Advertisement

Olay 2006 yılı başlarında Davos'ta yapılan Dünya Ekonomik Forumu toplantılarında geçiyor.
Avrupa Para Sistemi üzerine yapılan bir oturum var.
Katılımcılar, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean Claude Trichet, İtalya Ekonomi Bakanı Giulio Tremont, AB'den bazı yetkililer ve New York Üniversitesi Profesörlerinden Nouriel Roubini. Tartışılan konu, Avrupa Parasal Birliği'nin ileride çöküp çökmeyeceği ve özellikle de İtalyan ekonomisinin bu yükü kaldırıp kaldıramayacağı.

'TÜRKİYE'YE GERİ DÖN'
Konuşma sırası uluslararası finansal sistem hakkında radikal ve aykırı düşünceleriyle tanınan Prof. Nouriel Roubini'ye geldiğinde, yaptığı yorumlar İtalyan Bakan'ı birden sinirlendiriyor. Bakan, Roubini'nin sözünü yarıda kesiyor ve "Düşüncelerinize teşekkürler, Türkiye'ye geri dönün" diye kendisini nazik olmayan bir tavırla azarlıyor.
Prof. Roubini bloğunda son olarak kaleme aldığı yazısında bu olayı 6 yıl sonra bize tekrar anımsatıyor. Bu davranışın, kendisi için Türkiye'de doğmuş olmasının yanında, aynı zamanda Avrupa Birliği'ne girme müzakerelerini sürdüren Türkler için de aşağılayıcı bir davranış olduğunun altını bir kez daha çiziyor.
Bu olaya o tarihlerde Vatan Gazetesi'ndeki sütunumda yer vermiş ve İtalya Ekonomi Bakanı'nın Türkiye'yi aşağılayacak şekilde neden böyle bir ifade kullandığını merak ederek "Kendi başbakanı, bizim başbakan ile iyi bir dostluk ilişkisi içindeyken Türkiye'ye ve Türklere hakaret etmesinin anlamını" çıkarmaya çalışmıştım.
Bunu hâlâ da çıkarabilmiş değilim.
Anladığım tek nokta, Roubini'nin İtalya konusundaki haklılığıydı. 6 yıl önce Davos'ta yaptığı yorumlarda İtalya'nın bugün içine düştüğü durumu aynen ortaya koymuştu.

BÜYÜME YOKSA SORUN VAR
Roubini'ye göre Euro Bölgesi'nde büyüme yaratılamıyordu. Büyümenin önündeki engelleri aşmak için yapısal reformlara başlanılması ve rekabet düzeyinin yükseltilmesi gerekiyordu.
Bunlar yapılamadığı takdirde büyümeyi sağlamanın yükü bütçeye binecek, ortaya çıkan açıkların finansmanı ise sorun yaratacaktı.
Almanya işgücü maliyetini 1999 ile 2005 yılları arasında yüzde 20 azaltarak rekabetçilik açısından önemli adımlar atmasına karşın, İtalya'nın aynı dönemde bu maliyetin % 20 artmasına mani olamadığını, bu gidişle sonunun Arjantin'e benzeyeceğini belirten Roubini, 5 yıl içinde İtalya'nın Avrupa Parasal Birliği'nden atılacağını söyleyince azarı yemişti.
Profesör Roubini'nin o tarihteki görüşlerinin bugün doğrulanmasının Euro Bölgesi için hiç de iyi olmadığını söylemeye gerek yok. Roubini'nin haklılığını kendisine teslim etmemiz gerekir.
Ayrıca Türkiye'yi koruyan ve kollayan ifadeleri için de teşekkürlerimizi unutmamalıyız.