Advertisement

Lüks erkek giyiminin lider markalarından Ermenegildo Zegna'nın Başkanı Paolo Zegna, Türk tekstilcilerine seslenerek "Maliyete odaklanmayın, her zaman daha ucuzu çıkacaktır, bir an önce uyanıp pahalı da olsa markalaşmaya başlamalısınız" dedi

Ermenegildo Zegna Grup Başkanı Paolo Zegna, Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği'nin (TGSD) 4'üncü İstanbul Moda Hazır Giyim Konferansı'na katılmak üzere Türkiye'ye geliyor. 5-6 Mayıs'ta İstanbul'da gerçekleşecek ve açılışını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yapacağı "en moda konferans" öncesi Paolo Zegna ile şirketin büyüme planlarını ve Türk tekstil sektörü için önerilerini konuştuk. 100 yılını geride bırakan lüks erkek giyiminin lider markası Ermenegildo Zegna, 20 yıl önce tüm markalar New York'ta 5'inci Cadde'de yer bulmaya çalışırken Çin pazarına odaklanmanın meyvelerini topluyor. İşte 'Türk tekstili en ucuz olma stratejisinden vazgeçmeli' diyen Zegna'nın önerileri:

■ Şirketler genelde 3'üncü nesilden sonra kötüleşir. Aile şirketlerinde uzun soluklu olabilmenin sırrı nedir?

Sır aslında aile bireylerinin kesin kurallar belirlemelerinde yatıyor. İşi ve aileyi birbirinden ayrı tutabilmek de son derece önemlidir. Aile, şirketten bağımsız olarak hareket edebiliyorsa yeni nesiller de şirketi devam ettirebilmenin yolunu mutlaka bulur.

■ Türk tekstil sektörü İtalya'dan nasıl gözüküyor?

Türk endüstrisinin geldiği noktaya saygı duyuyoruz. Türkiye'de kaliteye verilen önemin farkındayız. Tavsiye olarak markalaşmanın önemini vurgulayabilirim. Markalaşmak pahalı ama yapmalısınız. Türkiye genelde düşük maliyetli üretim ülkesi olarak görünüyor. Ancak Pakistan, Vietnam, Çin gibi ülkelerde de aynı durum söz konusu ve çok rekabetçi bir ortam var. Sizden daha rekabetçi birileri her zaman olacaktır. Sadece fiyat ve maliyeti göz önünde bulundurmak olmaz. Farklı olup öne çıkmalısınız ve hızlı olmalısınız. Aynı arenayı paylaştığınız isimlerden ayrışmanız gerekiyor, gerektiği zaman kabuğunuzu kırıp rekabetten daha hızlı koşmalısınız. Türk endüstrisi, Çin arenaya çıktığı zaman İtalyan endüstrisinin bulunduğu pozisyonda olmalı.

■ Türk tekstil sektöründe ithal ürünlere gelecek vergi işe yarar mı?

Türk tekstilciler bir an önce uyanıp markalaşmalı. İthal ürünlere gelen vergileri artırmak fayda sağlamaz. Biz İtalya'da denedik fayda sağlamadı. Korumacılık en iyi yöntem değildir. Bir sonraki adımı düşünüp nasıl farklı oluruz diye düşünmek gerek. Bu pazarda olmak isteyen birçok ülke var. Hepsi aynı strateji üzerinde düşünüyor.

■ Zara gibi 'ucuz fiyatlı markalar' Türk tekstili için daha kolay bir çözüm mü?

Mümkün ama daha kolay olduğunu söyleyemem. Fiyattan bağımsız Türk tekstilini dünyada farklılaştıracak formülü bulmalısınız.
Lüks tüketim

'MADE IN ITALY' KAVRAMI BİZİM İÇİN ÖNEMLİ

■ Türkiye'de takım üretimi yapmayı düşünür müsünüz?

Hayır.

■ Neden takım üretimi sadece İtalya'da yapılıyor?

'Made in Italy' kavramı bizim için çok önemli. Elbette İtalya dışında da üretime başlayabiliriz, belki bazı ürünlerin üretimini Ortadoğu'ya taşıyabiliriz ancak şu an için merkezde kalmak daha doğru.

■ Çoğu uluslararası firma bölgesel merkez için İstanbul'u tercih ediyor. Stratejik ortaklık açısından sizde böyle bir karar almayı düşünür müsünüz?

