“Diplomasi ile Borusan Filarmoni Orkestrası’nın (BİFO) ne ilgisi var?” demeyin. Günlerden 29 Temmuz, yabancı haber ajansları, “Şaka değil, Türkiye Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ‘Kadınlar yüksek sesle toplum içinde gülmemeli’ dedi” haberini geçiyorlar, sosyal medyada kadınlar açıklamayı protesto ediyor. Biz de Birleşik Krallık’ın en özgün mekânlarından Royal Albert Hall’da, Borusan Filarmoni Orkestrası tarafından verilen konseri izliyoruz. Orkestranın şefi Avusturyalı Sacha Goetzel. Orkestranın yapısı, klasik orkestra yapısıyla çelişiyor, yaş ortalaması 35 ve daha da ilginç olanı yarısı kadın. Sacha bize bir önceki akşam, “BİFO, Anadolu’nun farklı illerinde yetişmiş sanatçılardan oluşan bir Birleşmiş Türkiye Orkestrası. Bizleri birleştiren ve bir bütün yapan bu müziği size getirdik. Türkiye’nin her yerinden gelen Türk müzisyenlerinin başarısını dinleyeceksiniz. Bir tek ben Viyanalıyım. Önümüzdeki yıl Türkçe konuşacağım. Müzisyenler şaka yapıyor anlamıyorum” diyecek kadar iddialı.
120 yıllık geçmişi bulunan ve Londra’da yazın en önemli etkinliklerinden biri olan BBC Proms konserlerine üstelik ücreti ödenerek davet edilmiş olmak, başlı başına bir başarı öyküsü. BBC Radyo’da canlı yayınlanan ve daha sonra BBC’de yayınlanacak konser nasıl olacak diye merak ediyoruz. Konser öncesi sohbet ettiğimiz Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kocabıyık, “İlk yarı biraz sıkıcı, ama ikinci yarı daha heyecanlı, hatta bir sürpriz olabilir” diyor. Tam onun dediği gibi oluyor. Biz Türklere biraz sıkıcı gelen ilk yarıya konser salonunu dolduran 6000’i aşkın İngiliz müziksever bayılıyor. İkinci bölümde ise “Müziğin sınırları yoktur, bu konserde sizlere Doğu Avrupa müziğinden örnek sunmak için yola çıktık. Boğaz’a Boğaz’dan bir parça çalmadan gidemezsiniz” diyen Sacha Goetzel, 6 bini aşkın müzikseverin ısrarlı alkışlarıyla program dışına çıkarak Ulvi Cemal Erkin’in “Köçekçe”sini çalarak taçlandırıyor. Konserin sonunda, Bülent Arınç’ın açıklamasının Türkiye imajına negatif etkisini, Borusan Filarmoni Orkestrası ve kadın müzisyenler sergiledikleri başarılı performansla kendilerini izleyenlere ayakta alkışlatarak dağıtıyor
TÜRKİYE İMAJINA BÜYÜK KATKI
Gelelim bu başarı hikâyesinin nasıl oluştuğuna ve gizli kahramanlarına: Borusan Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Hamedi, bu başarının arkasındaki gizli kadın kahraman. Zeynep Hamedi, Borusan’ın kurucusu Asım Kocabıyık’ın kızı; abisi Ahmet Kocabıyık’tan görevi devralınca vakfın başarısı hızlanmış. Ekip beyaz saçlı tecrübeliler ile gençler ve kadınlardan oluşunca başarı adeta kaçınılmaz olmuş. Zeynep Hamedi, “15 yıl önce kurulan BİFO, Borusan Holding’in 70. yıldönümünde ücreti ödenerek Londra’ya BBC Proms’a direktörü Roger Wright tarafından çağrılınca hem rüştünü ispatladı hem de bize en güzel hediyeyi verdi. Hedefimize koyduğumuz Avrupa’da ilerlemeye devam edeceğiz” diyor.
Bu başarının ne anlama geldiğini BİFO Genel Müdürü Ahmet Erenli gururla anlatıyor: “Bu teklif, bize başka kapıları açacak ki şu anda Vienna Concert House’ta, 12 Şubat 2016’da konserimiz teyit edildi. Orada bir konserimiz olacak, hemen arkasından birkaç konserlik bir Avrupa turnemiz olacak 2016’da. 2017 yazında ise Grafenegg Festivali bizi istiyor; Avusturya’da Salzburg’dan sonra en büyük festivaldir.” Bütçe demişken ciddi bir bütçeden bahsediliyor. Dünya genelinde finansman imkânsızlığından dolayı orkestralar kapatılırken bir aile vakfının bu boyutta bir orkestrayı nasıl finanse ettiğine gelince... Borusan Kültür Sanat’ın bütçesi 6 milyon dolar, orkestranın bütçesi 5 milyon dolarmış. Bir de yaklaşık 500 bin dolar gibi bilet gelirleri varmış. BİFO’nun uluslararası arenada Türkiye imajına yaptığı katkı, gerçekten kültür-sanatın Türkiye’de desteklenmesi gereken alanlardan biri olduğunu adeta kanıtlıyor.
Örneğin, Amerika’da olduğu gibi gelirleri belirli seviyenin üzerindeki büyük şirketler, kültür-sanat yatırımına yönergelerle teşvik edilebilir. Çünkü BİFO örneğinde olduğu gibi sonuçta kazanan Türkiye imajı oluyor. Hiç düşünür müydünüz ki, bir Türk vakfının finanse ettiği Türk orkestrası, bir keman konçertosunun dünya prömiyerini BBC Proms’ta yapacak? Ve Birinci Dünya Savaşı için yapılan bu eser, 100 yıl sonra bir Türk orkestrası ve Avusturyalı bir şef tarafından yönetilecek; İngiliz bir kemancı, Rus asıllı İngiliz bir bestecinin eseri dünya prömiyerini BBC’de, Londra’da yapacak ve buna 6 bin insan gidip izleyecek. İşte kültür-sanatın yaptığı diplomasinin, Türkiye imajına olağanüstü katkısı!