

Bugün piyasaların dikkati Irak'tan gelebilecek haberler üzerinde olmaya devam edecek. Olumlu haberlerin iyimserliğe neden olacağını düşünüyor ve aksi bir ihtimalin gerçekleşmemesini umut ediyoruz. Yurtdışı kaynaklı olarak Avrupa cephesinde açıklanacak TÜFE enflasyonu ve istihdam verileri ile ABD'de ÜFE enflasyonu ile Tüketici Güven Endeksi yakından takip edilecektir.


Uyarı Notu:
----------------------------------------------------------------------------------
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.  Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır.  Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir.

Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. HSBC bu dokümanda yer alan menkul kıymetler, finansal enstrümanlar veya benzeri bir yatırım enstrümanının kendi adına ve hesabına ticari amaçla alım/satımını yapabilir; son 36 ay içerisinde bu enstrümanları satın almayı taahhüt etmiş olabilir; veya yöneticiler ile çalışanlarla birlikte alış ya da satış yönünde bir pozisyon almış bulunabilir. Bu dokümanda yer alan menkul kıymetler veya finansal enstrümanların tamamı veya bir kısmının alış/satışından doğan komisyon veya masraflar HSBC tarafından veya onun adına görevli şahıslar tarafından alınabilir.

HSBC bu dokümanı, güvenilir olduğunu düşündüğü fakat bağımsız olarak doğrulanmamış kaynaklardan alınan bilgilere dayandırmaktadır.  İfade edilen fikirler ve tahminler istendiği anda bildirim yapılmaksızın değiştirilebilir. Sunulan göstergesel alım/satım bilgilerini, gerçekte HSBC'nin alım/satım yaptığı/yapabileceği alım/satım bilgileri olarak yorumlanmamalıdır. Sunulan tüm tablo ve grafikler halka açık kaynaklardan ya da kurumumuzca hazırlanmış tablolardan alınmıştır. Bu dokümanda yer alan rakamlar geçmiş performansla ya da modellenmiş geçmiş performansla ilişkili olabilir. Geçmiş performans gelecek performansın güvenilir bir göstergesi değildir.

Bu dokümanın tamamen veya kısmen çoğaltılması ya da içeriğinin HSBC'nin önceden izni olmaksızın ifşa edilmesi  kesinlikle yasaktır.

Bu doküman, dağıtımının hukuka ve ilgili mevzuata aykırı olan herhangi bir ülkedeki herhangi bir kişi veya kuruma dağıtılmak ya da bunlar tarafından kullanılmak amacıyla oluşturulmamıştır.Bu dokümanda atıfta bulunulan ürünler, yatırımlar ve işlemlerle ilgili bağımsız bir değerlendirmede bulunmak ya da araştırma yapmak tamamen kullanıcının sorumluluğunda olup, bu dokümandaki herhangi bir bilginin yatırım tavsiyesi teşkil ettiği düşünülmemelidir. HSBC size yasal, vergiyle ilgili ya da diğer uzman tavsiyeler sağlamaktan sorumlu değildir. HSBC ya da herhangi bir HSBC görevlisi, yöneticisi, çalışanı ya da acentesi işbu dokümanın tamamen ya da kısmen kullanılmasından doğan herhangi bir kayıp ya da zararla ilgili yükümlülük kabul etmez.