Evet, birçok firma İstanbul'u göz önünde tutarak gelişmeleri yakından takip ediyor ve diğer ülkelerde genişlemek için Türkiye'yi merkez seçiyor. Türkiye'nin çevre bölgeler açısından merkez konumunda olduğunu biliyoruz, inanıyorum ki faaliyetlerimizi genişletmek için Türkiye doğru bir merkez.

MODA NEW YORK OLDUĞUNDA BİZ ÇİN'E GİTTİK

■ Zegna'nın tarihinde en önemli yenilik ne idi?

Doğru zamanda doğru hareket etmek çok önemli. Doğru zamanda Çin'e giriş yaptık. Çin'de 20'ncı yılımızı kutluyoruz ve şimdi 65 mağazamız var.

■ Çin'de olduğu gibi 20 yıldır Türkiye'de de faaliyettesiniz ancak 2 mağazanız var. Sizi Çin'e yatırım yapmaya iten şey neydi?

Çin'e kaşmir almak için gidip Çin'de gerçekte neler olup bittiğini gördük. Cesaret ve şans ile burada bir şeyler yapabiliriz dedik, yapalım ve insanların tepkisi ne olacak görelim dedik. Yaptığımız şeyin hata olabileceğini düşünen insanlar oldu ancak gelecekte Çin'in muazzam bir pazar olacağına inancımız yüksekti. Tüm markalar New York'ta 5'inci Cadde'de mağaza açmaya çalışırken, 1991'de Çin'de ilk mağazamızı açtık. Türkiye'de de durum aynıydı. Pazarın ne kadar geliştiğini gördük. Nihayetinde insanların markadan ne kadar memnun olduğunu ve ürünlerimizi satın almaya istekli olduğunu gördük.

 

Lüks tüketim normale dönüyor

■ Gerileme dönemi ardından lüks tüketim eski haline döndü mü?

Normal demek biraz abartılı olur. Zararın çoğunu kapatmış durumdayız. Rakamsal olarak İtalya'da yüzde 40-50 civarında bir kaybımız vardı. O dönemde pek çok firma kapandı ya da yeniden yapılanmak zorunda kaldı. Amerika'ya Avrupa'ya diğer ülkelere daha az satıyoruz, pazarlarda da yeniden yapılandık. Ticari faaliyetlerimizin yüzde 40'ı gelişmekte olan ülkelerde. Durmadan çalışmaya devam edip pazarlarda öncü olmak istiyoruz. Bahsettiğiniz dönemde Amerika'da da Avrupa'da da durum kötüydü. Yüzde 60'lık zararla ayakta kalamazsınız.

■ Önümüzdeki yıllarda yatırım yapılacak en büyük ülke Rusya olacak. Peki, siz Rusya'da faaliyette misiniz?

Rusya, moda alışverişinde Amerika'dan ve Japonya'dan da daha önde bir numaralı pazar olarak ön plana çıkıyor. Rusya da krizden etkilenmişti ancak Çin kadar olmasa da şu an gelişim sürecinde.

 

Türkiye'nin üretim gücüne inanıyoruz

■ Zegna'nın büyüme planları nedir?

Rakam söylemek zor şu an, dünya tamamen değişmiş durumda 5 yıl öncesine göre. Dünya, batıdan doğuya, kuzeyden güneye kaydı biz de gelişen ülkeleri takip edip lüks erkek giyim sektöründe devam edeceğiz. Yenilik her zaman için kalitenin bir göstergesi olacak bizim için.
Çin bizim için bir numaralı pazar. Akabinde Amerika yer alıyor, önümüzdeki yıllarda da Amerika'da faaliyetlerimizi devam ettireceğiz. Tabii Avrupa'yı da unutmamak lazım, Avrupa'nın da önümüzdeki yıllarda güçlü yapısını devam ettireceğine inanıyoruz. Elbette Hindistan, Brezilya gibi gelişmekte olan ülkeler de merceğimiz altında olacak.

■ Türkiye bu planın neresinde?

Türkiye'ye baktığımız zaman aslında sadece satış değil üretim kapasitesi açısından da çok başarılı isimleri barındırdığını gördük. Potansiyeli gördük. Gömlek üretimimizin bir kısmını burada yapıyoruz. Bu da bizim Türkiye'nin üretim gücüne inancımızı gösteriyor. Türkiye'de rekabet artıyor daha fazla müşteriye ulaşıp genişleyebileceğimize inanıyoruz.